Körfez’de yüzmek balıklar için bile hayal oldu
İzmir'de gündem, günlerdir kıyılara vuran ölü balıklar ve tabiki o balıkların sıcak hava ile güzelim şehrin her yerine yayılan kötü kokusu. Bırakın deniz kıyısında dolaşmayı eğer denize yakın bir yerde oturuyorsanız sokağa çıktığınızda bu kötü kokudan başka bir şey duymanıza imkan yok.
YILLARIN GETİRDİĞİ BİRİKİM
Körfez'de yıllardır katlanarak büyüyen kirliliğin yüzümüze yüzümüze çarptığı günlerden geçiyoruz. Bu sorun ne bugünün ne de yakın zamanın sorunu öncelikle bu tespiti yapmak gerekiyor. İzmir'de Körfez için rahmetli Ahmet Piriştina döneminden bu yana bırakın kapsamlı bir çalışmayı en ufak bir şey bile yapılmadı. Geçtiğimiz gün görüşlerine gazetemizde de yer verdiğimiz uzmanların tespitleri de zaten bu söylediğimi doğruluyor. Ben Piriştina döneminde İzmir'in merkezinde yaşamaya başladım.
Dolayısıyla o günlerde Körfez'in kokusunun nasıl dayanılmaz boyutta olduğunu biliyorum. Ama Piriştina'nın sorunu kapsamlı şekilde çözecek somut çalışmaları sayesinde İzmir'de o dönem koku problemi ciddi ölçüde ortadan kalktı.
DEVAMLILIK SAĞLANMADI
Ancak bu bir dönemin problemi olmadığı için yıllar içinde üzerine yeni yeni aşamalar eklenerek devam etmesi gerekiyordu. İşte bu devamlılık Piriştina'dan sonraki başkanlar Aziz Kocaoğlu ve Tunç Soyer tarafından sağlanamadığı için bugün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, göreve gelir gelmez kucağında kocaman bir Körfez bombası buldu.
Özellikle Soyer, PR yönü ağır basan bir siyasetçi olarak Körfez'de yüzme vaadini çok kullandı ama maalesef içini dolduramadı.
Kendisinin Körfez konusunda attığı tek adım Körfez'in pis kokusunu bastırmak için denize kimyasal döktürmesi oldu. Belki de o günlerde deniz canlılarına ve insan sağlığına hiçbir zararı olmadığı söylenerek savunulan bu uygulamanın sonuçlarını yaşıyoruzdur.
Bununla ilgili şu ana kadar bir tespit yok ancak biz o günlerde Yeni Asır olarak bu uygulamanın son derece yanlış olduğuna dair birçok uzman görüşüne yer vermiş ve yetkilileri uyarmıştık.
'10 YIL GEREKİYOR' DEMİŞTİ
Sonuçta tüm kirlilik kaynakları arıtılmadan denize akmaya devam ederken, dip temizliği için hiçbir somut çalışma yapılmazken günün birinde bunların yaşanacağını bu konuda hiçbir uzmanlığı olmayan birinin bile tahmin etmesi hiç de zor değildi.
Uzun lafın kısası biz bu yaşanacakları tahmin ederken Körfez'i temizlemekle yükümlü merciler bu konuda yatırım yapmak yerine sadece sorunun üstünü örtmeyi tercih ettiler. Ve sorun, üstü örtülmediğinde böyle kabak gibi su yüzüne çıktı. Başkan Tugay, göreve geldikten sonra kendisine hayırlı olsun ziyaretine gittiğimizde konuyla ilgili üzerine basa basa, "Biz temizlemek için atılması gereken tüm adımları atsak bile Körfez'in kendine gelmesi 10 yıl sürer" demişti. Yani kendisi de Körfez'in patlamaya hazır bir bomba olduğunu açık yüreklilikle ifade etmişti. Nitekim onun şanssızlığı, bu patlamanın onun döneminde yaşanması oldu. Zaten yangınlarla ağır yara alan İzmir, bir de Körfez'den darbe aldı.
Velhasıl, İzmir'de büyükşehir belediye başkanlarının en büyük seçim vaatlerinden biri olan "Körfez'de bilmem kaç sene sonra yüzeceğiz" hayali Kocaoğlu ve Soyer'e nasip olmadığı gibi Tugay'a da nasip olmayacak. Çünkü artık Körfez bırakın insanların yüzebileceği kadar temiz olmayı yaşam alanı deniz olan canlılara bile ev sahipliği yapamayacak kadar kötü durumda.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.