• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Başkan’ın, Poyrazoğlu’na verdiği yanıt yerinde mi? BÜLENT GÜRLÜK

Başkan'ın, Poyrazoğlu'na verdiği yanıt yerinde mi?

bulent.gurluk@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 13 Temmuz 2010, 16:37
Artık görmeyen, duymayan, okumayan kalmadı sanıyorum... Uluslararası İzmir Festivali ve İstanbullu özel tiyatroların haricinde 'sanat' bulamadığımız kentte, en azından bir tartışma gündemi oluşturdu yaptığımız söyleşiler...
Bu arada nedense bazı sanatçı dostlarımız, yaz boyunca İzmirli meslektaşlarının kumsalda ya da facebook'un başında pineklemesinden rahatsız değiller de, sorunlarımızın kent dışından isimler tarafından yüzümüze vurulmasından şikayetçiler. Oysa İzmirliler tatil yaparken, yaz sıcağında bu taraflara sanat taşıyanlar da İstanbullular... Bundan utanan yok!
***
Bir de şunu belirtmeliyim... "İzmir'de kültür sanat" hakkında sakınmasızca eleştirilerini sıralayan Ali Poyrazoğlu, Burçin Büke, Zeliha Berksoy ile bundan sonraki sürpriz 'büyükler', çıkıp da kendiliğinden İzmir'e saydırmıyor. Onlara düşüncelerini soran, konuşmaya ikna eden benim.
"Onlara ne bizim kentimizden? Acep bakir yerlerimizden bir beklentileri mi var!" tarzındaki yaklaşımları üzerime alınmam bu yüzden. İzmir'in noksanları hakkındaki düşüncelere katıldığım ve benzerlerini burada defalarca yazdığım için, Sayın Kocaoğlu'nun eleştirilere verdiği yanıta bir bakış getirmek istiyorum...
***
Örneğin, ne dedi Ali Poyrazoğlu?
"Eskiden çok güzel bir 'tiyatro başkenti' kimliği vardı İzmir'in. Fuardaki açık hava tiyatrolarına biz, Devekuşu Kabare, Ferhan, Dormen, Kenterler aynı zamanda gelirdik. Bir gecede binlerce İzmirli yazın fuarda oyun izlerdi. Bu yönüyle Kültürpark sadece ülkemizde değil, dünyada tekti. O tiyatroları, gazinoları yıkarak İzmir'in kültür yaşamına darbe vurdular. Şimdi bomboş duruyor. Altını otopark, üstünü ticaret alanı olarak kullanmak istiyorlar..."
***
Ya piyanist Burçin Büke ne söyledi:
"Kültürpark böyle mi olmalı. En iyi çalışan yeri otoparkı... Orada insanların güzel zaman geçireceği nezih kafeler, her türde kaliteli müziğin dinlenebileceği salonlar, sergi ve sanat merkezleri yer almalı."
Peki, bunlara Aziz Kocaoğlu'nun verdiği karşılık ne oldu: "Artık gazino kültürü kalmadı. Televizyon yüzünden tiyatroya da ilgi yok. 3 bin kişilik Fuar Açıkhava'yı doldurabileceklerse, orayı tiyatrolara tahsis etmeye hazırım."
***
Tut kelin perçeminden! Kimse fuarda yeni bir gazino kültürü yaratılmasını beklemiyor ki. Anlatılmak istenen, eskiden fuar bir canlılık ve cazibe merkeziydi. Kentin akciğeri gibi, o koca alan halkın ailece nefes alabileceği bir yerdi. Şimdi işlevsiz bir halde yatıyor. Elbette gazino açılmaz ama halkta cazibe uyandıracak mekanlarla, sosyal ve kültürel bir kimlik kazandırılabilir fuara...
Orayı Türkiye'nin en büyük kongre merkezi ve endüstri üssü haline getireceğini açıklayan Kocaoğlu'nun, 'dizi düşkünlüğü' bahanesine sığınmasına gerek yok. Fuarı ticarete, kongrelere ve ihracat ürünlerinin sergilenmesine ayırmayı aklına koymuş. Şimdi bu anlayışla, Poyrazoğlu ve Büke'nin iddiaları çürütülüyor mu, yoksa aynen doğrulanıyor mu?

'Ustalarla polemik yanlış'
Başlıktaki söz, tiyatrocu Gürol Tonbul'un... Hatırlarsanız usta tiyatrocu Zeliha Berksoy, "İzmir Devlet Tiyatrosu 60 yıldır gelişmedi" demiş ve kurumun müdürü Hülya Savaş da "Bilgisiz, belgesiz eleştirmeyin. Hangi oyunları izlediğinizi söyleyin" karşılığını vermişti.
Ama Gürol abi, daha uzlaşmacı bir yol izlenmesi gerektiğini düşünerek, "Bir tiyatro kurumunun yapısı hakkında fikir edinmenin tek yolu oyunları izlemek değildir. Zeliha Hanım, mesleğin duayeni. 60 yılı kapsayan bir eleştiri yapmış. Hangimiz bu sürece onun kadar hakim olabiliriz? Bence ustalarla polemiğe girmek yerine, olumsuz bir fikri olumluya dönüştürecek işler üretmeli, kendimizi aşmalı ve Zeliha Hanım'ı davet ederek fikrini değiştirmeyi sağlamalıyız" diyor. Ve ekliyor: "Sahne Dergisi'nin 2010 Mart-Nisan sayısında, Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, 'Devlet Tiyatroları'nın 60 yılda geldiği noktayı yeterli görmüyoruz' demişti. Sonuçta İzmir'de bunun bir parçası değil mi?"
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.