Ciddi bir kısırlaştırma çalışması yapılmadığı sürece yıllardır süren sokak köpeği sorunu devam edecektir
Geçici bir hevesle alınan özellikle safkan ırklardaki bir çok köpek bir zaman sonra ne yazık ki sokaklara düşebiliyor. Bir çok aile öncesinde çok iyi düşünmeden çocuklarına oyuncak gibi veya kendileri de şartlarını değerlendirmeden kolayca bir yavru köpek alabiliyorlar. Bu köpekleri sattıkları yerlerde de çoğu zaman köpeği alan aileye doğru düzgün bilgilendirme yapmıyorlar veya yapamıyorlar. O yüzden bu konuda sadece bilinçsiz ve düşünmeden yavruyu alan aileler sorumlu değil. Bu konuda deneyimi olan ve bu deneyimini kötü amaçlı kullanan satıcılar yavruların akıbetini düşünmeden 25 günlük annesinin memesinden ayırıp satabildikleri gibi, hasta, bakımsız, aşısız vb hem yavrunun geleceği ve sağlığı için hem de hevesle ailelerine yeni bir yavru alan insanlar için sorun olabilecek durumlar yaratıyorlar.
Eğitim konusunda hiç bir bilgileri olmayan ebeveynler köpek yavrusunun ilk günlerinde tuvalet, gece ağlama vb sorunlarına doğru tepkileri veremedikleri için yavru da onların ne istediğini anlayamıyor ve kısa süre sonra yavrudan istemeyerek de olsa ayrılmak zorunda kalıyorlar.
Her zaman barınak veya sokak köpekleri ile ilgili bilgileri ve deneyimleri değerlendirdiğinizde; bulundukları şehre göre değişmek üzere sokak köpeklerinin ancak %5- 10'luk kısmının terier, golden, Alman kurdu vb gibi safkan ve onların melezleri olduğunu görüyoruz. Geriye kalan büyük kısım bizim sokak köpeği dediğimiz aslında her bölgenin kendine özel çoban köpeklerinin oluşturduğu bir populasyondur. Bu populasyonun da kaynağı tamamen köy ve kasabalardaki kontrolsüz üreyen köpeklerdir. Sokak köpeği sorununa katkı koymak amacıyla yıllardır sokak köpeği kısırlaştırıyorum. Kısırlaştırdığım köpekler arasında safkan, cins köpek dediğimiz ırklardaki köpek o kadar az ki lafı bile olamaz.
Sonuç olarak; Her ne kadar cins köpek denilen ve bir hevesle alınıp sokaklara düşen köpeklerin durumu içler acısı da olsa sokak köpeği sorunun esas kaynağı kırsal kesimlerdeki kontrolsüz üremelerdir.
Çevremizi temiz tutalım
Beton blokların arasında sıkışmış yeşil parklarımızı yetişkin, çocuk ve hayvanlar hep birlikte doğaya hasret duyarak ziyaret etmekteyiz. Fakat köpeklerimizle yaptığımız park ziyaretlerinde onların tuvalet ihtiyaçlarını gidermelerinden sonra mutlaka dışkılarını elimize ters geçirdiğimiz bir torba ile alıp çöpe atarak temizlemeliyiz.
Bunu yapmadığımız taktirde keyifle gittiğimiz o güzelim yeşil parkların hem görüntüsünü bozar hem de sağlık açısından mikrop kaynakları oluştururuz.
Lütfen köpeklerin parklara girmesi yasaklanmamış modern yöneticilere sahip şehirlerimizde köpeklerinizin dışkılarını parklarda, çimlik ve çocuk oyun alanlarında bırakmayın.
Muhabbet kuşlarında sürekli yumurtlama
Muhabbet kuşları çift olarak beslenmesi gereken kuşlardır. Ama evcilleşmeleri ve konuşabilmeleri için tek beslenmeleri işe yaradığı için çoğu zaman tek bir erkek veya dişi kuş beslenir ve eğitilir. Bu tek kuş evin bir ferdi gibi sosyalleşir.
Dişi muhabbet kuşları erişkinliğe geldiklerinde yanlarında erkek olmasa da hormonların etkisi ile yumurta oluşturup yumurtlamaya başlayabilirler. Bu yumurtalar çiftleşme olmadığı için dölsüzdür ve tahmin edebileceğiniz gibi yavru çıkma ihtimali yoktur. Ama bu yumurtlama olayı bazı dişilerde sürekli olmaya başlayabilir. Normalde erkeği ile beraber yaşayan muhabbet kuşlarında 4- 6 yumurta yumurtlayıp, yuvasında kuluçkaya yatarak çıkan yavrularına bakacağı bir süreci yaşamaları gerekir. Bunu yaşayamayan dişi kuşlar sürekli yumurtlama sonucu yorgun düşerler, hatta bazen yumurtaları kanalda kalabilir ve yumurtlama güçlüğü oluşur. Bu şekilde karnında şişlik gördüğünüz dişi kuşlarınız özellikle de yakın geçmişinde yumurtlama olduysa vakit geçirmeden onun uzmanı veteriner hekime götürmelisiniz.
Akvaryum aksesuvarlarına dikkat
Akvaryumları herkes keyfine göre değişik dekore edebiliyor. Kimisi doğadaki görünümüne en yakın akvaryum ortamlarını kurmaktan hoşlanırken kimisi de her türlü renkli, komik veya ilginç süs eşyasını veya objeyi görmekten keyif alabiliyor.
Amaç evimizde veya işyerimizde keyifli bir su dünyası yaratmak ama lütfen içinde canlıların yaşayacağı bu su ortamlarına koyduğunuz malzemelerin suya zehirli artıklar salgılayıp salgılamayacaklarını düşünüp öyle koyun. En güzeli ise güvendiğiniz petshop'larda satılan akvaryumlar için dizayn edilmiş, zararsız çeşitli aksesuarları kullanmanızdır.
Isının hayati önemi var
Sürüngenler soğukkanlı canlılardır. Kendi vücut ısılarını ayarlayamadıkları için doğada ancak güneş ışığı ile ve ortam ısısının yükselmesi ile normal hayat faaliyetlerine dönebilirler. Yeterli ısıya sahip bir ortamda olmadıklarında en başta beslenme olmak üzere tüm yaşam faaliyetleri yavaşlar hatta durabilir. O yüzden kaplumbağalar, iguanalar, yılanlar vb tüm sürüngenler terraryumlarında beslenirken çeşitli şekillerde ısıtılmak zorundadır.
Bunun için ısıtma kayaları, fanlar ve çeşitli lambalar kullanılabilir. Her sürüngene özel spot veya flüoresan lambayı petshop'lardan bulabilirsiniz. Lambaların kullanımında aynı zamanda güneş ışığı ihtiyaçlarının da karşılanması ile sağlıklı ve sorunsuz yaşamaları sağlanabilir. Isı düzeneğinde hangi kaynağı kullanırsanız kullanın muhakkak bir termostat ile ısıyı sabitlemelisiniz. Aniden yükselen kontrolsüz ısı sürüngeninizin ölümüne neden olabilir.
Haftanın isimleri
Köpek: Alfred -Bambam- Hugo- Barnie- Buffy
Kedi: Karamel- Pepper- Figo- Simba- Miki