Çeşme'de nüfusunun büyük bölümünü karşılayacak sayıda konut yapılmasının ilçede dengeleri bozacağını belirten Başkan Tütüncüoğlu, "TOKİ, ekonomiyi altüst edecek" diyor.
Çeşme'nin Reisdere mahallesine yapılmak istenen Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) konutlarının ilçenin mimari yapısı ve klimasının yanı sıra sosyo-kültürel ve ekonomik yapısını da tehdit ettiğini belirtti. Çeşme'nin yapılan altyapı yatırımları ile emlak değerinin Türkiye'nin 3 büyük metropolünden daha fazla arttığını hatırlatan Başkan Tütüncüğlu, "Hem kira hem de ev değeri göz önüne alınarak yapılan Türkiye çapında 43 bin 651 bina incelenerek oluşturulan araştırmaya göre ilçemizdeki emlak ve gayrimenkuller geçen yıl yüzde 23 değer artışı gerçekleştirdi. Aynı araştırmada İstanbul yüzde 13, İzmir yüzde 10, Ankara ise yüzde 8 değer kazandı. Yani Çeşme'nin değeri İstanbul'un 1.5 katı, İzmir'in 2 katından fazla, Ankara'nın ise 3 katına yakın artış gösterdi" dedi.
***
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre bir evde yaşayan ortalama kişi sayısının 3.7 olduğunu hatırlatan Tütüncüoğlu, TOKİ'nin Çeşme'ye 4 bin 128 konut yapabilecek şekilde plan hazırlandığını kaydetti. Tütüncüoğlu, şöyle devam etti: "TOKİ'nin planlarında 'şimdilik' bin 351 konut olsa da Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın onayladığı planlar itibariyle konut sayısını istediği an yükseltebilir. Veriler göz önüne alındığında, yapılabilecek 4 bin 128 konutta 15 bin 273; bin 351 konutta da 4 bin 998 kişinin yaşaması öngörülüyor. Çeşme merkezin nüfusu ise 25 bin. Yani yapılmak istenen konutları Çeşme nüfusunun yarısından fazlasının barınabileceği yaptıklarını ortada ve hiçbir şekilde dışarıdan insan getirilmeyeceğini iddia ediyorlar. Hatta TOKİ'nin belli bir süredir orada yaşıyor olmak gibi standart şartlarını da buraya Çeşme'ye özel yapılmış yasalarmış gibi ifade ediyorlar. Fakat yapılmak istenen konutlar, o kadar düşünülmeden, araştırmadan, bilinçsizce yapılan işler ki, bir bölgede nüfusun büyük bölümüne hitap eden konut yapmanın o bölgenin gayrimenkullerinde nasıl bir düşüşe neden olacağı düşünülmüyor."
seçime doğru
Karabağlar'a, hem avukat hem de öğretmen bir aday
Şehmuz Kayapınar, İzmir'in tanınmış isimlerinden biri.
Kayapınar, 1961'de Mardin'in Midyat ilçesinde dünyaya geldi. Babasının memuriyeti nedeniyle ilkokulu Bitlis, Siirt ve Kastamonu'da, orta öğrenimini de Kütahya'da tamamladı. Bu sayede daha çocukluk döneminde Anadolu'yu ve Anadolu insanını tanıma fırsatını buldu. Üniversite hayatına Eskişehir Eğitim Fakültesi'nde başlayıp, buradan öğretmen olarak mezun olan Kayapınar, ikinci yüksek tahsilini de İzmir Dokuz Eylül Hukuk Fakültesi'nde yaptı. Kayapınar, Hukuk Fakültesi'ni 1984 yılında bitirdi.
Artık o hem öğretmen hem de avukattır.
Ve Kayapınar, "Niçin aday oldum" sorusuna da şöyle cevap veriyor:
"Kentsel dönüşümün en hızlı yaşanacağı, hizmete en fazla susamış Karabağlarımızı katılımcı, akılcı, etkin bir anlayışla, el ele, gönül gönüle vererek birlikte yönetecek ve İzmirimizin parlayan yıldızı, marka ilçesi yapacağız. İnanın hayal değil, birlikte başaracağız."
küpe
Dünyada en iyi kadın, anasından doğmayandır.
Firdevsi
günün fıkrası
Hele bir getir de!
Temel ile Amerikalı başladılar iddiaya...
Amerikalı bağırarak iddiasını ortaya koydu,
"Bana bir kalıp çelik getir, sana bir gemi yapayım."
Temel az düşünüp iddiasını şöyle dile getirdi:
"Bana kız kardeşini getir, geminin mürettebatını yapayım.."
geçmişten
Tarafsız düşman
Ünlü Fransız düşünürü Montesquieu günün birinde dostlarından biriyle bozuşmuş ve tanıdıklarına şu açıklamada bulunmuş:
"Bundan sonra ne onun benim hakkımda, ne benim onun hakkında söylediğimiz sözlere kesinlikle aldırmayın. Çünkü artık düşmanız!.."
laflama
* Bizim bakkal 3 liralık malı 5 lirayı satar hep. KAZAK değil KAZIK ERKEK yani!
* Hasretinden prangalar eskittim eskitmesine de, hasetinden de ömrümü eskittim kadın!
* Yarim İstanbul'u mesken mi tuttun? Hadi tuttun diyelim. Tek başına kirasını nasıl ödüyorsun looo!
* Tahir olmak da ayıp değil, Zühre olmak da. Ama peşinde çok koşturduğun Zühre'yi elde edince boynuzlayıp zührevi hastalıklar kapman resmen adilik!
* Bazı kadınlar abiciğim PATATES soymasını bilmeden PLATES yapmaya kalkıyorlar ya onlara gıcık kapıyorum. Ki öyle böyle değil. Kadın düşmanı da değilim halbuki!
İbrahim Ormancı'dan
