• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
HÜSEYİN KOCABIYIK

Devlette cemaat var mı?

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 09 Haziran 2012, 19:25
Son günlerde anlı şanlı yazarlarımız devlette "Cemaat arkeolojisi" yapmaya başladılar.
"Poliste ne kadar cemaatin adamı var, yargıda ne kadar etkililer?" şeklinde tahminler almış başını gidiyor.
Bu arada, geçen hafta Başbakan'ın haklı bir perspektiften söylediği sert sözler de bu yazarçizer takımının iştahını kabartmış görünüyor.
Başbakan'ın sözlerinden acele bir "Hükümet-Cemaat kavgası" çıkarmalarına ben hiç şaşırmadım.
Hükümete de Cemaate de muhalif olan bu çevrelerin, "Hükümet-Cemaat kavgası" değerlendirmesine müsait bir gelişme olunca, birden bağımsız-tarafsız gazeteci hüviyetine bürünüp "kışkırtıcı" yorumculuk yapmaları gözlerden kaçmıyor.
Bu çevreler genellik de Hükümeti haklı bulan bir tutum içinde görülüyor; zira güçlü olan Hükümettir, onlar için en iyisi bir Hükümet-Cemaat kavgası olmasıdır; mümkünse bu kavga yıkıcı ve kanlı olmalıdır ve tabii bu kavganın taraflarından birisi de imha edilmelidir.
***
Devlette cemaat arkeolojisi yapanların "devlette ne kadar cemaatin adamı var?" sorusuna önce bir cevap verelim:
Devlette bol miktarda Fethullah Gülen Cemaatine mensup insan var; güvenlik ve yargı bürokrasisinin birçok önemli mevkiinde Cemaatin dünya görüşüne yakınlık duyan insanlar görev yapıyor.
Allah'tan onlar var; son yıllarda suç işleyen herkesi polis ensesinden yakalayıp mahkemeye teslim ediyor, bunun nasıl olduğunu sanıyorsunuz?
Darbeciler nasıl yargılanabiliyor böyle?
Son yıllarda hiç faili meçhul cinayet duydunuz mu?
Uyuşturucu kaçakçıları, şehir mafyaları, çeteler bir bir çökertilmedi mi?
PKK bir tane canlı bomba patlatamadı bu ülkede, bunu unutmayalım.
Bütün bunlar kendilerini ülkelerine adayan ve birilerinin "cemaatçi" diye damgalamaya çalıştığı hakiki görev adamlarının başarısı değil mi?
Eğer bu başarıda bir pay dağılımı olacaksa, elbette onları o görevlere getiren, onlara güvenen ve arkalarında duran siyasi iktidarın payı en büyük olmalıdır.
Zaten Cemaat-Hükümet diye bir ayrımın sakatlığı da buradadır.
Ortada aynı ülküye inanan insanların başarısı vardır.
***
Sözünü ettiğim çevrelerin olayları ve devlet-cemaat ilişkilerini yorumlama biçimleri esastan yanlış aslında.
Bir cemaate mensup olan bir insan devletin içinde yer alamaz mı?
Laik kimliği ile yer alabildiği gibi cemaat kimliği ile de yer alabilir.
Cemaate mensup insanlar sanki o görevlere yasadışı yollardan sızmış gibi değerlendirmeler ne kadar aptalca.
Aynı okullarda okumuş, gerekli sicile ve tecrübeye sahip Türk vatandaşları bu insanlar.
Sen yaptıkları göreve bak. Kriter eğer başarıysa, zaten o insanların orada olmasından herkesin memnun olması gerekir.
Ayrıca, kimse unutmasın ki, daha yakın zamanda, bu vatansever insanlar üzerine az oyun oynanmadı.
"Fethullah Gülen'i yok etme" planlarını yapanlar şu anda yargı önünde hesap veriyor.
Bu ülkenin Genelkurmay Başkanı açık açık "Asimetrik tehdit" diye bu insanları hedef göstermedi mi?
Müsaade edin de bu insanlar da bu denli aleyhlerine kullanılan devlette kendilerine yer bulsunlar.
Demokrasi budur zaten.
Bu insanlar yanlış yapmazlar mı?
Yapabilirler, MİT davasında olduğu gibi...
Böyle durumlarda zaten hepimiz üzerlerine çullanmıyor muyuz?..


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.