Amerika'nın Hartford şehrinde aynı adlı üniversitede tanımıştım onun kızını. Herhangi bir arkadaşlık yoktu aramızda. Aynı apartmanda oturduğumuz için sık aralıklarla karşılaşır selamlaşırdık.
Çok efendi bir kızdı. Sakin, saygılı ve terbiyeli. Başarılı bir öğrencilik hayatı olduğunu biliyorduk. Nitekim üniversiteden mezun olduktan hemen sonra Hartford'da iş bulup çalışmaya başlamıştı.
***
"Onun kızı" dediğim kişi tarihin en çirkin kabalıklarından birini yapan Kamer Genç'in kızı.
Bu çirkin suratlı ve çirkin tabiatlı adamın kızından bahsetmemin nedeni çok basit. "Çirkin tabiatı davranışlarına yansıyan böyle bir fersudenin nasıl böyle efendi, terbiyeli, sakin bir kızı olabilir?" demek için açmadım bu bahsi. Zira her insan bir noktadan sonra kendi gen dizilişinin bir sonucudur ve başka bir karakteri temsil eder.
Bu bahsi açmamın nedeni basit bir merak:
Bu efendi, sakin, iyi huylu, kibar kız, yani çirkinlik sergilemekte sınır tanımayan kötü adamın kızı, babasının bu müptezel mi müptezel davranışlarını görünce acaba neler düşünüyordur?
Yaşadığı yerdeki Türk arkadaşlarından, yabancılardan utanıyor mudur?
Eminim utanıyordur.
Çünkü bir yabancı toprağında ülkesinin seçilmiş başbakanının eşine hakaret eden bir babadan ancak utanılır.
Dünyanın bütün kültürlerinde bu böyledir.
***
Kamer Genç denen adamın yaptığı aslında "cami duvarı" esprisinde sözü edilen akıbeti hazırlıyor ona. Bu fersude, bu siyasi meczup siyaseten bir ölüdür artık.
Bir daha bu millet ona ne TBMM üyeliği gibi onurlu bir görevi emanet edecektir ne de bir yabancı ülkenin toprağında ülkesinin hanımefendisine hakaret etme soysuzluğunu yapma fırsatı tanıyacaktır.