• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
HÜSEYİN KOCABIYIK

TEBRİKLER EKMELEDDİN BEY!

huseyin.kocabiyik@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 22 Temmuz 2014, 20:26
Hem de en samimi tebrikler bizden. Kendilerini laik, çağdaş, ilerici, Atatürkçü filan diye tanımlayan ve bu kavramlar üzerinden bütün Türkiye'ye meydan okuyan, yine bu kavramlar adına olmadık şirretliği yapan İzmir'in CHP'li kafadarlarını karşısına aldı, bir güzel kendisini alkışlattı, onların gönüllerini fethetti. Muhtemelen oylarını da alacak.
Bu başlı başına bir başarıdır ve siyaset bilmediği yönündeki iddiaları tamamen geçersiz kılan bir durumdur.
Buradaki başarı şudur: Tüm hayatı boyunca CHP'nin tüm ideolojik, fikri sembollerine, tarihsel iddialarına karşı mücadele etmiş birisi olarak, daha açık yazalım, bir İslamcı olarak İzmir'in CHP'lilerini kendisine hayran bırakmıştır.
Bir diğer başarısı daha vardır Ekmeleddin Bey'in: Bu İzmirli CHP takımının ne kadar iki yüzlü, inançlarında ne kadar samimiyetsiz ve ne kadar oportünist olduğunu bir iyot gibi açığa çıkardı.
CHP tipi laikliği eleştirirken aslında karşısında kendisini alkışlayanları eleştiriyordu Ekmeleddin Bey.
Kendi gibi, yani bir İslamcı muhafazakar olarak konuşuyor, arada bir de "Atatürk" filan diyerek gerekli ilgiyi topluyordu CHP'lilerden.
Dün İzmir'de yaşanan tablo esasen tam bir komediydi..
Dün İzmir'de CHP'nin altı oku bir İslamcı tarafından tasfiye edildi, denize döküldü.
İkiyüzlülüğün, inançsızlığın, ilkesizliğin numunesi bir tablo izledik hep beraber.
Üç ay önce Binali Yıldırım'a oy vermeyen ve bu şehri geriliğe mahkum eden CHP'liler, şimdi o günkü gerekçelerinin hepsini askıya alarak bir İslamcıya oy vermeye hazırlanıyor.
Burada benim açımdan eleştiriden azade tek kişi vardır, o da Ekmeleddin İhsanoğlu'dur.
Son derece başarılı bir şekilde sunumunu yaptı, kendi duruşundan taviz vermedi, İzmirli CHP'lilerin oyunu cebine kattı, gitti.
O nedenle bir kere daha kendisini tebrik ediyoruz.

OPERASYON...

Dün yapılan paralel yapı operasyonunda beni rahatsız eden bir şey vardı: Gözaltına alınan polislerin ellerine kelepçe vurulmuştu. Bu görüntüden hiç hoşlanmadım. Daha iki ay önce amiri olduğu polis tarafından kelepçelenen emniyet müdürleri görüntüsü kötü ve ayıplı bir görüntüdür. Paşalara kelepçe takamayan polisin kendi amirlerine kelepçe takması sadece beni mi rahatsız ediyor bu ülkede bilmiyorum.
Şimdi gelelim olayın esasına...
Bir kere şunu bilelim: Bu gözaltına alınan polisler boşuna alınmadılar. Polis ve yargı içinde örgütlenen bir yapı 17 ve 25 Aralık'ta açıkça bir hükümet darbesi girişiminde bulundular. Şimdi bu eylemin polis ayağı yargı tarafından soruşturuluyor. Sıra muhtemelen yargı ayağına da gelecek ve gelmesi gerekiyor.
İşin yargı ayağı için nasıl bir formül bulunacak bilmiyorum, zira yargıçların yargıma usulleri biraz daha farklı.
Dolayısıyla, eğer 17 ve 25 Aralık bir darbe girişimiyse, bu konuda vicdanıma çok danıştım ki öyle, o zaman bu eylemin bir hukuki sonucu olmalıdır.
İşte şimdi bu süreç başladı.
Ancak benim bazı endişelerim var:
Umarım bu süreç hukuki ilkeler gözetilerek işletilir. Karşımıza yeni bir Balyoz veya Ergenekon skandalı çıkmaz. Hatırlayalım, darbe girişiminde bulundukları apaçık olan darbeciler yargıda yapılan usul hataları yüzünden şu an da "mağdurlar" olarak toplumun içinde serbestçe dolaşıyorlar.
Bunun dışında pek çok insan bu davalarda gerçekten mağdur olmuştur.
Bir çift söz de cemaat çevrelerine...
Hala başınıza gelen felaketin farkında değilsiniz. Başınıza gelenin İkinci Mahmut'un yaptığı 1826 yeniçeri tasfiyesinden hiçbir farkı yok. Hala medyanızda abuk sabuk işler yapıyorsunuz. Kendinize zarar verecek işlerin peşindesiniz.
Hakkınızda MGK kararı çıktı, yakında Kırmızı Kitap sizi "düşman" olarak tanımlayacak.
Bütün bunlar oyun değil, kırk yıllık emeği silip götürecek.
Bari bu süreci engellemeye dönük bir çaba içerisinde olun.
Devlete bu kadar meraklısınız, devletin içinde fırıldak çeviriyorsunuz ama devletin hakkınızda aldığı kararların ne manaya geldiğinin farkında bile değilsiniz.
Bu ne körlük böyle...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.