Bugünkü manşetimizdeki bilboard ve üzerinde yazanlar, iki ayı aşkın süredir devam eden seçim kampanyasının belki de en çarpıcı mesajı bana göre.
Gamze Aksunar isimli İzmirli hemşire bir hanımın, Eskişehir ve bu kentin Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen için söylediği sözler var o bilboardda.
Yılmaz Büyükerşen'in seçim kampanyası için hazırlanan ve dünden itibaren Eskişehir sokaklarında boy gösteren afişte İzmirli Gamze Hanım bakın ne diyor:
"Sayın Büyükerşen'in yeniden imar ettiği Eskişehir'e hayranlıkla ve gıptayla bakıyorum. Eskişehirliler çok şanslısınız. Efeler diyarı İzmir'den selamlar..."
Bu mesaj halka açık bir panoda yer aldığı için Gamze hanımın ismini ve mesajını yayınlamakta bir sakınca görmedik. Kaldı ki; Gamze hanım, Büyükerşen'in facebook sayfasındaki bu paylaşımın altına yaptığı yorumda, daha da detaylandırmış duygularını; "İzmirli olarak Eskişehir aşığı olan ben, çok ama çok mutlu oldum. Eskişehir çok ama çok şanslı."
Şimdi her iki şehri ve belediye başkanını kıyaslayalım isterseniz;
Her ikisi de CHP'li yani muhalefet partisine mensup belediye başkanı.
Büyükerşen 4, Kocaoğlu üçüncü kez aday.
Her ikisi de soruşturma geçirdi ve halen yargılanıyorlar.
Her ikisi de hükümetten şikayetçi.
İkisi de CHP'li ama...
Büyükerşen'in yönettiği Eskişehir'e her ay İzmir'den en az bir otobüs İzmirli özellikle yapılanları görmek için gidiyor.
Ama; Eskişehir'den İzmir'e bırakın otobüsü, 'İzmir'de ne yapılmış' diye gelen bir Allah'ın kulu yok!
Büyükerşen hoca "Ben borçsuz belediyeyim" diye övünmüyor ama iş yapıyor.
Kocaoğlu ise her seferinde benim hiç borcum yok (gerçi; MHP adayı Murat Taşer ve AK Parti adayı Binali Yıldırım, Belediye'nin ve belediye şirketlerinin borcunun milyarlarca lira olduğunu ispatladılar ama) diyor...
Kredi notum çok yüksek diyor ama ortada bitirilemeyen ve hatta başlanamayan onlarca vaat ve proje var.
Ben; İzmirli ama Eskişehir aşığı Gamze hanımın sözlerinden de bu yukarıda saydığım isyanı anlıyorum. Yani; her ikisi de CHP'li belediye ve her ikisinin de benzer şikayetleri var ama iş icraata gelince Eskişehir ve İzmir kıyaslaması, kıyas bile kabul etmiyor.
Çocukluğumuzun İstanbul ile yarışan İzmir'i bugün; bir bozkır kenti olan Eskişehir'le bile rekabet edemeyen, Eskişehir'e bile gıptayla bakan bir kent haline gelmiş.
Hatta bu gıpta öyle bir boyuta gelmiş ki; aynı partiden Belediye Başkan adayı olan Büyükerşen hoca bile bu sözleri kendi kampanyasında kullanmadan edememiş.
Ne diyeyim?
Sözün bittiği yer...
