• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
SEDA KAYA GÜLER

Baba, seni seviyorum!

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 04 Aralık 2012, 18:58
Kızların babalarına yazdığı mektuplardan oluşan "İmza: Kızın" adlı kitaptan söz etmiştim. Bir sonraki proje "İmza: Karın" olacak ama şimdilik gündemde babalar var. Pazartesi, kitabın tanıtım lansman günüydü. Kitapta mektupları yer alan 114 kadının yarısına yakını bir araya geldik.
Çoğumuz orada tanışsak da, coşkuyla kucaklaştık. Heyecanla birbirimizin kitaplarını imzaladık. Sıra kendimizi tanıtmaya ve iki üç cümle de olsa babalarımızdan söz etmeye gelince, bir duygulandık ki sormayın gitsin. Kimimizin babası hayatta, kimimizin değil. Bazılarının sancılı bir ilişkisi var babasıyla, kimimizin sevgi dolu. Kelimeler dökülürken ağzımızdan gözler dolmaya, sözcükler boğazımızda düğümlenmeye başladı.
25 yıl önce kaybettiği babasına minnettarlığını dile getiren Yonca Evcimik, daha fazla dayanamadı ve "ben gidiyorum" dedi. Ayşe Erbulak gülerek başladığı konuşmasını gözleri dolarak bitirdi ve babasına kızgınlığını dile getirdi, ameliyat olup daha uzun yaşamadığı için.

ÜNLÜ BABALAR
Sevildiklerini bilseler de bilmeseler de, bütün kızlar babalarının prensesi değil mi?
Neyse ki Parla Şenol imdadımıza yetişti de, güldürdü bizi. Babasının hayalciliğinden söz etti, olmamış bir şeyi olmuş gibi söylediğini, çoğu zaman gıcık olduğunu ama çok sevdiğini anlattı. Mustafa Denizli'nin küçük kızı Lal, babasının yanında olmasa bile sanki yanındaymış gibi hissettirdiğinden ve bundan dolayı kendini son derece güvende hissettiğinden söz etti. Ferhan Şensoy'un aynı adı taşıyan kızı Ferhan, babasıyla küçüklüğünden beri mektuplaştıklarını anlattı. Mektubunda da "Benim imla kılavuzum sensin, edebiyat öğretmenim, tarih öğretmenim, felsefe öğretmenim, coğrafya öğretmenim, yazdıklarım, konuşma biçimim, bakışlarım, hepi sensin. İsmimsin, soyismimsin, iki kelimemden birisin" diye yazmış.

SEVİLMENİN ÖNEMİ
Çok dokunaklı mektuplar var kitapta; "Babam, babacığım. Bu mektup dışında sana 'Sen' diyemedim, çünkü hiç izin vermedin. Boyun uzun, çok uzun, küçücük bir çocuk için ise bir dev gibi. Hiç bana doğru eğilmedin, korktum senden hep küçükken" diye yazmış duygularını Banu Conker.
Aylin Sılığ'ın cümleleri ise şöyle: "Sen benim babamdın ama bir tülü hissedemiyordum, ben o duyguyu bilmiyordum, bildiğim tek şey annemle ayrıldığınız gün beni de terk ettiğin için bütün bunlar senin suçundu." Kızgınlıklar geçiyor ama. Gittiği için onu çok özlediğini, o gün yarım kaldığını sözlerine ekliyor.
Ayşe Tolga, Ece Pirim, Banu Noyan, Şule Zeybek, Dalya Oskay, Ayça Erdura. Herkesin mektupları çok özel. Bütün kızlar babalarının prensesi çünkü. Sevildiklerini bilseler de, bilmeseler de.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.