Giriş Tarihi: 02 Ocak 2010, 16:13
Günümüzde, yoğun rekabet ortamında yenilikçi atılımlara yani inovasyona yönelik çalışmalar firmalar açısından kaçınılmaz bir hal aldı. Neden mi? Alışılagelen ürünlerle rekabetçi bir ortamda uzun süre var olmak artık pek mümkün değil.
Diyelim ki bir firitöz üretiyorsunuz. Ürettiğiniz firitözün piyasadaki değeri belli. Bu değer başka firmalar tarafından belirlenmektedir. İyi bir firitözü 150-200 YTL arasında satabilirsiniz. Eğer çok düşük fiyata satarsanız zarar edersiniz, yüksek fiyat koyarsanız da bu kez mal elde kalır. Yani piyasanın sizin için belirlediği fiyat 150 ila 200 YTL arasında harekete mecbur olursunuz.
Sürekli artan maliyetler ki bunları; hammadde fiyatları, maaşlar, vergiler, kira, benzin.... sizi zora sokacak kar marjınız düşecektir. Pek çok firma maliyetler ve piyasa gerçek satış rakamı arasında sıkışmakta ve bir süre sonra havlu atmaktadır.
FİYAT ARTIRMAK
Peki ne yapmak lazım? Burada maliyetleri daha fazla düşüremiyorsanız yapmanız gereken tek şey fiyatınızı artırmaktır. Diyelim ki sizin firmanız orta ölçekte ve ürününüzün fiyatı da 170 YTL. Piyasaya yeni giren ve giderleri çok daha az olan küçük firmalar 150 YTL'ye ürün satıyor. Bir de piyasanın ağır topları var, yani reklam bütçeleri fazla olan çok iyi markalar. Onlar da 200 YTL'ye mallarını satıyor.
"170 YTL beni kesmiyor, fiyatı 200 YTL'ye çıkarıcam ama o zaman da müşteri dev firmalar varken aynı fiyattan benim malımı almaz" diye düşünüyorsunuz.
Şimdi başlıyoruz... Sizin paraya kıyıp ciddi bir kuruluşa müşteri memnuniyeti anketi yaptırdığınızı ve müşterilerinizin üründen neler beklediği konusunda elinizde somut veriler olduğunu varsayalım. Müşteri diyor ki "Bütün firitözler aynı. İçine dünya kadar yağ dolduruyoruz. Sağlıklı diye zeytinyağı kullanıyoruz. Ancak onun da kilosu 8 YTL. Yani pahalı. Peki ben firitözün içine doldurduğum bu yağı ne kadar süreyle sağlıklı bir şekilde kullanabilirim? Yani kaç kızartma yapabilirim? Bunu bana kim söyleyecek?"
Müşteriniz sizden ürünüzü geliştirmenizi istiyor. Evet, yine paraya kıyıp, gıda mühendisleri ve endüstriyel tasarımcılarla bir araya gelerek zeytinyağının tazeliğini ölçen ve risk sınırına yaklaşıldığında yani fazla kullanıldığında insanları sesle, ışıkla veya titreşimle uyaran bir sistem geliştirdiniz. Yani firitözünüze içindeki yağı on defadan fazla kullanılması halinde ürün sahibini uyaran bir sistem.
YENİLİK YAPMAK
Evet biraz masraf ettiniz, maliyetleriniz daha da arttı ama sıradan ürününüze bir değer kattınız ve onu farklılaştırdınız. "Yeni nesil, sağlıklı, yaşam dostu firitöz" geliştirdiniz ve bu ürününün fiyatını belirleme hakkı size ait.
Ürününüzü 200 YTL'den rafa, dev bir markanın yanına koydunuz diyelim artık bir şansınız var.
Sadece maliyet odaklı düşünmek firmaların rekabet gücünü artırmıyor. Günümüzde yenilik yapmak ve katma değeri artırıcı çözümler bulmak zorunlu hale geldi. Üç kişinin işini bir kişiye yaptırmaya çalışan yöneticilerin dönemi artık geçti. Sadece doğrudan maliyeti kısmaya değil de yenilikler yapmaya, ürünün ve hizmetin kalitesini sürekli yükseltmeye ve müşterilerin beklentilerine yanıt vermeye çalışmak gerekiyor. Başkalarının koyduğu fiyatlar üzerinden ticaret yapmaya çalışmak yerine piyasada öncü olmak ve belirleyici rol oynamak en çıkar yol.
Sevgiyle kalın....
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.