Cuma akşamı dört dörtlük bir müzik sanatçısının, mükemmel bir konuşmacının, süzme bir insanın, iyi bir dostun, duruşu hiç değişmeyen ilkeli bir entellektüelin, sevgili arkadaşım Suavi'nin 44'üncü sanat yılını kutladığı konserdeydim. Konserden öte bir dostlar meclisinde.
Suavi'nin soyadı Saygan. Ama sanat camiası onu sakallı Suavi olarak tanıyor. Ekranda göründüğü bir gün arkadaşı Mazlum Çimen'in babası rahmetli Nesimi Çimen oğluna, "Bu senin arkadaşın kıllı ama akıllı biri" demiş. Ne güzel bir teşhis...
***
Bir sanatçı düşünün. Çıktığı sanat yolculuğunda düşünceleri, ilkeli duruşu nedeniyle ciddi zorluklarla karşılaşmış, sansürlenmiş, yok sayılmaya çalışılmış, bazı konserleri gerekçesiz son anda iptal edilmiş bir sanatçı... Hatta 24 ülkenin katıldığı uluslararası bir yarışmadan (1996 / Voice of Asia) beş yıl kimseye layık görülmeyen bir Grad Prix ödülüyle ülkemize döndüğü halde, medyada yer bulamayan bir sanatçı...
Bunlara bir de şansızlığı ekleyin. Albüm yaptığı firmaların devlete borçlu olarak şirketlerini kapatmaları ve mal varlıklarına devletçe el konulması nedeniyle şarkıları, eser işletme belgeleri icra yoluyla satışa çıkarılan, müzik marketlerde hiçbir albümünü bulamayacağınız bir sanatçı... Verdiği hukuk mücadelesi neticesinde şarkılarının paylaşılabilmesi için Yargıtay'dan karar bekliyor.
***
Suavi, dostları ve hayranlarıyla buluştuğu 44'üncü sanat yılı gecesinde dört saat boyunca birbirinden güzel şarkılarını mükemmel yorumladı. Ahmet Telli'den Cahit Berkay'a, İlkay Akkaya'dan Grup Yorum'a, Mazlum Çimen'den Yavuz Bingöl'e sanatçı dostları da sahnede onunla birlikte oldular. Genç kuşaktan özellikle dizi müziklerine hayran olduğum Toygar Işıklı'da o gece sahne aldı ve Toygar'ın yıllarca Suavi'ye sahnede eşlik ettiğini orada öğrendim...
***
Suavi sahnede "Meskenim Dağlar"ı seslendirirken bana da laf attı ve yeni albümü için bu bestemi istedi. Tüm bestelerim emrinde sevgili dostum. Sen yeter ki okumak iste. O ezgileri senin yorumunla dinlemekten büyük haz alır, onur duyarım...
Bu yaz Bodrum'da eşin Gönül'ün hazırlayacağı sofrada senin tuttuğun balıkları bir kadeh rakı eşliğinde yemeğe geleceğiz Aysun'la...
Yanında bir de roka salatası ve beyaz peynir olsun. Tüm şarkılarım emrinde...
İzmir buluşması
Gelecek hafta sonu Ertuğrul Özkök arkadaşımla İzmir'de olacağız. Cumartesi İzmir Radyosu'nun efsane diskjokeyleri ve sadık dinleyicileri ile buluşmamız var.
Pazar ise Gazi İlkokulu'ndan sınıf arkadaşlarımızla hasret gidereceğiz. İçlerinde 50 yıldır görmediklerimiz de var. İstanbul'dan Şefika Pekin ve Semih Erkin de geliyorlar. İzmir ayağında Benal, Aliye, Mehmet Birsel ve Serpil organizasyonu yüklendiler. Belliki çok duygu dolu ve tarihi bir hafta sonu geçireceğiz. Rahmetli öğretmenimiz Hatice Birkan'ın oğlu Üner Birkan abimiz de aramızda olursa mutluluğumuz daha da artacak...
Bir düşünür ne demiş:
"Anılar zaman içinde, yani aklın akışı içinde uzaklaşarak koyulaşan sislere büründükçe güzelleşirler."
Ve eklemiş:
"Anılar insan hayatının dokusu, insan hayatının kendisidir. Onları atınız, insan da kalmaz."
Sıkı dur İzmir, anıları yaşamaya geliyoruz...