"Alo alo, muhterem samiin... Burası İstanbul Telsiz Telefonu... 1200 metre tul-u mevç, 250 kilosaykıl... Bugünkü neşriyatımıza başlıyoruz."
6 Mayıs 1927 yılında bugünkü Hasdal'da, 5 KW'lık vericinin hemen yanı başında ki stüdyoda bazı kaynaklara göre Eşref Şefik'in, bazılarına göre Sadullah Gazi Evranosoğlu'nun seslendirdiği bu anonsla başlamış radyo yayınlarımız. İstanbul Büyük Postanesi'nde... Gelecek yıl 90 yaşına basacak...
***
Üç gün önce Fatih Belediyesi'nin düzenlediği "Sihirli Mikrofon Radyo Ödülleri Töreni" ne gittik. Zorlu PSM'de güzel bir organizasyon hazırlamışlardı. Ancak yine her zamanki hastalık baş gösterdi ve gereksiz şovlarla tören uzayınca finalde salonun yarısı boşaldı...
***
Fatih Belediyesi radyoculuğu teşvik eden, ödüllendiren bu organizasyonu 4 yıldır yapıyor. İyi ki yapıyor. Ben ilk kez katıldım ödül törenine ve sayabildiğim kadarıyla 19 kategoride ödül verildiğini gördüm.
Bu kadar ayrıntılı olması, başarılı radyoların ve programcılarının ödüllendirilmesi çok güzel...
En iyi Ulusal Radyo, Yerel Radyo, Pop Müzik Radyosu, Yabancı Müzik Radyosu, Slow Müzik Radyosu, Halk Müziği Radyosu, Üniversite Radyosu, Arabesk Radyosu, Talk (Konuşan) Radyosu, Haber Radyosu, Spor Radyosu, Tematik Radyosu, Dijital Radyo Portalı, İnternet Radyosu, Radyo Show Programı, Radyo Programı, Radyo Konuk Programı, Şiir-Edebiyat Programı ve Yerel Radyo Programı...
Ödüller bu kategorilere verildi ve kazananlar ödüllerini müzik dünyamızın popüler sanatçılarının ellerinden aldılar...
***
Düşünüyorum da... Biz radyoyu sihirli bir kutu olarak görürdük çocukluğumda. Kulağımızı dayar dinler, onunla hayal kurar, onunla ulaşırdık uzaklara... Radyo şarkı, türkü demekti. Ajans haberleri, maç yayınları, tiyatro, Arkası Yarın ve Çocuk Kulübü demekti. Transistörlü radyolar çıktıktan sonra, gece sabaha kadar kim bilir kaç kez koynumda radyoyla sabahladığım aklıma geliyor...
***
Ben radyo programcılığıma başladığımda henüz 18 yaşında bir lise öğrencisiydim. İzmir İl Radyosu'nda "Plaklar Arasında" programını hazırlıyordum. TRT kurulduktan sonra prodüktörlük sınavlarına girdim ve kazanarak 1968'de TRT İzmir Radyosu'nda ilk mesleğime başladım...
O günlerden bugünlere değişik dönemlerde radyo programları yaptım. Özel radyoların hayata geçtiği dönemlerde Show Radyo'yu da bir yıl yönettim...
***
Ben radyo programcılığıma başladığımda henüz 18 yaşında bir lise öğrencisiydim. İzmir İl Radyosu'nda "Plaklar Arasında" programını hazırlıyordum. TRT kurulduktan sonra prodüktörlük sınavlarına girdim ve kazanarak 1968'de TRT İzmir Radyosu'nda ilk mesleğime başladım...
O günlerden bugünlere değişik dönemlerde radyo programları yaptım. Özel radyoların hayata geçtiği dönemlerde Show Radyo'yu da bir yıl yönettim...
***
Radyo anılarım kitap olur. 1967'de birlikte sınava girdiğimiz arkadaşlarım Sebla Özveren, Ümit Tunçağ, Bülent Gül, Meral İğriboz, Hülya Güngör, Neşe Bilginer, Ayşe Keresteci ve Doğan Turhanoğlu'na buradan bir selam yolluyorum...
Reşat Nevruzlu'yu daha baharında, Akın Ajlan Aksel'i de genç yaşında kaybetmiştik. Sonra Renin Batıgün de ayrıldı aramızdan. Onları da rahmetle anıyorum...
***
Ve son olarak çocukluğumda anılarıma takılıp kalan programları ve programcıları paylaşmak isterim... Orhan Boran'ın Yuki'si, Sulhi Garan'ın, Muvakkar Ekrem Talu'nun ve Halit Kıvanç'ın maç spikerliği, Ali Barçın'ın İzmir radyosunda ki, "Cherry Pink" ile başlayan Spor haberleri, Orhan Hançerlioğlu'nun "Hikaye Saati", İpana'nın yarışmaları, Fecri Ebcioğlu'nun, Engin Arman'ın İstanbul, Erkan Özerman'ın Ankara Radyosu'ndan hazırladıkları müzik programları, Yurttan Sesler Korosu...
O güzellikleri nasıl unuturum...