Geçtiğimiz hafta Nil Görkem Gün, Yeni Asır TV'deki 'Sanatçı' programında ünlü tiyatrocu Haldun Dormen'i ağırladı. Son zamanlarda sanatsal faaliyetlerinin önemli bir bölümünü İzmir'e kaydıran duayen sanatçı, Nil'in programında adeta bam telimize basarcasına, şehir tiyatromuzun olmayışına çok şaşırdığını söyledi.
Bu konudaki tespitleri ve önerilerine dünkü Sarmaşık'ın manşetinde de yer verdiğimiz usta tiyatrocu, İzmir gibi entelektüel birikimi yüksek bir kentin şehir tiyatrosundan yoksun kalışını içine sindiremediğini belirterek, bu konuda projeler hazırladığını da vurguladı.
İzmir'in sosyal hayatı ve kültürel yapısıyla, tiyatro yapmaya en elverişli ortamı sunduğunu belirten Haldun Dormen, "Şehir tiyatrosu, kentin sanatsal yönden atağa kalkmasında büyük rol oynar. Eskişehir bile sanat ve tiyatro adına büyük gelişme gösterdi. İzmir'in bu konuda geride kalmaması gerekir" dedi.
***
Aklın yolu birdir. Bugün İstanbul, İzmit, Bursa, Eskişehir, Manisa ve Aydın'da şehir tiyatrosu olduğu halde, kentimizin bundan mahrum bırakılışına hangi tiyatro adamı itiraz etmez ki...
Ama Haldun Dormen'in sözlerini önemli kılan asıl nokta, onun sadece bu yoksunluğu dile getirmekle kalmayıp bu konuda çalışmalar da yaptığını müjdelemesidir.
Geçen yıldan bu yana İzmir'de Sahne Tozu Tiyatrosu'na destek veren Dormen, bu çatı altında bir çocuk ve şehir tiyatrosunun kurulması için girişimlerini de sürdürüyor. Bu yıl İzmir'de sahnelenecek, 'Kantocu' adlı müzikalinin hazırlıkları için günlerini kentte geçiren sanatçı, ayrıca Sahne Tozu Tiyatrosu'nun yönetimi ile birlikte belediye başkanlarını ziyaret ederek çocuk ve şehir tiyatrosu projelerini de yerel yönetimlere anlatmaya çalışıyor.
***
Şimdiye kadar Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan'la fikirlerini paylaşan ve olumlu karşılık alan ünlü sanatçı, Büyükşehir Belediyesi'ne de mesaj yollayarak, şehir tiyatrosunun kurulması adına sorumluluk üstlenmeye hazır olduğunu bildiriyor.
Bakalım ünlü tiyatro adamının bu çabaları ve çağrısı, Büyükşehir Belediyesi'ni teyakkuza geçirecek mi?
Dormen'in yaklaşımı, şehir tiyatrosunun kurulması konusunda defalarca bu köşeden sesini duyurmaya çalışan bir yazar olarak beni çok heyecanlandırdı.
Hayatını sahnelere adayan ünlü bir tiyatro adamının kendi ayaklarıyla gelerek, 'şehir tiyatrosu kurmaya hazırım' demesi ve bu konuda somut projeler üretmesi, aslına bakarsanız üstüne atlanacak bir fırsattır. Hiçbir şey akla gelmiyorsa bile onun deneyim ve görüşleri, atılacak adımlar için ışık tutmalıdır.
***
Denebilir ki, "İzmir'de şehir tiyatrosunun başına getirilecek adam mı kalmadı?" O zaman çıksın, herkes eteğindeki taşı döksün. İzmir'in sanat üretimi içinde yer almasa bile, Türkiye'nin önde gelen bir tiyatro duayeni 'şehir tiyatrosu yoksunluğumuzu' dert ediniyor ve en azından bir farkındalık uyandırıyorsa, bize de takdirimizi sunmaktan başka yapacak ne kalır? Keşke bugüne kadar İzmir sanatı üzerinde söz sahibi olan herkes Haldun Dormen'in gösterdiği duyarlılığı sergileseydi.
Büyükşehir'in, 'Kültür Çalıştayı'ndan çıkardığı sonuçlar içinde şehir tiyatrosuna yer vermeyişini eleştirdiğim yazının henüz mürekkebi kurumadı. Kimseden bir ses çıktı mı? Altı üstü bir yıldır İzmir'in tiyatro hayatıyla gönül bağı kuran Haldun Dormen'in girişimini 'rol kapmak' olarak değerlendirenler, öncelikle yıllardır bu konuda rol almayanlara dönüp bakmalı.
***
Başta İstanbul olmak üzere birçok ilin tiyatrosunu, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nin yetiştirdiği sanatçılar besliyor. Artık kaynağı bizde olan suyun bereketini görme zamanı gelmedi mi?
Tabii şimdilik şehir tiyatrosunu kimin kuracağı üzerinde tartışmak da sadece bir fantezi... Önce Büyükşehir Belediyesi bu yöndeki çağrı ve beklentilere bir kulak kabartsın da...
