Normalden büyük olduğu veya sık enfeksiyona yol açtığı için çocukta burun solunumunu engelleyen geniz eti ve bademcikler, ameliyatla vücuttan uzaklaştırıldığında çocuğun sağlıklı gelişiminin önündeki engel de kaldırılmış oluyor
Efes Kulak Burun Boğaz Dal Merkezi hekimlerinden Prof. Dr. Atilla Tekat'la çocukluk döneminde çok sık görülen geniz eti ve bademcik problemleri hakkında konuştuk. Hastalığa yol açan bademciklerin vücut savunmasının önemli bir parçası olarak görülmesinin yanlış olduğunu belirten Prof. Dr. Atilla Tekat, ameliyattan korkulmaması gerektiğini söyledi.
-Çocuk hastalar kulak burun boğaz hekimlerine daha çok hangi şikayetlerle getiriliyor?
Çocuklardaki kulak burun boğaz hastalıklarının başında 'tonsillit' dediğimiz bademcik iltihapları geliyor. Çocuk yaş grubunda, halk arasında geniz eti olarak tanımlanan bölgenin enfeksiyonları veya geniz etinin yaptığı tıkanıklığa bağlı nedenler de ön planda yer alıyor. Yine geniz eti ile ilgili problemler, çocuklarda orta kulak iltihabına yol açıyor.
-Geniz eti ve bademciklerin yol açtığı problemler, çocuğun sağlıklı gelişimini nasıl etkiliyor?
Geniz eti ve bademciklerle ilgili problemler, burnun gerisini kapattığı için bu çocuklarda burun solunumu engelleniyor ve ağız solunumuna yol açıyor. Çocukta ağız solunumu üstteki sert damağın kubbeleşmesine ve dişlerde şekil bozukluğuna yol açıyor. Bu duruma bademciklerin ve geniz etinin de normalden büyük olması eklendiğinde, özellikle kalp ve akciğer üzerinde olumsuz etkiler görülüyor.
-Bademciklerin vücut savunmasının önemli bir parçası olduğu ve bu nedenle alınmasının sakıncalı olduğu inancı doğru mu?
Bu konu halk arasında maalesef yanlış biliniyor. Anne babalar, bademciklerin büyüklüğü ve ameliyatı ile ilgili durumu kulaktan dolma bilgilerle değerlendirebiliyor. Bademcikler vücudun savunma mekanizması ve kalkanı gibi görülüyor ama ben hastalarıma çok tipik olarak şunu söylüyorum: Bademcikler bir kale kapısı gibi birbirine yapışıp da gözle görünmeyen düşmanları geçirmeyen yapılar değildir. Bademciklerin de belli bir işlevi vardır ama etrafına zarar vermeye başlamışsa, kendisi hastalık üretiyorsa, taşıyıcılık yapıyorsa artık öyle bir organın koruyucu görevinden söz etmek mümkün olmaz. Kaldı ki bu ameliyatlar, 3-7 yaş grubunda en sık yapılan ameliyatlardır.
-Deniliyor ki 18-20 yaşında zaten bunlar küçülüyor ve problem kalmıyor...
Bu da doğru bir yaklaşım değil. Zaten aradan geçecek bu süreçte problem daha kötü sonuçlara yol açmasın diye bu ameliyatlar yapılıyor. Geniz eti ve bademcik büyüklüğüne bağlı kulaklarınız etkilendikten, kulak zarınız delinip aktıktan, orta kulak hastalıklarınız ortaya çıktıktan sonra, ağız yapınız bozulduktan, kalp ritminiz etkilendikten sonra, akciğer üzerinde olumsuz yapılar geliştikten sonra ameliyat yapmanın zaten bir anlamı yok.
BURNUNUZA MANDAL KOYUN!
-Çocukların bu dönemde sıkıntılarını açıkça ifade edememeleri de bir handikap nedeni sanırım...
Anne babalara çocuğun ne hissettiğini anlayabilmeleri için "Akşam çorbanızı içerken burnunuza bir mandal koyun ve çorbanızı öyle içmeye çalışın, çocuğun ne hissettiğini anlayacaksınız" diyorum. Bu çocuklar yerken bile yoruluyor çünkü. Burundan nefes alamıyor ve hem yiyip hem nefes almaya çalışıyor. Bademcik ve geniz eti ile ilgili kronik enfeksiyonların, çocuğu ngelişimsel özelliği üzerinde doğrudan bir etkisi gösterilmemiş ama iştahsızlık ve yememe üzerinde çok büyük olumsuz etkisi var. Dolayısıyla beslenemeyen çocuk, sağlıklı gelişemiyor da...
-Bademcik ve geniz eti ile ilgili sık enfeksiyon geçirilen enfeksiyonlar ameliyat nedeni değil mi?
Özellikle antibiyotiklerin gelişmesinden önce, bademciklerin çok sık enfeksiyon geçirmesi ameliyat nedenleri arasında daha ön plandaydı. Ama son zamanlarda güçlü antibiyotiklerin ve etkin tedavilerin devreye girmesi ile bu gereklilik azaldı ve daha çok, tıkayıcı özellikteki bademcik büyüklüğü veya geniz etinin büyüklüğü ile o bölgede darlık yapması, ameliyat nedenleri arasında daha ön plana çıktı. Bu çocuklar tedavi edilmedikleri takdirde, tıkayıcı uyku apnesi ve horlama gibi birtakım sıkıntılar da yaşayabiliyorlar.
-Sinüzit ve burun eğriliği gibi problemler için çocukluk döneminde ameliyat öneriliyor mu?
Çocuklarda yüz gelişimini ön planda düşündüğümüz için, burun eğriliği çok ciddi boyutlarda değilse ameliyat için 16-18 yaşına kadar beklemeyi tercih ediyoruz. Sinüzit konusunda da, gerekli görülüyorsa erişkinlerde olduğundan daha sınırlı oranda ameliyat uygulanabiliyor.
Bu gibi konularda karar verirken önemli olan, hastanın yakınmasının elde edilen bulgu ile örtüşmesidir. Sadece tomografiye bakarak durumu yorumlamak doğru değil. Tomografiye baktığınızda bir sürü patoloji görebilirsiniz. bu hasta için önem taşıyorsa, hastanın yakınmaları ile örtüşüyorsa bir anlamı vardır. Bazen görülen çok küçük bir eğrilik hiçbir solunum sıkıntısına yol açmazken, bazen de o eğrilik öyle bir yerdedir ki, sinüslerin buruna açıldığı deliklerin kapanmasına sebep olur. Dolayısıyla hasta çok sık sinüzit atakları geçirir. Bu durumda ameliyatla o kapının açılması gerekir.
YARIN: SES KISIKLIĞI NEYİN HABERCİSİ?