Markalaşma sorunu eğitimle giderilecek

Meslek Yüksek Okulu öğrencisi stajyere, kuaförde stajının nasıl geçtiğini sordum. İçini çekerek, keşke daha çok burada bulunsaydım, bu yaşta öğrenmeye çalışıyorum hala dedi.
Ardından ustası sözü aldı. Ağaç yaşken eğilir dedi. Bizim yanımızda yetişmeli öğrenciler, sektörün içinde olmalılar, yaparak yaşayarak öğrenmeliler diye ekledi.
Olacak dedim, hiç merak etmeyin...
Milli Eğitim Bakanlığı'nın çalışmalarından, Sayın Bakanımızın mesleki eğitim ile ilgili açıklamalarından ve 6-7 Aralık tarihlerinde İzmir'e gelen Milli Eğitim Bakan Yardımcımız Sayın Doç. Dr. Kemal Şamlıoğlu'nun ziyaretlerinde anlattıklarından bahsettim.

MESLEKİ EĞİTİM MERKEZDE
Bakanımız Sayın Yusuf Tekin'in 'Mesleki Eğitimin kalitesini daha da arttırmak için var gücümüzle çalışıyoruz' cümlesinin altının ne kadar dolu olduğunu Bakan Yardımcımızın İzmir ziyaretinde bir kere daha gördük. Sayın Şamlıoğlu İzmir'de; öğretmen, öğrenci, sektör üyeleri, STK'lar ile ayrı ayrı yaptığı toplantılarda 'Üretirken eğitelim, eğitirken üretelim; ama eğitimi hep en üstte tutalım' vurgusunu yaptı.
Mesleki eğitim mevzusunu merkeze almak zorunluluğunu belirten Bakan Yardımcımız, ara eleman kavramını kabul etmediklerini de ekledikten sonra, 'Biz teknisyen ve girişimciler yetiştiriyoruz; bu çocuklar kendi işyerlerini kursun, ülkesine hizmet etsin istiyoruz' dedi. Milli Eğitim Bakanlığı 380 Organize Sanayi Bölgesi içinde hem özel hem de devlet okulları ile var olmak istiyor. Böylece sektöre entegre, işgücü ihtiyacına uygun, uzmanlaşmış öğrencilere istihdam da sağlanacak. Usta-çırak kültürü ile çocuk, helal iki liranın haram üç liradan büyük olduğunu da öğrenecek; vefayı ve ahlakı da kavrayacak, yaşayacak.

BECERİ TEMELLİ EĞİTİM
Öğrencileri yetiştikleri alanda istihdam etmenin önemini vurgulayan Sn. Şamlıoğlu, bunun için de çalıştıklarını söyledi.
Markalaşma sorununun bu şekilde aşılabileceğini belirtti. 'Sanayicilerin desteği bu yüzden çok önemli' dedi. Ayrıca mesleki eğitimde tematikleşen, ihtisaslaşan bir yapıya gidileceğinin müjdesini verdi. Mesleki eğitime özendiren bir yapı olacak elbette bu. Eğitimin tüm alanlarında bütüncül yaklaşımın önemini de vurgulayan Kemal Şamlıoğlu; okullarda sosyal sorumluluk programı ile toplumda başkası için bir şey yapacak öğrenciler yetiştirmeyi hedeflediklerini söyledi.
Ziyaretten akıllarda kalan bir başka başlık ise ise beceri temelli eğitime verilen önem idi. Akıllarda, yüreklerde kalan diğer anlar ise, Kemal Hoca'nın İsmet Özel ile ilgili ilimizde yaptığı söyleşiler oldu. İnsanı Hz. İnsan yaklaşımı ile görmenin gerekliliğini belirten Bakan Yardımcımız, her ne kadar 'Düşünce kelimeye dönünce düşüyor, sözü düşürmeden şiir ile düşünce iklimine daha yakın olmak icap eder ' dese de, 'Birbirimizi sevelim, bize verilen en büyük emanet ölümdür, üç günlük dünyada kalp kırılmaz' sözleri ile kalplerde yer kazanıp İzmir'de iz bıraktı..
Özetle, mesleki eğitim adına yapılanlar, Bakanlığın bu işi sadece okul meselesi olarak görmediğini göstermekte. Meslek ahlakına sahip, kalifiye tekniker ve girişimcileri artacak, önemli markalar bu ülkeden çıkacak.