• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Muse’un fütüristik dünyası ÇAĞRI ZORER

Muse’un fütüristik dünyası

cagri.zorer@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 23 Kasım 2018, 21:56

90'ların sonunda tanıştığımız İngiliz rock grubu Muse, sırayla çıkardığı teklilerden sonra 8. stüdyo albümünü yayınladı.
Son yılların pazarlama stratejisine ayak uyduran Matthew Bellamy ve arkadaşları tekli atışlarını yaptıktan sonra toplamda 13 parçadan oluşan yeni albümlerine 'Simulation Theory' adını uygun bulmuş.
'Dig Down', 'Thought Contagion', 'Something Human' ve 'The Dark Side' parçalarını yıl içinde yayınlayan ekibin yaptığı ön gösterimde, yeni albümün atmosferi hakkında önemli ipuçları verdiğini görüyoruz.

SAHNE ŞOVLARI

Özellikle 2006 sonrası verdiği konserler ve turneleriyle tüm dünyaya adını ezberleten Muse'un her geçen sene sahne şovunu bambaşka bir boyuta taşıdığını yakından takip edenler fark etmişlerdi. Yeni albümdeki fütüristik temanın da bu şovlara büyük katkı sağlayacağını tahmin etmek güç değil. Albüm sürecinin odak noktasında iyi müzik yapma gayesinden fazlası var. 'Simulation Theory', iyi bir albüm olmasının yanı sıra canlı performanslardaki çıtayı da yükseltecek gibi görünüyor.
'Simulation Theory'nin girişinde dinleyiciyi karşılayan 'Algorithm' albüm adına özel bir göreve sahip. Standartın üzerindeki intro süresi ile vokalin hiç giriş yapmayacağını düşündürten parça, aslında bizleri albümün geri kalanına hazırlıyor. Elektrik gitarın arka planda olduğu şarkıda kullanılan yaylılar ve piyano dokunuşları, yaratılmak istenen ortama ilk kapıyı açıyor. Parçanın sözleri ise, yıl içinde çıkan teklilerle tüm şarkıların birbirine bağlı ve albümün bir bütün olduğunu kanıtlar nitelikte.

NOSTALJİ

Albümün öne çıkan parçalarından 'The Dark Side', 'Algorithm'e benzerlik gösterse de, duymak istediğimiz gitar solosuyla İngiliz üçlüyü özleyenleri memnun edecek türden bir Muse şarkısı.
Kaygı, paranoya ve depresif ruh haliyle savaşımı anlatan parçanın etkileyici sözleri, hüzün ve motivasyonu bir arada hissettiriyor.
Albüm öncesinden tanıştığımız 'Pressure' ise grubu 2000'lerdeki müziğiyle hatırlamak isteyenleri mutlu edecektir. Fütüristik temanın içinde kalarak Muse nostaljisi yaşatan parça, aslında hayranların gruba yaptığı baskı sonucu ortaya çıkan bir sonuç.

VIDEO KLİPLER

Albümün keyifli parçalarından 'Something Human'ı ilk dinlediğimde, kendimi The Police'in 'Every Breath You Take'inin farklı bir versiyonunu dinliyormuş hissinden kurtaramasam da akustik havasıyla sevdiğim parçalardan biri oldu.
Üç yıllık aradan sonra gelen yeni albüm elbette bir 'Black Holes and Revelations' mutluluğu yaşatmıyor fakat kullanılan birçok enstrümanı ve özellikle nakış gibi işlenen synth'leriyle "İyi bir albüm dinledim" dedirtiyor.
Muse'un bu albümde yapmak istediklerini tam anlamıyla yakalamak için yayınlanan klipleri de bu deneyimin içine katılması gerektiğini söylemeliyim.

50 YIL SONRA WOODSTOCK HEYECANI

1969 yılında New York Bethel'deki bir mandırada gerçekleşen efsanevi açık hava festivali Woodstock gibi bir organizasyonun içinde yer almak her müzikseverin hayalidir. Önümüzdeki yıl 50. yaşını kutlayacak olan Woodstock Müzik Festivali hakkında ortaya çıkan bir iddia tüm dünyayı heyecanlandırmaya yetti.

AĞUSTOS 2019

69'daki festivalin dört organizatöründen biri olan Michael Lang'in başını çektiği bir ekip efsaneyi yeniden canlandırmak niyetinde.
Henüz resmi imzalar atılmış değil fakat her şey yolunda giderse yüz binlerin katıldığı yeni bir Woodstock festivalini önümüzdeki yıl Ağustos ayında görebiliriz.
2009 yılında gerçekleşen 40. yıl festivalinden daha kapsamlı ve orijinaline yakışır bir organizasyon planlayan Lang, bu yılın sonuna doğru beklenen müjdeyi verebileceğini söylüyor.
Festivale gidebilmekten daha çok Woodstock ruhuna yaraşır bir atmosferin yaratılmasını istiyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.