Küresel ekonomiyi neler etkileyecek?
Pandemi ile beraber hem arz hem talep kaynaklı krize sürüklenen küresel ekonomi bir taraftan parasal diğer taraftan mali genişlemelerle derin bir soluk almıştı. Tam anlamıyla böyle bir krize karşı refleksi olmadığı için krizden çıkış da pek kolay olmuyor. Özellikle gelişmiş ülkelerin piyasaları likiditeye boğmuş olmaları, mali yardımlarla kamu açıklarının zirve yapması çıkışı daha da zorlaştırıyor.
Bu noktaya gelmiş olan küresel ekonominin geleceği de pek umut vermiyor. Bazı faktörler etkili olacak. Bunların başında Rusya Ukrayna savaşı geliyor. Her iki ülke de dış ticarette önemli aktörler. Rusya'nın enerji ihracatı toplam ihracatının yaklaşık yüzde 20'lerine yaklaşıyor. Doğalgazda ise yüzde 20'yi aşıyor. Maden ihracatında da iki ülke toplam içinde önemli bir paya sahip... Dökme demirde dünya ihracatının yarısını gerçekleştiriyorlar. Aynı şekilde platinyum ve alüminyumda da yüzde 15'ler civarına ulaşan ihracatları var.
TARIMSAL EMTİALARIN ROLÜ
Enerji ve madenin yanı sıra tarımsal ürün ihracatında da söz sahibi her iki ülke...
Buğday ve arpa gibi ürünlerde yine Rusya ve Ukrayna'nın toplam ihracatta yüzde 20'ler dolayında payları var. Malum FED ve AMB, coğrafyalarındaki enflasyonun temel nedenini yüksek enerji ve gıda fiyatlarına bağlıyorlar. Dolayısıyla savaş sürdüğü müddetçe küresel enflasyon tehdit altında olacak. Bir ekleme yapalım.
İkincisi gelişmiş ülke merkez bankalarının yapacağı parasal sıkılaştırma ve finansal koşulların değişmesi... Bir süredir yükselen enflasyonlar karşısında merkez bankaları parasal sıkılaştırma yapıyorlar. Hem faiz oranlarını yükseltiyorlar hem de miktarsal sıkılaştırmaya gidiyorlar. Doğal olarak sıkılaştırmalar da finansal piyasalardaki dengelerin değişmesine neden oluyor.
Gelişmiş ülkelerde faiz oranlarının yükselmesi öncelikle dış borçların çevrilmesinde sorun yaratıyor. Uzunca süredir bol likidite furyasından nasiplenmiş olan kamu ve özel kesim düşük maliyetli borçlarını artık yüksek maliyetle çevirmek zorundalar. Örneğin bir Türk firması yüzde 3'ler civarında elde ettiği dolar cinsi borcunu ödemek için yüzde 10'nun üzerinde bir maliyetle yeni finansmana erişmesi gerekiyor. Bu faktörün diğer bir olumsuz etkisi de cari açığı yüksek olan ülkelerin yabancı sermayeye erişmeleri aşamasında olacak. Yabancı sermayenin artan küresel riskler karşısında daha güvenli varlıklara kaymaya başladığını bir süredir izliyoruz.
ÇİN EKONOMİSİ YAVAŞLARSA
Üçüncüsü Çin ekonomisinin performansı...
Çin küresel büyümeye tek başına 1 puanın üzerinde katkı yapıyor. Yani gelişmiş ülke toplamının neredeyse yarısı kadar. Bu yüzden Çin'in yavaşlaması küresel ekonominin zayıflaması anlamına geliyor. Tabi şöyle olumlu bir etkisi de var. Çin'in büyüme hızı momentum kaybettiğinde metal, enerji ve tarımsal emtia talebi aşağı geliyor ve emtia fiyatlarında gerileme yaşanıyor.
Rusya Ukrayna savaşıyla yükselişe geçen emtia fiyatları Çin'in pandemi nedeniyle yeniden kapanması ile biraz düşmüştü.
Dördüncüsü mali desteklerin azalması...
Salgının etkisini hafifletmek için acil durum önlemleri sonlandırıldığı için mali destekler bu yılda ve 2023 yılında belirgin bir şekilde aşağı çekilecek. Bu da hem iç talepleri hem de tasarrufları etkileyecek.
Son bir faktör ise küresel krize neden olan pandeminin yeniden ekonomileri esir alacak boyutlara çıkması... Etkileyecek faktörler içinde bu unsuru da saydım ama Çin gibi bir kaç ülke dışında hiç bir ülkenin başlangıçtaki gibi kapanmalara cesaret edeceği ekonomik gücünün kaldığını sanmıyorum.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.