Türkiye'nin İslam alemindeki liderlik rolü her geçen gün daha da belirginleşiyor.
Dünya Müslümanları yüzlerini Türkiye'ye dönüyor. O açıdan Türkiye'nin bugün iç ve dış saldırılara karşı verdiği mücadele sadece Türkiye'deki 80 milyon kişinin geleceğini ilgilendirmiyor.
Dünyadaki 1.6 milyar Müslümanın geleceğini de ilgilendiriyor. Türkiye'nin dış güçlerce böyle hedefe konmasının sebeplerinin en önemlilerinden biri de bu. Türkiye'nin İslam aleminin liderliğini üstlenmesini istemiyorlar.
HACCA GİDECEK
Dün, Türkiye'nin İslam aleminin umudu olduğunu gösteren bir haber dikkatimi çekti. Bunu sizinle de paylaşmak istedim.
Geçtiğimiz aylarda sosyal medyada fenomen olan Ganalı Abdullah amca, dün Türkiye'ye geldi. Köyünde yapılan çekimler sırasında ilk kez drone gören Abdullah amca, "Bunun biraz daha büyüğünü yapıp beni Hicaz'a götürebilir misin?" diye sormuştu.
Hacca gitmek istediğini anlatan Ganalı Abdullah amcanın bu görüntüleri sosyal medyada büyük yankı uyandırmıştı.
Ganalı Abdullah amca, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun girişimleriyle hacı olma hayali gerçekleştirilecek.
Abdullah amca, hacca gitmek için geldiği İstanbul'da Eyüp Sultan'ın kabrini ve Sultanahmet Camii'ni ziyaret etti.
Kendisine sunulan bu fırsattan ötürü çok sevinçli olduğunu anlatan Abdullah amca, "Allah'ın Türkiye'yi koruması, Türkiye'nin daha da büyümesi, ilerlemesi ve gelişmesi için çok daha fazla dua etmem gerektiğini düşünüyorum.
Allah Türkiye'yi tüm kötülüklerden korusun. Umuyorum, Türkiye bundan çok daha ilerleyecek. Atalarınızın burada yaptıklarını sabah gördüğümde inanılmaz derecede etkilendim.
Türkiye için çok daha fazlasını diliyorum. Bana bu yaptığınız için Allah sizi ve Türkiye'yi korusun" diye konuştu. Abdullah amcanın bu söyledikleri, Türkiye'nin yapılan saldırılara karşı neden direnmek ve başarılı olmak zorunda olduğunu bir kez daha gösterdi.
TERS KÖŞEYE YATMAYA DEVAM EDECEKSİNİZ
Türkiye, artık kendi kararlarını kendisi alıp, bağımsız politikalar geliştirmeye başlayınca dış güçlerin hedefi oldu. Yeni bir Gezi kalkışması çıkarmak için adeta yanıp tutuşuyorlar.
İçerideki uzantıları FETÖ ve PKK ile her türlü provokasyonu yapmaya çalışıyorlar. Toplumsal gerilimi artırmak için sürekli yeni olaylar tezgahlıyorlar. CHP de bu güçlerin kullandığı dili kullanarak bu emellere alet oluyor.
Türkiye'yi karışıklığa sürükleme heveslerini, dış basında yayınlanan her haber ve analizde görebiliyorsunuz.
En son Washington Post'ta Türkiye'ye karşı yeni bir analiz yer aldı.
Analizde Türkiye'nin kaosa gireceği öne sürüldü.
Tüm provokasyonlara rağmen Türkiye bu çevrelerin heveslerini kursaklarında bırakıyor. Bu kadar baskı ve kışkırtmaya rağmen toplumdan en küçük bir karışıklık sinyali bile gelmiyor. Yani Türkiye, sağduyusuyla bu güçleri "ters köşeye" yatırıyor, yatırmaya da devam edecek.
ÜLKEMİZE KARŞI YENİ TERÖR ÖRGÜTÜ
Türkiye, Suriye'de yürüttüğü Fırat Kalkanı operasyonuyla bir taşla iki kuş vurdu. Hem DEAŞ'ın Türkiye'ye yönelik bir tehditte bulunmasının önüne geçti hem de ABD desteğiyle bir terör koridoru oluşturmak isteyen PKK'nın Suriye'deki uzantısı YPG'nin önünü kesti. Şimdi Türkiye'yi ve birlikte hareket ettiği Özgür Suriye Ordusu'nu Suriye'de kontrol ettikleri bölgeden çıkarmak için yeni bir oyun oynanıyor.
Bölgeden gelen haberlere göre, ABD silah, cephane, lojistik ve eğitim desteği verdiği PKK'ya Fırat Kalkanı Bölgesi'ne saldırması için Kuvvet-i Suvvar isimli yeni bir örgüt kurdurdu. Tel Abyad'da kurulan Kuvvet-i Suvvar, Fırat Kalkanı bölgesine savaş ilan etti.
Hedefleri Türkiye'yi ve ÖSO'yu bu bölgeden çıkarmak.
YILDIRIM'DAN SİNYAL
Türkiye ise, terör örgütünün yaptığı hamleleri yakından takip ediyor. Yeni bir operasyon için her şey hazır. Başbakan Binali Yıldırım dün yeni bir operasyonun sinyalini verdi. Yıldırım, "Güneye geçince PKK'nın adı birdenbire değişiyor, YPG oluyor. Terörün her türlüsü kötüdür. Gereken cevap da verilecektir. Gerekirse Fırat Kalkanı'nda olduğu gibi sınırlarımızın dışında etkisiz hale getirmekten asla çekinmeyeceğiz" dedi.
Yani Suriye'de bizi sıcak günler bekliyor.
