Türkiye sınırları içinde büyük bir bozguna uğrayan PKK, Türk askeri karşısında Afrin'de de hüsrana uğrayınca karıştı. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Afrin'e yönelik düzenlediği harekatı kaybeden PKK/PYD/YPG'de iç karışıklık ve çözülme haberleri art arda geliyor.
Kandil'in Suriye kolu YPG'nin Afrin'deki direnişinden memnun olmadığı ve bazı YPG yöneticilerini ihanetle suçlayarak infaz ettiği belirtiliyor.
PKK ve YPG'liler arasında geçtiğimiz günlerde Cinderesi'nde gerginlik yaşanmıştı. Hatta, örgüt içinde çatışma yaşandığı bile iddia edilmişti. Türk Ordusu'nun Afrin kent merkezine dayanmasının ardından YPG elebaşlarının dün Yeni Asır'ın manşetinden duyurduğu gibi 'dolarlarla kaçması' Kandil'deki rahatsızlığı doruğa çıkardı. PKK'nın bölgeden kaçan PKK'nın sözde 2 askeri kanat sorumlusunun örgüt içinde yargılayıp infaz ettiği haberi geldi.
Öte yandan, moral bozukluğu yaşanan örgütte çok ses getiren bir de infaz yaşandı. PKK/PYD/YPG adına Esad rejimi ve Rakka'daki Arap aşiretleriyle müzakereleri yürüten avukat Ömer Alluş'un Tel Abyad'taki evinde susturucu takılmış silahla öldürüldüğü bildirildi. Son dönemde PKK ile anlaşmazlığa düşen ve "Suriye Müstakbel" isimli bir parti kurma hazırlığında olduğu belirtilen Allaş'un PKK tarafından infaz edildiği belirtiliyor. Türkiye içinde artık büyük çaplı eylemlere imza atamaz hale gelen terör örgütü, Suriye'de de darbe yedikçe daha da karışacak.
BİR YILDIZ KAYDI
Ege iş dünyasından dün bir yıldız daha kaydı. Ege Bölgesi Sanayi Odası eski Başkanı Atıl Akkan'ın vefat haberini büyük bir üzüntüyle öğrendik. Akkan, iş dünyasının en nev-i şahsına münhasır isimlerinden biriydi.
Akkan'ın iki dönem başkanlık yaptığı EBSO ve kurucusu olduğu Aliağa Organize Sanayi Bölgesi'ne büyük katkıları oldu. Atıl Akkan'la ekonomi muhabirliği yaptığım dönemlerden kalma o kadar çok anım var ki...
Size, Akkan'ın bana göre en önemli özelliklerinden biri olan "hoşgörüsünü" anlatmak istiyorum. Akkan, o kadar çok hoşgörü sahibiydi ki, hakkında olumsuz haber yaptığımız zamanlarda bile hiçbir zaman bu hoşgörüden taviz vermedi.
Aramızdaki en çok aklımda kalan diyaloglardan biri de EBSO'daki makam arabası ile ilgiliydi. Sanırım 2000 yılıydı.
Makam arabasını değiştireceğini ve son model bir makam aracı alacağını duymuştum. Bunu haber yapmak için kendisini aradım.
"Atıl Bey, hayırlı olsun makam arabanızı değiştiriyormuşsunuz" dedim.
Kahkaha attı ve şöyle dedi: "Ben EBSO Başkanıyım. Tabi ki, makam arabamı da değiştiririm. Şunu da yaz: Atıl Akkan helikopter de alıyor. Yaz da makam arabama laf söyleyenler duysun. Sanayiciyi temsil eden EBSO Başkanı'na helikopter de yakışır." Işıklar içinde uyusun...