İzmir Atatürk ve Cumhuriyet'e bağlı bir kent... CHP de Atatürk'ün kurduğu ve "Cumhuriyet'le birlikte en önemli iki eserimden biri" dediği siyasi parti...
Ama o CHP, PKK'nın uzantısı HDP'nin desteklediği 7'li koalisyonun Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından Atatürkçü kodlarından çıkarıldı. Zaten Kılıçdaroğlu da bunu Aralık 2015'te katıldığı bir TV programında itiraf etti. "Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet Halk Fırkası ile bugünkü CHP aynı mıdır?" sorusuna açıkça "Hayır" dedi.
"ATATÜRK'ÜN PARTİSİ DEĞİLİZ"
"Farkınız ne?" sorusuna da "Dünya kadar fark var. Sosyal demokrasi yoktu şimdi var. Biz sosyal demokrat bir partiyiz. Sosyalist Enternasyonal üyesiyiz.
O dönemin Cumhuriyet Halk Fırkası, Cumhuriyet'i kuran Kuvay-ı Milliyeci bir partidir. O dokunun izleri bizde vardır" cevabını verdi.
Yani, göğsünü gere gere "Biz hala Atatürk'ün kurduğu partiyiz. Kuvay-ı Milliye ruhunun izi falan değil bizzat kendisi hala bizde var" diyemedi ve Atatürk'ten ne kadar uzaklaştıklarını itiraf etti.
"KEMALİZM IRKÇILIKTIR" YALANI
Şimdi o Kılıçdaroğlu, "Kemalizm ırkçılıktır" diyen FETÖ'nün eski yayın organı Taraf'ın yazarı Yüksel Taşkın'ı İzmir'de milletvekili aday listesinin ilk sırasına yerleştiriverdi. 8. sıraya da, yine Kemalizm için 'faşist' yakıştırması yapan ve Türkiye Cumhuriyeti devletine "çocuk katili" diyen Hacer Foggo'yu koydu. Bu neresinden bakarsanız bakın İzmir'e yapılmış bir dayatmadır. Kılıçdaroğlu, 2014'te Ekmeleddin İhsanoğlu'nu Cumhurbaşkanı adayı yaparak imza attığı fiyasko için oy kullanmayacağını söyleyen vatandaşlara, elini kürsüye vura vura "Adam gibi tıpış tıpış sandığa gideceksiniz, oyunuzu kullanacaksınız" demişti. O zaman Ekmeleddin'i dayatan Kılıçdaroğlu şimdi de İzmirliye "Kemalizm ırkçılıktır" diyenleri dayatarak adeta "Tıpış tıpış yine CHP'ye oy vereceksiniz" diyor...
İZMİRLİYE DAYATMA YAPILIYOR
Yanlış anlaşılmasın, Kemalizm kurucu ideolojidir. Farklı siyasi görüş ve akımlar tabii ki olabilir. Türkiye'de değişik fikir ve ideolojilere sahip birçok parti var. Ancak, Atatürk'ün kurduğu CHP'de Atatürk'e böylesine düşman olanların hem de ilk sıradan vekil yapılması kabul edilebilir değildir. Ayrıca, yıllar süren savaşların ardından o günün zor koşullarında yeni bir ülke kurarken bu milleti bir arada tutmak için ortaya konulmuş ilkeleri bir CHP'linin "faşistlik" olarak eleştirmesi de skandaldır. Bu isimler başka bir partiden aday gösterilse belki bu kadar garipsenmezdi ancak Ulu Önder'in partisinden millete hem bir de "Atatürkçülük" taslanarak dayatılması bir skandaldır.
ÜZERİNE ÖRGÜT DE HİÇE SAYILDI
Bir de işin şu boyutu var: İzmir'in iki seçim bölgesinde ilk sıraların tartışmalı ithal isimlere teslim edilmesinin ardından üzerine bir de CHP örgütüyle hiç alakası olmayan Deva, Gelecek ve Demokrat Parti'den 4 ismin, seçilecek yerden aday yapılması CHP İzmir örgütüne yapılmış ayrı bir hakarettir. CHP bu çifte hatayla İzmir'de kendisi açısından zor bir seçime giriyor. 14 Mayıs'taki sonuçlarını hep birlikte göreceğiz.