Selçuk Baba'dan sonra bir süre "duraklama devri" ne giren Yaşar Grubu'ndan bir yeniden doğuş atağı ve Güneydoğu'ya İzmir'den ilk ve büyük yatırım...
Yaşar Grubu, Türkiye'de "ilk"lerin sembolüydü.
İdil Yiğitbaşı da "Baba"sının izinde.
İşte Selçuk Baba dönemindeki "Yaşar Holding ilkleri..."
* İlk boya üretimi
* İlk boya fabrikası
* İlk otomobil boyası
* İlk bayi örgütü
* İlk mikronize maden tesisi
* İlk özel sektör bira fabrikası
* İlk matbaa mürekkebi üretimi
* İlk kağıt fabrikası
* TÜSİAD'ın kuruluşu
* Basında ilk işadamı
* Türkiye'nin en büyük oteli
* İlk uzun ömürlü süt
* İlk entegre et tesisi
* İlk kimyasal gübre fabrikası
* İlk yem üretim tesisi
* Şişede ilk su
* İlk kültür balıkçılığı
* İlk entegre hindi tesisi
* İlk kapalı devre yoğurt üretimi
* İlk hazır döner
* İlk kültür midyesi
* İlk özel sektör resim yarışması
* İlk özel sektör resim müzesi
* Ve şimdi de Güneydoğu'ya "ilk büyük" yatırım.
* * *
İdil Yiğitbaşı, Selçuk Yaşar'ın küçük kızı ve bu atılımın mimarı.
Bu genç yönetici neredeyse unutulmaya yüz tutmuş "büyüme hedeflerini" gün ışığına çıkaran yürekli bir Holding Başkanı olarak karşımızda.
Selçuk Yaşar'ın gençlik yıllarında olduğu gibi...
Yiğitbaşı anlatıyor:
"Büyüme hedeflerimize uygunluğu yanında, lojistik açıdan da en uygun yer neresi olur, diye araştırdık. Güney'de Adana'dan itibaren bütün bölgeyi inceledik. Buralarda süt üretiminin gelişmeye başladığını gördük. Biz gidersek daha da gelişecek. Bir yere gittiğimizde satın almayı her gün yaptığımızdan, otomatikman tedarik zinciri gelişiyor, çünkü... Urfa'nın teşvik açısından üçüncü bölge olması da kararımızda etkili oldu. Bölgede önemli bir tarımsal altyapı var. Harran Ovası... Mardin'den Urfa'ya seyahat ettiğinizde inanılmaz bir tarımsal altyapı görüyorsunuz. Bölge ayrıca önemli bir pazar. Pınar orada çok güçlü."
***
İdil Yiğitbaşı, bu atılım ile Güneydoğu'da 5 bin kişilik bir istihdam ve iş geliştirme potansiyeli yaratacaklarını söylüyor ve devam ediyor:
"100 milyon TL tutarında bir yatırımdır bu... Arkası elbette gelecek. Yem olabilir, et de olabilir."
bir kitap
Bütünleşen tarih ve şiir
2003 yılında yayınladığı "Levant Yıldızı İzmir" isimli kitabı Bülent Şenocak'ın ilk araştırmacı -yazarlık denemesiydi. Bunu 2012'de yayınladığı "İnsanlaştırılan Tanrı" adını taşıyan felsefi deneme izledi. "Düş Yollarda Kırıldı" adını taşıyan kitap ise yazarın ilk romanı oldu.
Adını da Yılmaz Karakoyunlu koydu.
Karakoyun'dan, "Düş Yollarda Kırıldı"ile ilgili bir değerlendirme şöyle:
"Sözcüklerin ruhunda, yazarın düş gücünü ve yazım disiplinini duyumsatan bir edebi ustalık vardı. Bir zengin tarih ve şiir varlığının bütünleşen görkemine tanık oluyordum. Okuyanı ıstıraplı yıllardan çekip çıkaran bir dehliz derinliği vardı bu romanda."
Gaziemir'de bir kadın...
Gaziemir hareketli bir İzmir ilçesi... Ufukta yerel seçimlerin bir dönemden geçiyoruz. Anketlere bakarsanız CHP ile AK Parti başabaş gidiyor. Sokaktaki Adam'a göre; sandıkta büyük çekişme yaşanacak.
Gaziemir şu dönemde AK Parti'nin İzmir'de en iddialı olduğu kesim. "Partinin Lokomotifi" de bir kadın aday: Mediha Balbakan... Ne var ki, "gönüllerinde aslan yatan" erkek aday adayları da var. Nazmi Yılmaz, Coşkun Doğru, Adnan Yüksel,Kenan Çakır bunlardan birkaçı... Mediha Balbakan: "Yoluma taş koymaya kalkışanlar var ama; azimliyim,kararlı ve güçlüyüm" diyor, karşısındakilere meydan okuyor.
küpe
Dünyada hiçbir yol, kalple beyin arasındaki kadar uzun değildir.
Logerlöf
laflama
* Kadınlara "Bu yaptığın çok şıktı" yerine "Bu yaptığın çok rüküştü" desek çantayı yer miyiz kafamıza acaba!
* Güzel bir kızla kesişirseniz her şeyi "BAKIŞ"ına bırakın en iyisi!
* Bir gemi batıralım. Eğer batan gemiyi farelerden önce insanlar terk ederse, bütün farelerden şimdiye değin attığımız iftiralar yüzünden özür dileyelim mi?
* "Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarmış." Elinde megafon "Doğru, doğru, doğru, doğru ulan" diye bağırırsan 9 köyü bırakın 99 köyden kovarlar hacım!
İbrahim Ormancı'dan
