Küresel ticaretin güçlenmesinde en büyük aktörlerden biri ulaşımdır.
Uluslararası Denizcilik Örgütü'ne (IMO) göre, dünya ticaretinin yüzde 80'inden fazlası deniz yolu ile gerçekleştirilmektedir.
Çünkü deniz yolu ulaşımı; hava, kara ve demiryolu ulaşımına göre daha ucuz olması, diğer ulaşımlara göre çevreyi daha az kirletmesi, enerji tüketiminin daha düşük olması, büyük miktardaki ürünlerin tek seferde ve güvenli bir şekilde taşınabilmesi gibi önemli avantajlar sunuyor. Öte yandan dünya genelindeki boğazlar ve kanallar deniz ticaretini önemli ölçüde kolaylaştırmaktadır.
Encyclopaedia Britannica'nın verilerine göre, dünya genelinde 48 etkin su nakil kanalı bulunmaktadır. Özellikle Panama Kanalı, Kiel Kanalı ve Süveyş Kanalı bunların en bilinen ve global ticarete en büyük katkı sağlayanlarıdır. Deniz ticaretinin avantajları bir yana, o sektörde bazı olaylarla da karşılaşılmaktadır. Geçtiğimiz günlerde Süveyş Kanalı'nda Ever Given adlı 400 metre uzunluğundaki gemi karaya oturmuş, kurtarılması ise günler sürmüştü.
MİLYARLARCA DOLAR ZARAR
Ever Given'in deniz trafiğini tıkaması, 400'den fazla geminin geçişine engel olmuş ve günlük 9,6 milyar dolarlık bir zarar doğurmuştu.
Diğer taraftan Mısır yönetimi ve Süveyş Kanal İdaresi, verilen zarar nedeniyle, geminin sahibi olan firmadan en az 1 milyar dolar tazminat isteneceğini açıkladı.
Tazminat hesaplanırken, seyrüseferin 6 gün boyunca kesintiye uğraması ile geminin yüzdürülmesi sırasında kullanılan makine ve araçların yıpranma payı, ekipman ve teçhizat hasarı, teknik ekiplerin ve mühendislerin sürekli mesaisinin de göz önüne alınacağı vurgulandı. Hem Mısır hem geçiş yapamayan 400 geminin beklediği sürede uğradığı zararın küresel ticarete verdiği zararın yakın gelecekte ürünlere fiyat artışı olarak yansıyacağı belirtiliyor. Ever Given gemisinin karaya oturması ile dünya deniz ticaretinde yeni yöntemlerin ve yeni ticari yolların devreye sokulması gündeme geldi.
Mesela tarihi İpek Yolu'nun yeniden ivme kazanması ve Bir Kuşak Bir Yol Projesi gibi... Bir Kuşak Bir Yol Projesi ülkemiz için stratejik öneme sahip. Çünkü ülkemiz projenin orta koridorunda yer alıyor. Eğer önümüzde duran fırsatlar iyi değerlendirilirse büyük kazanç sağlayacak. Lojistik sektöründeki fırsatlar, milli ekonomideki büyüme için önemlidir. Çünkü lojistik performansı iyi olan ülkelerin dış ticaretleri de daha fazla ve hızla büyümektedir.
TESLİMAT HIZI ÇOK ÖNEMLİ
Dünya Bankası'nın araştırmasına göre; bir malın taşınmasındaki bir günlük gecikmenin maliyeti, o malın ticaretinde yüzde 1 daralma anlamına gelmektedir. Bir ülkede ihracat maliyetlerindeki yüzde 10'luk bir azalma, ülkenin toplam ihracatında yüzde 4,7'lik bir artış sağlamaktadır. Bir ülkenin, malını rakip ülkeden bir gün önce teslim etmesinin getirisi, bu işlemden yüzde 0.6 ile yüzde 2.3 arasında avantaj veya karlılık sağlamaktadır. Aynı şekilde bir malın taşıma maliyetindeki yüzde 10'luk artış, o malın ticaretinde yüzde 20 düşüş demektir.
Malların teslimindeki bir günlük gecikme, o ülkenin zamana dayalı ürün ihracatında yüzde 7 azalma olarak ortaya çıkmaktadır.
Bu da teslimat hızının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Öte yandan Lojistik Performans Endeksi (LPI) Raporuna göre; gümrük işlemlerinin hızının yarı yarıya artırılmasıyla, dünya çapında 33 milyar dolarlık bir büyüme sağlanacağı öngörülmektedir. Lojistik sektörü, küresel ticarette kritik olduğu gibi geleceğin de parlayan sektörüdür. Dijital dönüşüm, blok zincir ve yapay zeka kullanımı çok daha güçlü konuma getirecektir.
Kanal İstanbul Projesi'ne de asıl bu açıdan bakmalıyız...