Herkese güzel bir yıl diliyorum.
Hepimizin en büyük hayali ülkemizin kalkınan bir ülke konumunda olmasını görmektir. Bunun için kamu, özel sektör, yerel yönetimler, STK'lar ve akademi dünyasına çok büyük görevler düşüyor. Ekonomik büyümede kritik rol oynayan enerji sektöründe bağımsız olmak refah seviyemizin artması adına büyük önem taşıyor. Bu alanda dışa bağımlılığı önlemek ve ticaretin gelişmesi adına lokomotif konumda olan enerjide, sorunları önlemek adına çözüm önerileri sunmak ve bunları politika yapıcıları ile paylaşmak bir değer taşıyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME
Bu bağlamda, Sabancı Üniversitesi Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC), yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve karbon nötr hedeflerine odaklanarak geleceğin enerjisini ve ekonomisini şekillendirmek adına önemli çalışmalar yürütüyor. 24 Aralık'ta IICEC tarafından Sakıp Sabancı Müzesinde gerçekleşen "Ekonomik Büyüme ve Enerji: Geleceğin Ekonomisini Şekillendirmek" konulu konferans, çalışmaların somut bir göstergesiydi.
Davetli olduğum konferansta, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı Dr. Fatih Birol ve Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı enerjide bağımsızlık ve sürdürülebilir büyüme için önemli bilgiler ve öngörüler aktardı. Enerjide dışa bağımlılıktan kurtulmak, Türk ekonomisinin büyümesine çok büyük ivme kazandıracaktır.
Enerji ithalatı, cari açığın temel kaynağı olduğu gibi sanayi ve ticaretin en büyük gider kalemidir. Elbette Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından yürütülen Türkiye Ulusal Enerji Planını tam bağımsız bir enerji hedefi çok önemli yol haritası sunuyor.
UZMANLAR NE DİYOR?
Enerji hedeflerine ulaşmak adına yapılan projeler ve yatırımlar umut verici.
Peki sektör uzmanları neler öngörüyor?
Dünya enerji piyasasında otorite kabul edilen Uluslararası Enerji Ajansı Başkanı (IEA) Dr. Fatih Birol konferansta petrol için "Ortadoğudaki siyasi gerginliklere rağmen petrol fiyatlarının 70 dolar civarında kaldığını, petrol talebindeki büyümenin geçmişteki kadar güçlü olmayacağını, doğalgaz için "2025- 2027 arasında ABD ve Katar'dan çok büyük oranda LGN (sıvılaştırılmış doğal gaz) sevkiyatı geleceğini ve bunun son 40 yılda gelen LGN'nin yarısına eşit olacağını bu durumda fiyatların düşeceğini, Elektrik Çağının başlayacağını belirtti. Elektrik talebinin çok büyüdüğünü, on yıl içinde dünya elektrik talebinin dünya enerji talebinden 6 kat fazla olacağını vurguladı. Bunun asıl nedeni; klima kullanımı, elektrikli araçlar ve yapay zeka ile birlikte veri merkezlerinin artması. Elektrikteki büyüme yeni teknolojilere olan ihtiyacı da artırıyor.
Avrupa Birliği'nin Şubat 2025'te Avrupa Temiz Enerji Mutabakatı olarak bir yasa çıkaracağını belirtti. Bu yasa ile ticaret politikalarını değişeceğini, yarının ekonomisinde kullanılacak teknolojilerin belirleneceğini, imalat sektöründe AB partnerleri ile iş birliği gelişeceğini, bunun Türkiye için büyük fırsatlar barındırdığını özellikle SoftPower iş birliklerin gelişebileceğine dikkat çekti. Sayın Birol, son olarak uluslararası rekabetin artacağını ve Ticaret Savaşlarının çıkacağını, bu kapsamda sanayi ve ticaret politikalarının ekonomik önceliklere göre revize edilmesine dikkat çekti. Konferansta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek;
Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu özetleyerek, sermaye piyasalarının güçleneceğini, serbest ticaret anlaşmalarını genişleyeceğini, kadınların işgücüne katılımını artırma politikalarının artacağını, teknoloji ve inovasyona yönelmenin ekonomik büyümede önemine değindi.
Bakan Şimşek tüm bunlara ulaşabilmek için beşeri sermayenin önemine dikkat çekerken, bu konuda yapısal bir reform gerçekleşeceğine vurgu yaptı. Ülkemizin kalkınması ve refah içinde yaşamasının tek yolu insanı geliştirmektir. Bunu İK Yönetim Danışmanı olarak yıllardır sıklıkla vurgularım. Çünkü insan en değerli sermayedir. Dünyada her şey insanın eseridir. İnsana yatırım, bilime, eğitime, inovasyona ve geleceğe yatırımdır.
