Yunan kıyılarının güzel sesi Glykeria, bu akşam İzmir Enternasyonal Fuarı Çim Konserleri kapsamında müzikseverlerle buluşacak. Rebetiko'yu Avrupa'nın yanı sıra Amerika, Kanada, Avustralya gibi ülkelerde de kitlelere sevdiren sanatçı, 40 yıllık kariyerinin en güzel şarkılarını İzmirli hayranları için seslendirecek. Ege şarkılarını çok iyi bilen sanatçı, tam bir İzmir sevdalısı. Zeki Müren, Bülent Ersoy, İbrahim Tatlıses ve Kibariye şarkılarını dinlemekten zevk alan, Münir Nurettin Selçuk şarkılarını hayatında özel bir yere koyan Glykeria, "Osmanlı dönemi klasik Türk müziğini, İzmir ve Anadolu şarkılarını çok seviyorum" diyor. Türk müziği ile Yunan müziğinin birbirine çok benzer olduğunu söyleyen sanatçı, "Özellikle Egeli insanlar olarak aynı acıları, aşkları, hüzünleri yaşayan toplumlarız dolayısıyla benzer duyguları paylaşıyoruz" diye ekliyor.
Uzun yıllardır müzik dünyasında başarılı bir kariyere sahipsiniz ve Yunan müziği denildiğinde akla ilk gelen isimlerden birisiniz. Glykeria'nın şarkıları bize ne anlatıyor?
Güzel sözleriniz için çok teşekkür ederim. Acı, aşk, hüzün... İnsana ait tüm duygular şarkılarımda yer buluyor. Kariyerimin en başından bu yana Laika, Rebetiko, Ege şarkıları söylüyorum. Eski, geleneksel şarkıları çok seviyorum. 40 yıllık kariyerimde şarkılarımla dinleyicilerime seslenebildiğim için mutluluk duyuyorum.
'ORTAK GEÇMİŞİMİZ VAR'
Tanıdığınız, dinlediğiniz Türk sanatçılar var mı?
Elbette var. Zeki Müren, Bülent Ersoy, İbrahim Tatlıses, Kibariye çok özel sesler ve isimler... Keza Münir Nurettin Selçuk şarkıları benim için çok özeldir. Günümüzde de müzik piyasasında başarılı birçok isim var ama yeni şarkılar beni eskiler kadar etkilemiyor. Sanırım geleneksel, ruha dokunan şarkıları daha çok seviyorum.
'İZMİR'DEN ŞARKILAR'
Daha önce İstanbul'da konserler verdiniz ama İzmir'e ilk gelişiniz olacak, öyle değil mi?
Evet! İzmr'deki ilk konserim olacak. Çocukluğumdan beri İzmir'in kartpostalları ellerimdedir. Hep ne kadar güzel bir Ege kıyısı olduğunu düşünürüm. İzmir şarkılarını da çok iyi biliyorum. İzmir birçok Rebetiko şarkısına da konu olmuş bir kent. Hatta benim de "İzmir'den Şarkılar" isimli bir albümüm var. O nedenle bu konser benim için çok özel, dinleyicilerle buluşmayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Sahnede olmak size nasıl hissettiriyor?
Sahneye ilk olarak dönemin ünlü bestecisi Apostolos Kaldaras'ın en sevilen şarkılarıyla çıktım. O günlerden bugüne de kendimi en çok sahneye ait hissediyorum. O kadar uzun yıllardır aynı ekiple çalışıyorum ki müzisyen arkadaşlarımla bir aile gibiyiz. Üstelik oğlum da gitarıyla sahnede bana eşlik ediyor. Bu çok büyük bir gurur benim için. Bu işi yapabildiğim için kendimi çok şanslı hissediyorum.
Peki, şarkılarınız arasında size en dokunanı, söylemekten en çok keyif aldığınız hangisi?
Böyle bir seçim yapmam çok kolay değil. Ama eşimin yazdığı "Se Mia Shedia" sahnede söylerken en çok etkilendiğim şarkılardan biri. Yaşamın sonsuza dek sürmeyeceğini ve bu dünyada sade yaşayabilmenin önemini anımsatan çok dokunaklı bir şarkı...
'SADE BİR HAYAT YAŞIYORUM'
Yoğun konser programınızdan arta kalan zamanlarda neler yapıyorsunuz?
Çok sade bir hayat yaşadığımı söyleyebilirim. Yemek yapmayı, dostlarıma güzel sofralar hazırlamayı, bahçemle, çiçeklerimle ilgilenmeyi çok seviyorum. Çok öyle gece hayatı olan bir insan değilim, arkadaşlarımızla ev buluşmaları yapmaktan ve muhabbet etmekten çok daha fazla keyif alıyoruz.
30 ALBÜM 2 BİN KONSER
Çıkışını 1978 yılında, efsanevi Yunan müzisyen Apostolos Kaldaras ile yaptığı ortak çalışmayla gerçekleştiren Glykeria, 80'li yıllarda ününü pekiştirdi. Kariyeri boyunca 30'a yakın albüme imza atan, dünyanın 5 kıtasında 2000'den fazla konser veren sanatçı, 2017 yılında Rebetiko ve Laika türündeki eserleri pop ile harmanlayarak yorumladığı albümü "Ta Paidia Olou Tou Kosmou" yu (I Followed a Star), 2018 yılında "Akolouthisa Ena Asteri Best Of" albümünü, 2019 yılında da "Den Eho Pia Dikaioma" single'ını dinleyenlerle buluşturdu.