Geçen hafta içinde, ulusal bir köşe yazarı, şarlatanların öteden beri insanları sömürdüğünden dem vurup, 'umut taciri' adını verdiği başta Uri Geller, Tim Robbins gibi isimlere ve ülkemizden bu sektörün en çok kazananlarına vermiş ayarı...
Yazı, doğru argümanlarla kurulup destekleniyor.
Yazarın söylediği pek çok şey, yalan değil. Ancak, bir davranış bilimci ve iletişimci olarak benim de içinde bulunduğum, hatta zaman zaman motivasyon konuşmacısı olarak hizmet verdiğim bir sektör bu. Dolayısıyla katılmadığım noktalar var. Kerameti kendinden menkul bazı uzmanlar, fahiş paralar karşılığında umut dağıtıyorlar. Orası öyle. Ancak umuttan kıymetli ne var ki? Burada, çok uç beklentiler yaratılmadığı ve aşırı yüksek bedellerle insanlar sömürülmediği takdirde sorun olmadığını düşünüyorum.
ANLAM BOŞLUĞU
Örneğin, benim için bir hobi bu sektör.
Konuyu bilsem de konuşmacının hünerlerini izlemek için para verdiğim oluyor.
Beklentim düşük olduğu için de asla pişman olmuyorum. Bu biraz sizin bakış açınıza bağlı. Çok sevdiğim bir sözde olduğu gibi; ' Yeteri kadar NEDEN'i olan her türlü NASIL'a katlanabilir. Yani en önemlisi şu; İnsanlar, hayatlarındaki anlam boşluğunu doldurabilmek için bazen teröre araç bile olabiliyorlar. İnsanların hayatlarına bir anlam kattığı sürece (24 saat bile olsa size umut verebiliyorsa) bana göre değersiz olan bir şey yoktur.
Her şey insan için ve her algı düzeyine göre bir ürün ya da pazarlamacı hep lacaktır. Bunlar bunlar olmasın demek boşa kürek çekmektir. Çünkü yaptıkları tamamen yanlış olsa bile, insanları kandırmak, yanıldıklarına ikna etmekten her zaman daha kolaydır.
TADIMLIK İLETİŞİM EĞİTİMİ
Geçen hafta içinde üç sunum gerçekleştirdim.
Hepsinden de ayrı keyif aldım.
Sevgili arkadaşım Reyhan Koçyiğit'in eğitimcilerinden biri olduğu Şükrü Seher Erbil Meslek Lisesi'nde geleceğin bireylerine verdiğimiz tadımlık iletişim eğitiminde, ilk önce Hababam Sınıfı tadında olan konferans salonunun, bir şeyler aldıklarını öğrenince nasıl sessizleştiğine tanık oldum. Sadece paranın değil, bilginin de zekatı vardır ve bunu özellikle gençlere vermekte yarar var.
16 GENÇLE KİTAP SÖYLEŞİSİ
Berkay Eskinazi'nin Liyakat'ini İzmir'de bilmemeniz için ya cemiyet hayatına, ya da sosyal sorumluluk işlerine uzak olmalısınız. Değerli Eskinazi ile, sevgili arkadaşım Nour Khasawneh Çitköylü aracılığıyla yeni bir projede bir araya geldik. Ayşe Başarırsa projesi, üniversite öğrencisi pırıl pırıl genç kızlarımızın hayata ve mesleklerine hazırlanmaları için fırsatlar yaratıyor.
Gençler özel eğitimler alıyor, kitaplar ve yazarlarıyla buluşuyor. "10'dan Geriye Say" isimli son kitabımı okuyan 16 genç kızla, kitap ve hayat üzerine söyleştik.
Son derece açık algıları ve muhteşem soruları ile beni terlettiler.
KENDİ İLİŞKİNİN KOÇU OL
Son söyleşimiz, hitabet sanatı üzerine oldu. Eski meslekdaşım olan ve şimdilerde, kendi adına kurduğu kast ajansı ile harika işler yapan dostum Berna Ergin Avanoğlu'nun iş yerinde, sınırlı bir kitleye keyifle hitap ettik. Berna, sadece tam hizmet ajansı değil, aynı zamanda İzmir'e önemli etkinlik fırsatları sağlayan bir fırsat ajanı gibi canla başla hizmet vermeye çalışıyor.
Kendisiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle de bir workshop gerçekleştirmek niyetindeyiz. 3 ve 4 mart'ta, sınırlı sayıdaki katılımcıyla yapacağımız 'Kendi İlişkinin Koçu Ol" atölyesine siz de katılmak isterseniz 02324252508 ve 05305159212 numaralı telefonlardan rezervasyon yaptırabilirsiniz.