19-20-21 Kasım tarihlerinde Çeşme, yepyeni bir konsepte sahne oldu. Beldenin en yeni lüks otellerinden Onlive Deluxe'ün ev sahipliği yaptığı bu organizasyon, "10 Yaş Daha Genç Kampı" başlığını taşıyordu.
Doktor Ülkümen Rodoplu ve Aslı Sanlav liderliğinde gerçekleştirilen girişim, kendini on yaş daha genç hisseden ya da hissetmek isteyen kişileri mutlulukla bir araya getirdi. Misafirlerin karşılanması ve akşam yemeğinin ardından organizasyonun ilk adımına geçildi.
Tezat Sanat kurucusu ödüllü oyuncu Cüneyt İngiz, "Anılarla Atatürk" başlıklı tek kişilik gösterisini gerçekleştirdi. (Bu gösteriyi kaçıranlar için 12 Aralık'ta Karşıyaka Ragıp Haykır sahnesinde yineleneceğini de aktarmış olayım.)
ENERJIK BASLADI
İkinci gün, Semra Nurdoğan ve Ebru Azrak'ın yoga ve meditasyon çalışmasıyla başladı. Bu çalışmayla güne enerjik başlayan davetliler, kahvaltının ardından kampın ilk oturumuna geçtiler.
Dr. Ülkümen Rodoplu, daha genç kalabilmek için neler yapmamız gerektiğini esprili ve etkileyici bir dille anlattı.
Rodoplu'nun sunumundan bize kalan belki de en önemli fikir, bedenimizin içinde yaşadığımız tek ev olduğu idi.
Arkeolog ve yazar İpek Kobaner, sağlık temalı bir kampa uygun bir sunum ile karşımıza çıktı: "Delphi'li Kahinlerden Günümüze Şifacılık". Mitolojik bir dünyanın, bu kadar güncel ve insancıl bir dille anlatılması tebessüme yol açtı.
Sörf eğitmeni Onur Sanlav, mizahi yaklaşımı ile dans ederek sahneye çıkarken devamında, sörf eğitimini hayatın problemlerine uyarladığı VOSS başlıklı sunumuyla programa katıldı. Programın davetlilerinden olan bu satırların yazarı da "Bedenini Dinle" başlıklı sunumuyla bedenimizle kaybettiğimiz temasımızdan dem vurarak travmabeden ilişkisi ve beden dili konularını esprili bir dille sahneye taşıdı.
KIZLAR OKUSUN DIYE
İkinci gün düzenlenen Gala gecesinde En'ler ödül töreninin yanı yazar İpek Kobaner'in ilk kitabı olan "Göbeklitepe'nin Gizemi", kız çocuklarının okumasına katkı sağlamak üzere açık artırmayla satıldı. İş adamı Ozan bey, en yüksek rakamı vererek bu hayra ortak oldu. Oldukça yoğun geçen kampın son günü açık havada sporla başladı.
Kahvaltının ardından Kadın doğum uzmanı Op. Dr. Elif Öye, sunumunda tüm davetlileri hipnoz altına alarak ayakta da olsa dinlendirmeyi başardı.
Davetlilerden Cem Atabiner, Game of Keçi başlıklı sunumuyla yere çöp atma geleneğinin ancak çocuklukta verilen eğitimle aşılabileceğinden bahsetti.
Hazırlanacak bir çocuk kitabıyla bu k onuda bir sosyal sorumluluk projesi başlattıklarını da sözlerine ekledi.
Diyetisyen Beyza Yalav, on yaş daha genç kalabilmek için nasıl beslenmemiz gerektiğini sıcak bir dille anlattı.
Son oturumda sahneyi organizatör Aslı Sanlav aldı. "Aslı'nda" başlıklı TEDX konuşmalarını aratmayan gösterisinde Aslı hanım, kendi hayatından yola çıkarak kendini sevmenin nasıl önemli bir anahtar olduğunu seyircilerinin gözyaşları eşliğinde aktardı. Benim de dinlediğim en etkileyici konuşmalardan biriydi.
Nitekim tüm dinleyiciler, konuşma sonrasında Aslı'ya sarılmak için sıraya girdiler. Bir kamp böyle geçti. Ülkümen Rodoplu ve Aslı Sanlav, bu projenin pek çoğunun ilki olduğunu ve ikinci kampı Şubat ayında yapmayı planladıklarını söyleyerek veda ettiler. Kamptan geriye, fotoğraf sanatçısı Erkan Aldemir'in çektiği yüzlerce harika kare ve kalplerde bir yumuşaklık hissi kaldı.