Giriş Tarihi: 11 Ekim 2009, 17:37
Hayatın yazılı olan ve yazılı olmayan yasaları vardır ve akıl sağlığı yerinde insanlar bu yasalara göre davranırlar. Bu yasalar ne kadar iyi işliyorsa ve insanlar bu yasalara ne ölçüde uyuyorlarsa, içinde yaşadıkları toplum da o ölçüde modern bir toplum haline geliyor; kişi o ölçüde kendisine ve toplumuna saygısını koruyor; seçenek zenginliğinin önünü açıyor.
İşte en son Milli Futbol takımımızın teknik sorumlusu Fatih Terim, arkasında onca büyük başarıya ve göz alıcı bir kariyere rağmen, Milli Takımı G. Afrika'ya götüremediği için istifa edeceğini açıkladı. Bana göre Fatih Terim yapması gereken en doğru şeyi yaptı ve bu davranışı ile de bir bakıma mesleki itibarını korumuş oldu. Hayatın kuralları işledi; Fatih Hoca elinden geleni yaptı ve başarılı olamadı; sonuçta her ahlaklı meslek erbabı gibi gereğini yapacak. Kendisini bu davranışından dolayı yürekten kutluyorum. Boşuna Fatih Terim olmadığını şimdi daha iyi anladım.
***
Peki, Milli Takımın böylesine yerlerde sürünmesinin ve futbolun en büyük organizasyonuna gidememesinin yegane sorumlusu Fatih Terim mi? Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener'in ve onun etrafındaki zevatın ortaya çıkan bu büyük hayal kırıklığında hiç mi rolü yok?
Fatih Terim başarısızlığın müsebbibi Mahmut Özgener ve etrafındaki iri kıyım adamlar sütlü keçinin oğlağı öyle mi?
Eğer öyleyse bu çok ama çok çirkin bir durumdur ve bu durum bu insanları benim nazarımda saygıdeğer olmaktan çıkaran bir tablo ortaya koyar. Mahmut Özgener açık bir biçimde başarısız olmuştur ve Türk futbolu onun döneminde son 10 yılın en kötü sonuçlarını almıştır.
Başarısızlığın sorumluluğunu Fatih Terim'e yıkıp belki üzerinize gelecek tepkilerden korunabilirsiniz ama acaba bu yaptığınız veya yapmanız gerekip de yapamadığınız şey dürüstlük adına ne ifade eder?
Bilanço ortadadır; bu bilançoya ister düz bakın, ister ters çevirerek bakın, ortaya Mahmut Özgener'in Türk futboluna herhangi olumlu bir katkısının olmadığı gerçeği çıkıyor.
***
Her şey neticesiyle ölçülür. Mahmut Özgener başarısız olmuştur ve hemen istifa etmelidir. Kendinden önceki federasyon başkanı bu takımı Avrupa üçüncüsü yaptı. Ondan önceki dünya üçüncüsü yaptı. Özgener sıradan takımların olduğu bir grupta yere çakılmamıza neden oldu ve Türk halkının büyük beklentisini boşa çıkardı.
İstifa etmelidir ve bu karar Özgener'le ilgili ben dahil toplumun genelinde hakim olan olumlu kanaatin aşınmasına da engel olacaktır. İyi yetişmiş kaliteli insanlar bu durumlarda kendilerini ancak böyle korurlar. Eğer Özgener ortaya çıkan bu büyük başarısızlıktan sonra alması gereken kararı almazsa, tüm Türkiye ona şu soruyu soracaktır:
"Sahibi olduğunuz firmada bir yöneticiniz firmanızı böylesine bir zarara uğratsa, onunla ilgili ne yapardınız veya ondan ne yapmasını beklerdiniz?"
İşte böyle, hayatın matematiği ve kuralları işliyor ve bazen herkesin kapısını çalıyor. Yapacak bir şey yok, bu kozmik gerçekle savaşılmaz.
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın.