Hüseyin Kocabıyık

Anayasa Mahkemesi 7+5 dedi

Yaklaşık bir ay önce, yine bu köşeden, Anayasa Mahkemesi'nin cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili vereceği kararın 7+5 şeklinde olacağını duyurmuştum.
Aynen de öyle oldu.
Demek ki beni bu konuda bilgilendiren hukukçu arkadaşlarım iyi haber alıyorlar.
Şurası kesindir ki bu karar son yılların en önemli kararıdır.
Bu kararın siyasi sonuçları olacaktır.
Politikanın önümüzdeki dönemde seyrini değiştirebilecek bir müdahaleyi içeriyor bu karar.
Anayasa Mahkemesi'nin verdiği bu kararın siyasete ne gibi etkileri olacağını anlamak için iki sorunun cevabını aramak gerekiyor:
Birinci soru: Bu karar ne anlama geliyor.
İkinci soru: Siyaseti nasıl etkiliyor ve kime karşı bir karardır.
***
Birinci soruya cevap verelim: Bu karar, Anayasa Mahkemesi'nin doğrudan doğruya siyasete müdahale ettiği anlamına geliyor.
Hükümet kanadı ve Başbakan Erdoğan istediği kadar bu kararı görmezden gelsin, bu karar direkt olarak Başbakan Erdoğan'ın kafasındaki gelecek dizaynına müdahaledir.
Anayasa Mahkemesi 7+5 kararıyla Başbakan Erdoğan'a şunu demiş oluyor: "İstiyorsan cumhurbaşkanı ol; hakkındır, olabilirsin, ama başbakanın kim olacağına karışma, bu durumda başbakan bellidir zaten; cumhurbaşkanı olmayacaksan eğer, o zaman da Abdullah Gül cumhurbaşkanı olarak görevini sürdürmeye devam etmelidir."
Yani, Tayyip Erdoğan'ın kendisinin başbakan olarak kaldığı durumda, cumhurbaşkanlığı ile ilgili geliştireceği farklı bir tasarrufun önünü tıkıyor Anayasa Mahkemesi.
Ya da bir başka şekilde söylersek; Başbakan Erdoğan eğer cumhurbaşkanı olmaya karar verirse, yeni başbakanın kim olacağı konusundaki seçeneklerini sınırlıyor aynı karar.
Başbakan Erdoğan bu kararın gösterdiği istikametin aksi yönünde hareket ederse AK Parti'de derin bir çatışmanın su yüzüne çıkması amaçlanmış sanki.
Veya şöyle söyleyelim: AK Parti'de çatışma umanlara veya Tayyip Erdoğan'la Abdullah Gül arasında taht kavgası bekleyenlere kışkırtıcı ilhamlar verecek bir tablo ortaya çıkarılıyor sanki.
***
Şimdi de ikinci soruya cevap verelim: Bir, Anayasa Mahkemesi'nin 7+5 kararı siyasetin kendi gelecek tasarımına müdahaledir.
İki, Başbakan Erdoğan'ın devlet yönetimini dizayn etme potansiyeline sınırlama getirmeyi amaçlayan bir öze sahiptir.
Ayrıca...
Bu kararı, içerde ve dışarıda yaygınlaşan "sivil darbe, otoriter yönetim, tek adam, tek parti yönetimi" gibi Hükümet karşıtı eleştirilerin prizmasından da okumak gerekebilir.
Acaba Anayasa Mahkemesi kaygılı çevrelere bu karar üzerinden "merak etmeyin, biz korktuğunuz türden bir gelişmeye müsaade etmeyiz" şeklinde "gaz alıcı" bir mesaj mı vermiştir?
Bilmiyorum ama benim çıplak gözle ilk anda gördüğüm şudur:
Kimse bu ülkede "vesayet dönemi bitti" diye sevinmesin; yüksek mahkemenin son kararı yargı vesayetinin hala sürdüğünü dünya aleme açıkça gösteriyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.