Türk tarihinde Ağustos zaferler ayıdır. 1071 Malazgird, 1473 Otlukbeli, 1514 Çaldıran, 1516 Mercidabık 1521 Belgrad'ın Fethi, 1526 Mohaç ve 30 Ağustos 1922 zaferleri hep bu ayda gerçekleşti.
Malazgirt Muharebesiyle, Anadolu'nun kapıları Türklere açıldı. Böylece Anadolu ebedi yurdumuz oldu.
30 Ağustos Başkomutanlık Meydan Muharebesi zaferi ile mukaddes Anadolu topraklarının sonsuza dek Türk yurdu olduğu perçinlendi.
ORDUMUZ GÜÇLÜ
15 Temmuz darbe girişimi ülkemiz için bir ölüm kalım meselesiydi. Bu hareket sonucu ordumuzun zaafa düştüğü şüphesi vardı.
Oysa içindeki kanserli hücreleri temizleyerek daha güçlü hale gelmiş.
İşte yine bir Ağustos ayında sınırımızın az ötesinde Suriye'ye çıkarma yaptık.
Hareketi yöneten 15 Temmuz kahramanlarından Zekai Aksakallı paşadır.
Amaç sınır güvenliğimizi sağlamaktır.
24 Ağustos anlamlı bir gündür.
1516'nın aynı gününde Yavuz Selim Mercidabık zaferini kazanarak Suriye, Lübnan ve Filistin'i Osmanlı topraklarına kattı.
TÜRKMENLER
Bölge 1918 yılına kadar 402 yıl boyunca bizim hakimiyetimizde kaldı.
Suriye bizim yabancımız olan bir yer değil. Suriye topraklarına 11. asırdan sonra büyük Türk göçleri oldu.
Özellikle Halep, Lazkiye, Humus, Hama bölgelerine yerleştiler. Caber kalesindeki Süleyman Şah türbesi o günlerin hatırasıdır. TRT'de yayımlanan Diriliş dizisinin ilk bölümlerinde Suriye Türkmenlerinin durumuna zaman zaman yer verilmişti.
1078 yılında Selçuklu Hükümdarı Sultan Melikşah Suriye Selçuklu Devleti'ni kurma emrini verdi. Anadolu Selçuklu Devleti'nin 1243 Kösedağı yenilgisinden sonra Kayseri ve Sivas Türkmenleri kitleler halinde Suriye'ye göç etti.
Osmanlı'nın çekilmesinden sonra Suriye Türkmenleri asimilasyona tabi tutuldu. Türkmenlerin 1936'dan beri Türkmence konuşmaları ve Türkmence yayın yapmaları yasak.
Şimdi de PKK uzantıları Türkmenleri yerinden yurdundan ediyor.
Suriye'de Türkçe konuşan Türkmen sayısı yaklaşık bir buçuk milyon, Türkçeyi unutmuş Türkmenlerle beraber sayılarının 3,5 milyon civarındadır.
Halep'te Türk kültürü hakimdi.
"Halep oradaysa arşın burada" deyimini hala kullanırız. "İşte geldim gidiyorum/ Şen kalasın Halep şehri" türküsünü hüzünle dinleriz.
Dileğimiz daha neşeli türküler söylemenin zamanının gelmiş olmasıdır.
