Hava yolculukları yaygınlaştı.
Uçak biletleri nispeten ucuzladı.
Halkımızın alım gücü yükseldi. Yeni uçak firmaları devreye girdi, rekabet bilet fiyatlarını düşürdü. En büyük firmamız olan THY'nın yolcu ve sefer sayısı her geçen gün artmaktadır. Bütün bunlar, Türkiye olarak ekonomik bakımdan büyüdüğümüzü gösterir.
İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na dair bir temennimi belirtmek üzere TAV yetkilisine telefonla ulaştım. Sorduklarıma gayet nazik ve anlaşılır biçimde cevaplar aldım. Bu vesile ile yeni yapılan İç Hatlar bölümünün emsalleri arasında en büyüğü olduğunu öğrendim.
Arayış sebebim şuydu: İzmir İç Hatlar'a ait bekleme salonunda gazete almak bana hep yorucu gelir. Çünkü gazete sadece D&R'da satılmaktadır, onun da yeri salonun en ucunda.
Bu salonun uzunluğu 300 metre civarında imiş. Buraya tam ortadan girildiğine göre, demek ki gazete alabilmek için, 150 gidiş, 150 dönüş olmak üzere 300 metrelik bir yol kat etmek gerekiyor.
Elimde çanta ile her defasında bir hayli zorlanırım.
Öğrendiğime göre en uçtaki bu mağazayı D&R kendisi tercih etmiş, hikmetinden sual olunmaz. Ortalarda bir yerde olsa daha çok alışveriş yapılır.
***
Uçağa binerken ve inerken kullanılan körükler büyük kolaylık sağlar. Ama nedense her uçak körüğe yanaşmaz, yolcular koştura koştura otobüsle taşınır.
Bunun iki sebebi varmış: İlki, uçak trafiğindeki yoğunluktan dolayı körüğe yanaşma zorluğu, ikincisi ise körük hizmet bedelinin daha fazla olması.
Firmalar yolcuyu daha ucuz olan otobüsle taşıyormuş.
***
En son 7 Temmuz günü THY'nın 10.55 uçağıyla İstanbul'a gittim. Yolcular gene otobüsle taşındı. 349 kişilik büyük uçağa binmek için kurulan merdiven basamakları çık çık bitmez. Eşim baston kullanır ve çok zor çıkar. Bir hayli zorlandık.
Bu gibi durumlarda tekerlekli sandalye istenebilirmiş. Ama nereden bilelim uçağın bu kadar büyük olduğunu. THY büyük firma, nasıl olsa körükle giriş yapılır diye düşündüm.
Neyse ki kabin görevlileri çok nazik ve kibardı. Uçağın içi de oldukça ferah, sıcacık tostları lezzetli.
***
Uçaklardaki anonslar genellikle yasak savma kabilinden ve çok süratli yapılır.
Söylenenleri anlamak için aşırı dikkat sarf etmek gerekir.
Bilmiyorum pilotlar ve kabin görevlilerine diksiyon, telaffuz, vurgu konularında bir özel eğitim veriliyor mu? Buna ihtiyaç var. Güzel Türkçe ile ve anlaşılır biçimde konuşana rastlayınca, gidip tebrik edesim gelir.
En sıkıntılı durumlardan biri şu: Atatürk Havalimanı'nda bütün yolcular bindikten sonra çok defa uçak içinde bir süre beklenir.
Bu bazen bıktıracak kadar uzun sürer.
Bazı insaflı pilotlar var, beklerken şöyle anons yaparlar: "Uçuş için 6. sıradayız, tahminen 12 dakika bekleyeceğiz, özür dileriz." İstanbul 3. Havalimanı bitince, bu tür beklemelerin olmayacağını ümit ediyorum.
