• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Dikiş iğnesinin borcu MEHMET DEMİRCİ

Dikiş iğnesinin borcu

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 27 Mayıs 2018, 23:05

Tahminen 1900'lerin ilk seneleri olmalı. Evrenos ailesinden varlıklı biri olan Hamdi Bey'in çok düşkün olduğu Nazlı adlı bir kızı vardır; Darulmuallimat (Kız Öğretmen Okulu) öğrencisidir.

Aile İstanbul Süleymaniye'de oturmaktadır. Nakış dersi olduğu bir gün Nazlı okula giderken iğnesini evde unutur. Yanındaki dadısıyla Vezneciler'deki aktara gidip bir iğne alırlar.

Ama her ikisi de tesadüf o gün yanlarına para almamışlar. Ertesi gün getirmek üzere dükkan sahibi ile anlaşırlar.

Ailede geleneksel Müslüman terbiyesi çok köklü olarak verilmektedir. Büyük küçük herkes kul hakkı ve haram-helal konularında çok duyarlıdır.

Nazlı ve dadısı sonraki gün aktara olan borcu götürürler, ama dükkan kapalıdır. Bir hafta boyunca her gün dükkanı kapalı bulurlar. Nihayet etraftaki esnaf adamcağızın hastalanarak öldüğü haberini verir. Çaresiz kalan Nazlı Hanımefendi borcu olan on parayı dükkanın kapalı kepenklerinin aralığından içeri atar. Aradan on seneden fazla bir zaman geçer. Artık Nazlı Hanımefendi evlenmiş ve bir büyüğe intisap etmiş derviş olmuştur.

Bir gece rüyasında karşısına çıkan attar, iğnesini ister. Bu rüyasını anlattığı büyüğü: "Bir deste iğne al da fakir çocuklarına dağıt" tavsiyesinde bulunur.

Bunun üzerine çok ferahlar ve memnun olur, Allah'ına şükreder. Çünkü bilerek, bilmeyerek üzerinde kul hakkı kalmıştır diye düşünüp bir-iki sene boyunca sevabı, bilemediği o kişilerin üzerine olsun niyazı ile bazı üniversite talebesine burs vermiştir (Aysel Yüksel, Sır Katibi'nden).

UNUTULAN CÜZDAN

Çok uç bir örnek, nerde o günler dediğinizi duyar gibi oluyorum. Hayır "iyi insanlar iyi atlara binip gitmiş" değildir. İşte son yıllarda gazetelere yansımış iyi insan örnekleri:

BİR: İstanbul'da bir takside cüzdanınızı unutsanız, bir daha artık o cüzdanı görebileceğinizi düşünür müsünüz? Paranız, kredi kartlarınız, kimliğiniz her şeyiniz içinde! Bir bayan takside cüzdanını unutmuştur.

Olayı duyan ve hanımı tanıyan bankacı "Geçmiş olsun; hemen kredi kartlarınızı iptal edelim! Canınız sağ olsun," der.

Hanımefendi ise gülümsemeyerek cevap verir: "Akşam muhtar telefon etti; şoför cüzdanı ona getirmiş. Muhtara dedim ki, cüzdanın içindeki bütün paraları ona ver. Ama şoför kabul etmemiş. Gittim, cüzdanımı muhtardan aldım."

İKİ: Adana'da döviz bürosu veznedarlarının dalgınlık sonucu fazladan ödediği 10 bin lira, müşteri tarafından geri verildi. Parayı teslim alan döviz bürosu sahibi Enver Güven, "Müşterimiz o anda farkına varmamış. Kendisine teşekkür ediyoruz" dedi.

BOĞAÇA PARASI

ÜÇ: Bilecik'te bir iş yerinin önündeki kapağı açık tutulan ekmek dolabından, ücretini ödemeden 3 poğaça alan kişi, bir süre sonra yazdığı notu ve 4 lirayı aynı dolaba bıraktı.

Tevfikbey Caddesi'nde faaliyet gösteren esnaf Erhan Bayrakçı, iş yerine geldiğinde kapağını her zaman açık bıraktığı ekmek dolabında 4 lira ve yanında bir not buldu.

Notta, "Kusura bakmayın. İki gündür toplam 3 poğaça aldım. Hakkınızı helal edin. Param yoktu. Kapağı açık bıraktığınız için teşekkür ederim. Parasını bırakıyorum" yazılıydı.

Şu fazilet yarışına bakar mısınız lütfen:

Söz konusu ekmek ve poğaça dolabının kapağını hiç kapatmadığını belirten Bayrakçı, şöyle dedi:

"Kapatmıyoruz, böylece ihtiyaç sahiplerinin alması için teşvikte de bulunuyoruz. Bundan herhangi bir maddi beklentimiz yok. Bu, atamızdan, babamızdan gördüğümüz güzel bir olay. Allah rızasını gözeterek yaptık. Arkadaş da iki gün almış, sonra da bir not yazarak parasını fazlasıyla bırakmış. Kim olduğunu bilmek isterdik ama rencide olmasın diye kamera görüntülerine de bakmadık."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.