• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Bir katilin kadrajına girmek NİL KUYUMCU

Bir katilin kadrajına girmek

nil.kuyumcu@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 03 Ocak 2017, 20:38

Bir manyağın izini sürüyoruz şimdi...
Sadece İstanbul değil, tüm Türkiye'yi kana bulayan teröristin, Ege'den yurtdışına kaçacağı iddia edildi...
Ege alarma geçti...
İstihbaratlar geliyor...
Biri Turgutlu'da kendisinden para isteğini söylüyor...
Diğeri, Aydın'a nasıl gideceğini sorduğunu anlatıyor...

Tüm bu karmaşanın ortasında ise, eli kanlı katilin "selfie videosunu" izliyoruz...
Adam, gözümüzün içine baka baka, saldırıyı gerçekleştireceği bölgede gezip, sosyal medyada video paylaşmış...
Bu video büyük ihtimalle, terör örgütünün sözde liderlerine gönderilen "Buradayım" mesajıydı...
Kendi aralarındaki bir şifreydi...

Terörist, o videoyu çekerken etrafında bir sürü insan vardı...
Ona bakanlar, o anı önemsememişti bile...
Her gün paylaşılan yüzlerce, binlerce videodan birini çeken "herhangi biri"ydi işte...
Herhangi biri!
Oysa, bir katil yanlarından geçiyordu...
Kalleş bir hainin kadrajına giriyorlardı...
Çekim, "like" toplamak değil; ülkeyi "parçalamak", "kutuplaştırmak", "korkutmak" içindi...

O video çekilirken, oradan geçenler teröristi tanımıyordu, peki ya eşi?
Teröristin eşi, polise verdiği ilk ifadede, olayı televizyondan öğrendiğini söyledi...
İddiasına göre, eşinin DEAŞ'a sempati duyduğunu bile bilmiyordu!
Kendini korumak için böyle bir ifade vermediğini ve sözlerinin gerçek olduğunu düşünürsek, toplumsal paranoyamız artacak!
Evinin içindeki kişinin kim olduğunu bile bilmiyorsun!
Bir katil ile yaşıyorsun!
Ve bir katil video çekerek yolda yanından geçiyor!

Biz kimi izledik?

Dünkü yazıda da söylediğim gibi sosyal medyanın "eğlenceli" tarafı gitgide tuhaf, ürkütücü, korkutucu ve tehlikeli bir boyut alıyor...
Bir o kadar "çelişkili" şekilde de sosyal medya işimize yarıyor!
Bir katil ile göz göze geliyoruz...
Bu hepimizin tüylerini diken diken ediyor...
"Ben şimdi kimi izliyorum?" sorusuna verdiğimiz cevap tahammül boyutunu aşıyor...
Diğer taraftan da, o videoda "deşifre" olduğu için katilin izini sürüp yakalamak kolaylaşıyor...
Polis teşkilatı katilin peşinde...
Yakalanması toplum olarak biraz olsun hepimizi rahatlatacak...
Çünkü bu kadar acımasız bir katilin aramızda dolaşması, pimi çekilmiş bir bombayla yanyana durmaya benziyor...

297 yıl ceza... Nihayet!

Türkiye'nin gündemi teröre odaklanınca, başka bir konu yazamaz olduk...
Fakat, son günlerde birbiri ardına, yüreklere su serpen haberler de geliyor...
Bu sütunlarda da çok yazdık...
Kadın cinayetlerine, tecavüzcülere, tacizlere verilen cezaların yetersizliği, insanın aklının almadığı "iyi hal" indirimleri büyük tepkilere neden oldu, oluyor!
Erzurum'da bir "sözde" öğretmen, 1'i erkek, 11 öğrencisine cinsel istismardan 297 yıl hapis cezasına çarptırıldı...
Mahkeme heyeti, bu kadar yüksek oranda bir ceza vermesinin gerekçesini, "Çocukların güven ve sevgisinden faydalandığı için ceza üst sınırdan verildi ve iyi hal indirimi uygulanmadı" sözleriyle açıkladı...
İşte budur diyorum...
Karar belki Ege'yi ve İzmir'i ilgilendirmiyor gibi gözükse de, konu hukuksa, "emsal karar" olarak tüm Türkiye'yi bağlıyor...
Erzurum'un ardından İzmir'de bir cinayet vakasında "beklenen" ceza gündeme geldi.
Dayısı tarafından 22 yıl önce İzmir'de öldürülen Aynur Tunçdede cinayetinde iddianame tamamlandı...
Dayı İbrahim Halil Akın, evden konsere götürmek için çıkardığı yeğenini, ormanlık alanda öldürmüştü...
Anne ve baba ise cinayetin üstünü kapatmış, kızlarının cesediyle 22 yıl yaşamıştı...
Katil dayıya ömür boyu; anne ve baba için ise 25'er yıl hapis cezası istendi...
Türkiye artık "iyi hal" indirimi falan değil, suçluyu "pişman" edecek böyle kararlar bekliyor!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.