İzmirliler gülümser! Yanılmayın!
Madem dünden beri tüm Türkiye'de okurlarla buluştuk...
Ve biz madem İzmir ile özdeşleşen bir gazeteyiz, bugün de İzmir ile devam edelim...
Haydi buyurun, bakalım hayatında ilk kez İzmir'e gelen biri nelerle karşılaşıyor...
- Kış ortasında geldiyse, bir Miami güneşi beklerken, iliklerine kadar donup, "Hani İzmir sıcaktı yav" diye battaniye arıyor...
- Hevesle boyoz alıyor. Fakat doğuştan gelen bir "boyoz yeme yeteneği" olmadığı için, bunu beceremiyor, ısırdığı her lokmayı üstüne döküyor...
- Vapurda martılarla aşk yaşayacağını sanıyor. Fakat bizim martılar mütemadiyen aç ve gergin! Haklılar tabii. Balık umarlarken gevrek ata ata çıldırttık onları! Bunca yıllık İzmirliyim, o gevreği aldıktan sonra sevinçle bakan martı görmedim!
Hep bir atar, gider halleri!
- Yürürken, yanından geçen birine yolu soruyor. "Sağdan devam et, ikinci soldan dümdüz yürü" gibi bir cevap beklerken şunu duyuyor: "Ben de o tarafa gidiyorum. Hadi gel götüreyim!"...
Ve hiç tanımadığı bir adamla sohbet ederek yürümeye başlıyor.
- Otobüse biniyor. Yanına tatlı bir teyze oturuyor... Ve teyzemiz, sohbete başlıyor: "Sen de mi Karşıyaka'ya gidiyorsun!" Yolculuk bitene kadar aşk, meşk, okul, iş derken, tüm hayatını bir film şeridi gibi paylaşmış olarak kendini Karşıyaka'da buluyor...
İndiği durakta, kendisine camdan el sallayan teyzeye karşılık veriyor! "Görüşürüüüüz!"
Karnı acıkıyor. Gözünün önünden zeytinyağlı sarmalar, biber dolma falan geçiyor. Nerdeee...
Biz bile zor buluyoruz onları! Adım başı adana kebap, burger, pizza!
Ancak balık restorana gidersen önüne kuş kadar tabakta meze geliyor... Zeytinyağlı yemek istiyorsan İzmir'de adresler belli!
Gözüne kestirdiğin bir evin kapısını çalacaksın!
Tamam tamam tabii ki güzel kızlar. Ama orada da ciddi bir sorunla karşılaşıyor erkekler... Bir noktayı açıklayalım. İzmirli kızların 6'ncı duyusu var: Gülümsemek!
Bizim için birine gülümsemek, bakmak, işitmek gibi doğal...
Asansörde karşılaştığımız, ne bileyim aynı mağazada alışveriş yaptığımız birine gülümsemenin nedeni olağan tepki! Yani öyle "Meğer Apollon gibi adammışım.
Bir gittim İzmir'e, bütün kızlar bana gülümsedi" yanılgısına düşülebiliyorlar!
Efendim yanılmayınız.
Hayal kırıklığına uğramayınız.
Biz İzmirliler gülümseriz... Kime mi? Hayata!
Kadın, intikam yemeğini 'no-frost'a atar!
Size aşık bir kadını, hem kırıp hem öfkelendirdiyseniz önünüzde üç seçenek var.
1- Havalimanına gidip, dünyanın en uzak noktasındaki ilk uçağa tek yön bilet alın...
2- Tanık koruma programı için başvurup, kimliğinizin, estetik ameliyatla yüzünüzün değişmesi için yalvarın...
3- Başınıza gelecekleri sükunetle bekleyin!
Haluk Bilginer ile boşanalı 13 yıl olan Zuhal Olcay, sahne aldığı mekanda 'Dünden sonra yarından önce' şarkısını söylerken şöyle demiş:
"Şimdi söyleyeceğim şarkının bir hikayesi var ben de yaşadım.
Bir kadın ve bir erkek birbirini çok sever, aşık olur ve evlenirler.
Aradan birkaç yıl geçer sonra adam genç bir kadına aşık olur." Evet ne dedik. Sükunetle bekleyin! İntikam soğuk yenen bir yemekse, kadınlar o yemeği 'no-frost'a atar!
Siz kendinizi mutlu hissederken, yaptığınız "her neyse" o unutulmuşken; kadın, filmi geri sarar ve önünüze o yemeği koyar!
Eeee ne diyelim? Afiyet şeker olsun Haluk Bilginer!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.