"Dün dünde kaldı cancağızım bugün yeni şeyler söylemek lazım"demiş yüz yıllar önce Hz. Mevlana.
16 Nisan Anayasa referandumuyla çıkan sonuç sadece ve sadece "Milletin iktidarıdır." Yani 2007 itibarıyla devlet ve ülke yönetiminde doğrudan söz sahibi olmayı talep eden ve o günkü Anayasa oylamasına yüzde 60'ın üstünde evet oyu veren Türk milleti, o gün yarım kalan iktidarının tamamını dün itibarıyla kazanmıştır.
Yani geçmişte vesayet güçleri zoruyla yarım bıraktırılan işini dün gittiği sandıkta tamamlamıştır.
Bunun dışında yapılan her yorum kaybedenlerin nafile çırpınışı, çarptırması ve iftirasıdır.
ŞİMDİ İŞ ZAMANI
Dünü dünde bırakıp bugün elele milletin iktidarını kutlama zamanıdır.
Ne 'Evet' cephesinin "Biz kazandık ama neden daha fazlasını alamadık" demesi doğrudur.
Ne de 'Hayır' cephesinin "Kaybettik ama az farkla kaybettik diye sevinmesi" doğrudur.
Bugün elele milletin iktidarının kazanımlarını konuşmanın zamanı.
Sistem değişikliği ile birlikte gelecek ekonomik kazanımları hem konuşma hem yaşama zamanıdır.
Referandumla ilgili siyasi değerlendirmeler önümüzdeki günlerde bol bol yapılacak.
Bu dün sandığa giden milletin işi değil siyasetçinin işidir.
Milletin yapması gereken 15 Temmuz gecesi yazdığı kahramanlık destanıyla talep ettiği halk iktidarının 16 Nisan itibarıyla kurumsallaşmasının keyfini çıkarmaktır.
KAZANANLAR KAYBEDENLER
Bu referandumun tartışmasız kahramanı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır..
En samimi neferi Başbakan Binali Yıldırım'dır.
En hakiki savunanı MHP Lideri Devlet Bahçeli'dir.
Tek kaybedeni FETÖ-PKK-diğer terör örgütleri, Türkiye ve İslam düşmanı Avrupa ve ABD'dir..
Tartışmasız kazananı da MİLLET'tir.
Hem de yüzde 100 Türk Milleti'dir.
