TRT'de uzun yıllar prodüktör olarak çalışan, daha sonra reklam dünyasına adım atan Nesteren Davutoğlu, Lowe Adam Ajans Başkanlığı görevini yürütüyor... 'Gönderilmemiş Mektuplar' adlı filmin yapımcılığını üstlenen Davutoğlu, halen gösterimde olan 'Yüreğime Sor' filminin de yapımcısı...
MİLYAR DOLARLARA HÜKMEDEN KADINLAR / SEDA KAYA GÜLER
Üç hafta süren 'Kadın Liderler' yazı dizisine devam edeceğimi ve her hafta sizi kendini kanıtlamış, başarılı, üreten lider kadınlarla tanıştıracağımı söylemiştim. Bu haftaki konuğum reklam dünyasının en güçlü kadınlarından Lowe Adam Ajans Başkanı Nesteren Davutoğlu...
Uzun yıllar TRT'de prodüktör olarak çalışan Davutoğlu, 1980 sonrasında TRT'den uzaklaştırılan isimler arasında yer alınca reklam dünyasına geçti ve Ajans Ada'da çalışmaya başladı.
YUVASINA GERİ DÖNDÜ
Müşteri temsilciliğinden müşteri ilişkileri başkan yardımcılığına kadar yükselen Davutoğlu, 10'uncu yılın sonunda İbrahim Betil'in kurduğu Bank Ekspres'te kurucu ortak ve genel müdür yardımcısı olarak görev aldı. Ajans Ada yeni adıyla Lowe Adam ortaklarının hissedar olma çağrısını kabul ederek eski yuvasına dönen Davutoğlu, Reklamcılar Derneği Yönetim Kurulu Başkanlığı da yaptı. Daha önce Türkan Şoray ve Kadir İnanır'ın oynadığı 'Gönderilmemiş Mektuplar' adlı filmin yapımcılığını üstlenen Davutoğlu, halen gösterimde olan Yüreğime Sor filminin de yapımcısı.
YÜKSEK PLATFORM
- Çalışma hayatına nasıl başladı?
- Üniversitede öğrenciyken dönüşümlü olarak havaalanında hava trafik kontrolörlüğü yaptım. İlk sürekli işim TRT'de montajcılık oldu. Yayıncılığın heyacanını sevdim, Çocuk ve Kültür Sanat bölümlerinde çalıştım, yapımcılıktan keyif aldım. O zaman kameramızı kaptığımız gibi çekime gider, yönetir, kurgular, yayınlardık.
- Ne amaçlıyordunuz, ne oldu?
- İşimi iyi yapmayı önemsedim. Doğrusu iyi bir eğitim ve sevgi dolu bir çocukluk geçirmiş olmamın da hayatı kavrayışımda etkisi oldu. Keyif alarak çalıştım, herşey iyi gitti! Müşteri temsilcisi olarak başladığım reklemcılık mesleği, beni ajans başkanlığına taşıdı.
- İşinizin sizi etkileyen en önemli yanı nedir?
- Reklamcılığın her an yeni sorunlara yeni çözümler bulma durumu heyecan verici. Strateji ve yaratıcılıkla içiçe olmak, fark yaratmak bana çekici geliyor. Bir hafta içinde durgun geçen bir an bile olmuyor. Dinamizm, adrenalin... Sinema yapmak ise yüksek bir platform.
- Niye sinema ve yapımcılık?
- Sinema dünyası bana hep büyülü gelir. İnsanlar için dünyalar kurmak, hikayeler yaratmak, TRT'cilik ve reklamcılıkla da, uzak bir ucundan akraba. Yusuf Kurçenli sinemasını, duygusu ve söylemiyle beğenirim. Onun projelerini senaryo aşamasında başlayarak birlikte geliştirmek, bir yaşam biçimi, bir yoldaşlık. Herşeyin hesap işi olduğu, pazar ekonomisinin kültür sanatı da belirlediği bir ortamda, içimden geldiği gibi davranma özgürlüğümü kullandım. Dünyaya ayrımcılığa karşı mesaj veren güzel bir film yapabilme duygusuyla, kendimi yapımcı koltuğunda buluverdim!
* Hayatınızdaki 3 önemli şey.
- Ailem, seyehatlerim ve işim. Şanslıyım, billur gibi bir kıza sahibim, onunla gurur duyuyorum, hayatıma ışık saşıyor. Beraber olduğum insana aşığım, güveniyorum, hayatı onunla paylaşmak, birlikte üretmek hoşuma gidiyor. Annem sağlıklı, evim güzel, müzikli ve neşeli, köpeklerim, kedilerim mutluluk veriyor. Dünyanın farklı yerlerini görmek, Anadoluluyu keşfetmek beni zenginleştiriyor, Eskicileri, bit pazarlarını gezmeyi, topladıklarımı Dün isimli dükkanımda segilemeyi seviyorum. Yazı yazmakla yaşadığımı daha iyi anlıyorum. İddialı kampanya brieflerine çalışmaktan da, tuhaf ama bunca yıl sonra hala zevk alıyorum. Çalışmayı seviyorum.
* Bundan sonraki hedefler?
- Sevdiklerim, evim, işim ve hobilerimle dolu hayatımın, böylece sürmesi! Değer verdiğim şeylerden uzaklaşmamak. Ancak üstüne; yeni kitaplar yazmak, yeni markalar kazanmak, yeni filmler çekmek hoş olur!
Yapımcısının gözüyle 'Yüreğine Sor'
* Yüreğine Sor, içinde yaşamı barındıran, tüm samimiyeti ve doğallığıyla, büyük bir engele rağmen imkansızlığıyla yaşanmaya çalışılan tutkulu bir aşk! Bu büyük aşkın önündeki engel ise din ayrımı.
* İnsanlığın büyük derdi ayrımcılık. Farklı inançlar, saf bir aşkın engeli olabilir mi? Filmimiz aşktan yana. İzleyiciyi saf sevginin tarafını tutmaya çağırıyor. İnandığım, başkalarıyla paylaşmak istediğim bir öykü, bir üçlemenin ilk filmi.
* Ne mutlu ki, daha önce Yusuf'la da başarılı filmlere imza atmış eski dostumuz Colin Mounier görüntü yönetmenimiz olarak yeniden bizimle. Filmin müzikleri, Kalan Müzik'le dayanışma içinde, bölgenin müzik geleneği üzerine araştırma yapan Karadenizli müzikolog sanatçı Ayşenur Kolivar ile kompozitör Ayşe Önder tarafından hazırlandı. Bahar Korçan'ın özel dokunuşları filmin kostümlerine değer kattı.
* Geniş bir oyuncu kadromuz var. Yıldız gençler, halkın dizilerden tanıyıp sevdiği oyuncular, yıllarını sahnelere vermiş ustalar...
* Esma, hayata karşı gücünü saflığından, sevgisinden alan bir kız olmalıydı. Güzel, taze, çevik, duru, iyi. Tuba'da tam aradığım, hayalimde canlandırdığım Esma'yı buldum. O da ilk sinema filminin heyecanını yaşıyor. Güzel olacak. Tuba Büyüküstün, Kenan Ece, Hakan Eratik, üç çocuğum gibi.