• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
SEDA KAYA GÜLER

Çocuk kitapları

Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 14 Kasım 2011, 20:09
İki gündür kitap fuarındayım. Bugüne kadar okur olarak dolaştım fuarları, son birkaç yıldır yazar olarak imza günlerine ve etkinliklere katıldım. Bu yıl ise hem okur hem yazar hem de yayınevi sahibi olarak fuardayım.
İçim içime sığmıyor. Farklı bir duygu, bir standımızın olması, orada dergimizi tanıtmak, satmak ve okurlarla sohbet etmek.
Fuarda her yaştan her kesimden katılım var. Hafta sonu aileler fuardaydı genellikle. Çoluk-çocuk birlikte dolaşıyorlardı. Çocuk demişken yayıncılıkta epey bir yol aldığımızı söylemek mümkün. Çocuk kitapları almış başını gidiyor. Nasıl güzel kitaplar var görmek lazım. Masal kitapları, bilimi ve matematiği sevdiren bilim-teknik kitapları, havyanlar, doğa ve gökyüzünü anlatan çıkartmalı kitaplar, çana şeklinde yapıştırmalı kitaplar vs...
Çocuk olup, o kitapları alıp okuyasım geldi. Mizah basını da, almış başını gidiyor. Penguen, Uykusuz, Leman, Bayan Yanı gibi dergiler çıkaran gruplar işi büyütmüş, özel kitaplar, sayılar, kataloglar, takvim, poster, tişört, anahtarlık ve kupalarla katılmışlar fuara. Talep de olunca böyle bir sektör oluşmuş. Darısı başımıza.
Fuarda en çok tek başına dolaşan erkek kalabalığı dikkatimi çekti. Kitap okurları ve alıcılar hemen belli oluyor. Elleri ceplerinde gezenlerin ise neden orada olduğunu anlamak mümkün değil. Kitaplardan çok etrafı kolaçan ettiler zaten.
Dikkatimi çeken bir konu da "kadın dergisi" deyince, -çoğu "bayan dergisi mi?" diye soruyor- "Ha, öyle mi?" deyip çekip gitmeleri. Bana göre kadının olduğu yerde erkek var, erkeğin olduğu yerde de kadın. Dolayısıyla kadını ilgilendiren her konu erkeği, erkeği ilgilendiren her konu da kadını ilgilendirir.
Ama kadın dergisi karıştırmak kimi erkeklerin küçümsediği bir şey. "İçinde ne var?" diye soruyorlar örneğin. "Her konu var," diyoruz, "Aşk, seks moda, çocuk, sağlık, gündem...) "Ha," deyip ayrılıyorlar. Demek ki bu konular onları ilgilendirmiiyor. İlgilendirmediğini zannediyorlar ya da.
O yüzden birbirimizi anlayamıyoruz belki de. Birbirimizin ilgi alanlarını küçümsediğimiz ve üzerine kafa yormadığımız için.

Erkeğin yittiği yer

Kitap fuarından söz etmişken, kitapların bize anlatmaya çalıştıklarına da değinmeden geçmek olmaz...
Bu konuda sözü Zeynep Ergun'a bırakıyorum: "İçinde yaşadığımız erkek egemen, ataerkil, sömürücü yapının, bu ölümcül sistemin mutlak doğru ve değiştirilemez olmadığını, çevremizi kuşatan, içinde boğulmakta olduğumuz düzenin bir kurgu ve kurmaca olduğunu biliyoruz.
Biz bilmiyorsak, farkına varmadıysak da, yazarlarımız, sanatçılarımız bize içinde sıkıştığımız kurumların çarpıklığını gösterecek güce ve imgeleme, başka metinlerin mümkün olduğunu, söyleyecek öngörüye sahipler.
Seçeneğimiz var. Bildik metinlere, sistemin ezberlettiklerine odaklanacağımıza, korkmadan, başka tarafa bakıp kendimizi sakınmadan, şairleri, yazarları, sanatçıyı ve yapılandırdıkları yeni metinleri can kulağıyla dinlemeyi yeğleyebiliriz. Onların metinlerinin temelinde, satırlarının arasında, kapıldığımız evrensel hastalığın, sapkınlığın ipuçları gizli.
Farklı metinleri görebilmemiz, mümkün olabileceklerini düşünmemiz yeterli.
Erkeğin metni iflas ettiğinde başka yönlere dönmemiz gerekiyor. ERKEĞİN YİTTİĞİ YERDEYİZ."


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.