2017 yılında 1 milyonu aşkın kişi Türkiye'ye sağlık turizmi için geldi ve yaklaşık 10 milyar dolardan fazla döviz girdisi sağladı. Sağlık turizmi kısaca tedavi amacı ile yapılan seyahatler... Başka bir ifadeyle, sağlık turizmi, fizik tedavi ve rehabilitasyon gereksinimi olanlarla birlikte uluslararası hasta potansiyelini kullanarak sağlık kuruluşlarının büyümesine olanak sağlayan turizm türü.
Dünya nüfusunun giderek yaşlanması (bu oran % 7.5 dolayında) Avrupa'da yüzde 20'ler seviyesinde. Günümüzde dünyada yılda yaklaşık 60 milyon kişi sağlık turizmi kapsamında hareket ediyor. 90- 100 milyar dolar para harcıyor. Normal bir turist gittiği yerde 700- 800 dolar para bırakırken sağlık turizmi için gelenler 3-5 bin doları gözden çıkarıyor. Hatta bu rakam 8- 10 bin dolara kadar da çıkabiliyor.
Tarihi ve kültürel mirasıyla Türkiye, turizmcilerin "öncelikle görülmesi gereken ülkeler" listesinde yer alıyor. Başta Asya, Avrupa ve Orta Doğu olmak üzere dünya ülkelerinin vazgeçilmez tatil durağı olma yolunda yerini sağlamlaştıran Türkiye, son yıllarda sağlık turizminde oluşturduğu konseptle başarı çıtasını yükseltirken, saç ekiminde adeta merkez haline geldi. Türkiye, geçen sene saç ekimi hizmetini almak isteyen 70'den fazla ülke insanını ağırladı.
İZMİR SAĞLIK BAŞKENTİ
Türkiye Sağlık Turizmini Geliştirme Konseyi Üyesi Özlem Safiye Kurt, Türkiye'nin saç ekimi konusunda dünyanın öncü ve referans ülkesi olduğunu belirterek, "Türkiye saç ekimi konusunda dünyanın lider ülkelerindendir. Sağlık turizmiyle uğraşan doktorlarımız dünya genelinde ciddi el yeteneklerine sahiptir. Bu alandaki başarılarımız günden güne tüm dünya geneline yayılmakta. Türkiye'nin hemen hemen her noktasında artık saç ekimi operasyonları kaliteli ve güvenli bir şekilde devam etmektedir" dedi.
Sağlık turizmi konusunda bu pastadan en büyük payı alması gereken Ege Bölgesi ve İzmir'dir. Gerek bilimsel ve teknolojik açıdan yapılan yatırımlar gelişmeler, tarihi ve kültürel zenginliklere sahip olması bunda en önemli etkendir. Önemli olan bu bilinç, birliktelik ve anlayışa sahip olmak ve bu dinamikleri harekete geçirecek avantajları kullanmak. Ege iklimi ve insan kaynağıyla tüm dünyaya hitap eder yapıda.
Eğitim, sağlık, turizm, yeme içme ve eğlence, fuarlar ve kongre turizmi, önemli dini merkezleri barındırması bu konudaki başlıca zenginliklerimiz... Doğru planlanması durumunda yılın 12 ayına yayılacak şekilde bu sektörleri harekete geçirecek çalışmaların yapılması gerekiyor.
İzmir; sanayi, ticaret, ulaşım, liman, askerî ve üniversite şehri özelliğiyle çok fonksiyona sahip... Öte yandan Dokuz Eylül Üniversitesi sağlık yerleşkesi içinde bulunan Güney Avrupa ve Ortadoğu'nun en büyük AR-GE Merkezi İBG ile entegreli olarak çalışacak Türkiye'nin ilk ve tek gerçek temalı sağlık teknoparkı DEPARK'ta kuruldu. Bu proje ile İzmir, sağlık turizmi ve sağlık inovasyonunun başkenti olma yolunda en büyük avantaja sahiptir.
NİTELİKLİ HİZMET
Son yıllarda, ülkemizin de gelişmiş ülkelerdeki nitelikli sağlık hizmetleriyle rekabet edebilecek düzeyde sağlık hizmetleri sunmasından dolayı ülkemize dünyanın dört bir yanından tedavi amacıyla turist geliyor. Avrupa standartlarıyla yarışabilecek düzeyde özellikle büyük illerde özel sağlık kuruluşları artmaya başladı.
Son söz; Türkiye verdiği kaliteli ve ekonomik sağlık hizmetleriyle öncelikli olarak komşu ülkelerdeki yaklaşık 1 milyar nüfusa sağlık turizmi kapsamında hizmet vermeye hazırdır. Pek yakında ülkemiz sağlık turizmi konusunda dünyada bir numara olacaktır.