Bilindiği üzere 22 Mayıs'ta yapılan kongre sonrasında İzmir Milletvekili Sayın Binali Yıldırım, AK Parti Genel Başkanlığı'na seçilmiş ve aynı gün Cumhurbaşkanımız tarafından hükümeti kurmakla görevlendirilmiştir.
Yeni hükümetin ülkemize, halkımıza ve esnaflarımıza hayırlı olmasını diliyor, ayrıca İzmir milletvekilleri arasından bir Başbakan çıkmasının ilimize de faydalı olmasını umuyoruz.
Her yeni başlangıç yeni bir heyecan, yeni bir ümit demektir. Bu nedenle 65. Hükümetimizin getireceği yeni heyecan ile ülkemizin gelişmesini yeniden daha sağlıklı bir zemine, daha güçlü bir ivmeye kavuşturmasını diliyoruz.
Bu çerçevede yeni hükümetimizden beklentilerimizi şöyle sıralayabiliriz:
1- Türkiye'nin yeni bir büyüme senaryosuna ihtiyacı bulunmaktadır. Bu senaryonun başrolünün ise reel sektöre yani sanayi ve tarım sektörüne verilmesi, bu sektörlere pozitif ayrımcılık yapılması gerekmektedir. Bu bağlamda ayrıca finansal rantların reel sektör düzeyinde vergilendirilmesi konusunun değerlendirilmesini diliyoruz.
2- Türkiye'nin halihazırda en önemli sosyo-ekonomik sorunu yüksek işsizliktir. Bunun için yenilenmiş bir yatırım teşvik sistemi ile birlikte yeni istihdam teşvikleri devreye alınmalıdır.
3- Türkiye'nin rekabet gücünü olumsuz yönde etkileyen düşük reel kur düzeyine izin verilmemelidir. Bunun için de faizlerin yabancı spekülatörleri davet edecek düzeylerde kalmamasına, enflasyonun çok da üzerinde oluşmamasına özen gösterilmelidir.
4- Enerji girdileri üzerindeki vergiler hafifletilerek üreticilerin yüksek enerji maliyetleri azaltılmalıdır.
5- Komşularla ilişkilerimiz gözden geçirilerek yavaşlayan hatta gerileyen ihracatın ve turist girişinin yeniden artış trendine girmesi sağlanmalıdır.
6- Eğitim ve üretimin entegrasyonunda yeni bir strateji geliştirilmeli, her eğitim sistemi dışına çıkan kişiye ihtiyaç duyulan alanlarda meslek kazandırılmalıdır.
7- Bu önlemler aracılığıyla makro ekonomik iklimde yenilenme sağlandıktan sonra bölgesel, sektörel ve mikro ölçekteki projelere destekleme sistemi geliştirilmelidir.
8- Türkiye'nin en önemli ve en geniş sosyo-ekonomik kesimi olan esnaf ve sanatkarlara yönelik olarak bugüne kadar oldukça önemli ve faydalı adımlar atılmıştır. Bunların devam etmesi yanında, istihdamın lokomotifi olan esnaf ve sanatkarlara özellikle yerel yönetimler tarafından pozitif ayrımcılık yapılmasına imkan verecek düzenlemelerin hayata geçirilmesi, ilave vergi teşvikleri sağlanması, krediye ulaşmanın kolaylaştırılması, finansal okur yazarlığın güçlendirilmesi, KOSGEB kaynaklarının büyütülmesi uygun olacaktır. Unutulmaması gereken şey güçlü esnafın güçlü ekonominin önkoşullarından biri olduğudur.
Yeni hükümetimiz ve Başbakanımızın ülkemiz ve esnafların sorunlarına yeterince vakıf olduğunu biliyor ve görüyoruz. Birlikte; müzakere ederek, ortak akıl kullanarak hem esnaflarımızın durumunun daha da iyileştirilmesi hem de ülkemiz ekonomisine katkılarının daha artırılmasını sağlayacağımızı düşünüyorum.
Ekonomik perspektifli bu değerlendirmelerin ardından elbirliği, gönül birliği, ideal birlikteliğinin daha da güçlendirilmesi açısından ülkemizin bazı diğer sorunlarına da değinmek istiyorum. Bu sorunlardan ilki terördür. Yeni hükümetimizin bu konuda gerekeni yapacağını ve akan kanın durdurulması, barış ve huzur ortamının yeniden tesisi için yoğun çaba harcayacağını düşünüyoruz. Artık ülkemizin adeta bir yangın yeri olmasından kurtulacağımız günlerin yakın olmasını diliyoruz.
Diğer taraftan hukuk sistemimizin gözden geçirilmesi ve varsa aksaklıkların giderilerek memleketin temeli olma vasfını daha güçlü olarak hissettirmesini de bekliyoruz.
Esnaf ve sanatkar camiası olarak bir kez daha yeni hükümetimize başarılar diliyor, yeni dönemin memleketimize ve camiamıza hayırlı olmasını temenni ediyorum.