Covid19 pandemisi, öykülerini her geçen gün farklı coğrafyalarda seslendirmeye devam ediyor.
Kıta Avrupası'nda İtalya, Fransa ve İspanya orijinli hezimeti yaratıp, kendisini Amerika kıtasına atmıştı, şimdi de Hindistan'ı üs seçmiş gibi. Esasında bu haber, bilim dünyası için sürpriz değildi, bekleniyordu. Çünkü Fransa gibi, sağlık alt yapısı ve doktora dolayısı ile sağlık hizmetlerine ulaşılabilirlik imkanlarının dünya ortalamalarından çok daha ilerlerde olduğu bilinen, hijyen algısına parelel sosyoekonomik ve kültürel standartları gelişmiş olan ülkelerin, bu salgın ile mücadelelerinde içine düştükleri çaresizlik düşünüldüğünde, düşük profilli ülkelerdeki hastalık seyrinin daha da kötü olması herkesin düşündüğü sonuçlardandı.
YENI ROTA HINDISTAN
Halihazırda Hindistan, 4.2 milyon vaka ile Brezilya'yı geçerek küresel bağlamda ikinci sıraya oturdu. Hatta Dünyada 90 bin günlük vaka sayısı ile rekor kırdı! Covid 19 ile bağlantılı ölümler de 80 bini geçti. Bu arada, an itibari ile 7 milyon vaka ve 200 bini aşan ölüm rakamları ile liderliği henüz Amerika'nın devam ettirdiğini de hatırlatmak isterim. Dünya genelinde ise Covid-19'a yakalananların sayısı 27 milyon 497 bin 148'e, hayatını kaybedenlerin sayısı 896 bin 957'ye yükselmiş durumda.
2021'IN IKINCI ÇEYREGI
Ülkemiz dahil, ilk şok dalgasını geride bırakan Avrupa ülkelerinde de virüs yükünün arttığı izleniyor. Bilindiği gibi dünya bu pandemiyi ya sürü bağışıklığı ile ya da bir aşı ile geride bırakacak.
Düşük olmakla birlikte virüsteki olumlu bir mutasyon ile hastalık yapıcı özelliklerinin ortadan kalkması da mümkün.
Sürü bağışıklığı için olması muhtemel zaman aralığı yılları kapsadığından ekonomik açıdan sürdürülebilirliği sözkonusu değil. Aşı için de 100'ü aşkın merkezde yapılan çalışmalar büyük bir dikkatle izleniyor. Donald Trump her ne kadar bu sorunu "ışık hızı ile" çözecek formül olarak ekim ayı için uygulamaya geçecek bir aşı beklentisini dile getirse de bilimin hızı siyasilerin düşüncelerine göre ilerlemiyor maalesef.
Dünya Sağlık Örgütü uzmanları bunun için 2021'in ikinci çeyreğini işaret ediyor.Trumpvari bir politik versiyon da Rusya'dan geldi, aşıyı bulduklarını ifade ettiler. Birçok güvenilir merkez buna tereddütle yaklaşmakta.
ÜRETIMIN DEVAMLILIGI
Bu noktada 200 nm'lik bir virüsün nasıl ortaya çıktığı ile ilgili olarak deneysel viroloji laboratuarları çalışmaları, habitat daralması, ekolojik kriz ve küresel iklim değişikliklerinden bahsetmek gerekiyorsa da konuyu daralttığımızda varolan pandemik ekosis-temin birçok hükümette paradigmaları değiştirdiğini görebiliyoruz. Salgının ilk aylarında hastalık ve yayılmasını önlemek için sokağa çıkma yasakları dahil birçok radikal tedbirler alındığını ama bunun ülke ekonomisini felç ettiği tespit edildiğinde ise artık stratejinin tamamen değiştirilerek her şeye rağmen ekonominin devamından yana politikalar eşliğinde bir salgın mücadelesine dönüldüğünü söyleye-biliriz. Merkel bile, AB liderler toplan-tısında, ekonomiyi durduracak hiçbir öneriyi duymak istemediğini ifade etti!Geldiğimiz noktada, yerel hükü-metlerin salgında tarumar olan kamu sağlığı politikalarına aktaracakları ve sağlık sistemlerini alt yapılarını geliştirecekleri yeni fonlar oluş-turmaları ya da global anlamda devasa digital dönüşüm bütçelerinin yaratılmasının küresel ekonomiyi kurtarıp kurtaramayacağını hep bir-likte göreceğiz. Biliyorsunuz enfeksiyon, enflamasyon tıbbi bir terminolijidir ve enflasyon gibi ekonomi biliminin temel kavramları ile aynı kökten türetilmiştir! Dünyada virüs yükü artarken ve arz edilen para trilyonlarca dolara ulaşmışken, pandemi nedeniyle yatırımın yapılmadığı ve fabrikaların çalışmadığı, dolayısı ile üretimin olmadığı bir ekonomi ne anlama geliyor konusu hepimizin ortak kaygısı.