Türkiye'nin Libya ile kıta sahanlığı konusunda yaptığı anlaşma sonrası harekete geçen Yunanistan, o tarihten bu yana Ege'deki provokatif adımlarına her geçen gün yenilerini ekliyor. Yıllardır Ege Denizi'ndeki adaları uluslararası anlaşmalara aykırı bir şekilde silahlandıran Atina yönetimi, dünyanın Rusya Ukrayna savaşına, Türkiye'nin ise Suriye'deki terör hedeflerine yönelik harekata kilitlenmesini fırsat bilip ülkemizin NATO'daki diplomatik duruşundan yararlanmanın peşine düşmüş durumda.
GÜÇ GÖSTERİSİ YAPIYORLAR
İsveç ve Finlandiya'nın ittifaka üyeliklerine yönelik haklı itirazı karşısında Avrupa'da Ankara'ya karşı oluşan havayı değerlendirmek isteyen Yunan hükümeti, ABD'nin de desteği ile Ege'de güç gösterisi yapıyor.
ABD Kongresi'nde aldığı alkışlarla cesaretlenen Yunan Başbakanı Miçotakis, gayri askeri statüdeki adalara ziyaretler gerçekleştirip bölgedeki maksimalist politikalara hayat vermek istiyor. ABD Başkanı Joe Biden'ın 'Bidenepulos' olarak takdim ettiği Miçotakis, AB ve ABD'ye gönderdiği 16 harita ile 2017'de hazırladığı 3 aşamalı karasularını artırma planını gerçekleştirmek istiyor. Türkiye'nin mavi vatan doktrininin öncülerinden Tümamiral Cihat Yaycı'ya göre bu planın birinci aşamasında, hem Girit'te hem de Büyük-Küçük Çuha'da karasularını arttırma kararı var. İkinci basamak Girit Adası ile Büyük-Küçük Çuha ve Mora Yarımadası arasında karasularını 12 mile çıkartmak.
Üçüncü ve son basamak ise bütün Adalar Denizi'nde 12 mil ilan etmek.
TÜRKİYE'NİN MAVİ VATAN TEZİ
Atina, şu ana kadar planlarını Türkiye'nin de baskılarıyla gerçekleştiremedi. İşte tam da Türkiye'nin İsveç ve Finlandiya'nın üyeliği ile ilgili görüşleri nedeniyle NATO içinde sivrildiği bugünlerde Yunan hükümeti istediği rüzgarı yakaladığını düşünerek yeniden harekete geçmiş durumda. Elinde düzmece haritalarla müttefik turuna çıkan Miçotakis, Türkiye hakkında asılsız ithamlarda bulunarak taraftar toplamak istiyor. Bu noktada Türkiye'nin ilerleyen günlerde yaşanabilecek sıkıntıların önüne geçmek için sınırları uluslararası hukuka göre çizilmiş mavi vatan tezini ve bu konudaki hassasiyetini dünyaya iyi anlatması gerekiyor.
HEDEF TÜRKİYE'Yİ EGE'YE HAPSETMEK
Yunanistan'ın Ege Denizi'nde karasularını 12 deniz miline çıkarması Ege Denizi'nin %40'ını oluşturan Yunan karasuları büyüklüğünü %70'e yükseltecek, açık deniz alanının büyüklüğünü ise %51'den %19'a düşürmeyi öngörüyor. Bu da Türkiye'ye Ege Denizi'nin %10'undan daha az bir alan kalması anlamına geliyor.
YUNANİSTAN DÜŞMANLIĞI KÖRÜKLÜYOR
1974'teki Kıbrıs Barış Harekatı'ndan sonra Türkiye'ye tepki olarak NATO'nun askeri kanadından çekilen Yunanistan, 1980 darbesine kadar o güne kadar görevde olan Ankara hükümetlerinin olur vermemesi nedeniyle askeri kanada geri dönememişti. 6 Ekim 1980'de ise Kenan Evren hükümetinin kararıyla neredeyse hiçbir taahhüt yerine getirmeden Atina'nın NATO askeri kanadına dönüşü konusundaki Türk vetosu kalktı. Yunanistan resmi olarak 20 Ekim 1980'de NATO askeri kanadına döndü. O dönemden günümüze kadar da her platformu maksimalist talepleri ve Türkiye karşıtlığı için kullanmaya devam ediyor.