Taraflar kaybederken taraftarlar kazanıyor
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş tüm Avrupa'nınn gıda ve enerji tedarik zincirini vurdu. Milyonlarca kişi ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Savaşın esas sebebi olarak gösterilen NATO içinde ise hala yeni üyelikler gündemde. Savaşın taraflarının acı kayıpları artarken taraftarlarının kazancı da artıyor.
Ukrayna halkı, 24 Şubat tarihinden bu yana savaşın en ağır faturasını ödedi.
Rusya ile Ukrayna arasında 24 Şubat'tan bu yana devam eden savaş, her iki tarafın lehine sonuçlanmasa da Rusya'nın özellikle Donbas bölgesindeki üstünlüğü Kiev'in dezavantajlı taraf olarak kalmasına neden oluyor.
Kiev'in Batı'nın yönlendirmesiyle NATO üyeliği konusunda attığı ısrarlı adımlarla başlayan süreç, maalesef milyonlarca Ukraynalıyı ülkelerinden ayrılmak zorunda bıraktı. Aralarında çocukların da bulunduğu binlerce sivil katledildi. Ukrayna lideri Zelenskiy, ülkesine destek bulabilmek için bulduğu her fırsatı değerlendirse de bu girişimlerin tam olarak karşılık bulduğunu söyleyemeyiz. Uluslararası toplumda ilk başta yüksek sesle dile getirilen Ukrayna'yı destekleyici açıklamalar ise her geçen gün cılızlaşıyor. Savaşın ilk günlerinde Rusya'nın haksız ilhak talepleri yüzünden ağır bir yenilgiye uğrayacağı düşünülse de geçen sürede bunun gerçekleşmediği ve hatta ilerleyen sürede de gerçekleşmeyeceği ortaya çıktı. Türkiye gibi ülkelerin girişimlerine rağmen taraflar geri adım atmadıkça böyle bir seçenek söz konusu olmayacak.
SAVAŞLARI KANIKSADIK
Aynen Türkiye'nin yanı başında yıllardır devam eden iç savaşa alışması gibi bütün dünya da Rusya- Ukrayna savaşını kanıksadı. Savaşın kötü sonuçlarına ise Ukrayna'nın kendisi kadar olmasa da neredeyse Avrupa'nın tamamı maruz kalmaya devam ediyor. Önce dev bir enerji krizini kucağında bulan batılı ülkeler şimdi ise derin bir gıda kriziyle karşı karşıya. Kış aylarını Rusya ile yaşanabilecek olası bir gaz tedariki endişesiyle geçiren Avrupa şimdi de gıda tedarik zincirinin kıtadaki en önemli halkalarından birini dışa açılan limanlarının Rus kontrolüne geçmesi nedeniyle kaybetmiş durumda.
YENİ İTTİFAK ÜYELERİ
Sonu ne zaman ve nasıl geleceği belli olmayan savaşın Batı'nın can damarlarını Rusya lehine kestiği bu kadar ortadayken NATO üyesi ülkelerin halen savaşı körükleyecek adımlardan sakınmadığını da görüyoruz.
Tüm itirazlara rağmen yeni ittifak üyelikleri tartışılmaya devam ediyor.
En son Ukrayna'ya destekçi arayışına çıkan NATO Genel Sektereri Jens Stoltenberg, savaş hakkında
YILLARCA SÜREBİLİR
Stoltenberg, "Savaşın yıllarca sürebileceği gerçeğine hazırlanmalıyız. Ukrayna'yı desteklemekten vazgeçmemeliyiz. Maliyetleri yüksek olsa bile sadece askeri destek için değil, artan enerji ve gıda fiyatları nedeniyle de Ukrayna'ya destek vermeliyiz" ifadelerini kullandı. Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere başta ABD olmak üzere NATO, iradesini Avrupa'da yarattığı tüm olumsuz sonuçlarına rağmen savaşın devam etmesinden yana kullanmaya devam edecek. Aynı iradeyi Rus tarafında da görmek mümkün elbette...
Nitekim geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Ukrayna'nın eski sınırlarına dönmesinin mümkün olamayacağını söyleyen Rus dışişleri sözcüsü Mariya Zaharova, "Sizin ve benim önceki sınırlarını bildiğimiz Ukrayna artık yok ve bir daha asla var olmayacak. Bu apaçık ortada" dedi. Ukrayna'ya gönderilen silahlar ve savaşçıların çatışmayı uzattığını da söyleyen Rus sözcü, Batı'yı Ukrayna ile müzakere sürecini engellemekle suçlayarak, bunun "Ukrayna, NATO'nun bir parçası olmamasına rağmen Kiev'e silah tedarik etmek, askeri danışmanlar göndermek ve düzenli NATO tatbikatları yapmakla paralel" olduğunu söyledi.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.