Millete karşı günah çıkarma seansı
14 Mayıs seçimlerinin ilan edildiği günden bu yana muhalefet bloğunda kendisine göre yanlış yapıldığını düşündüğü ne varsa art arda sıraladı. Bunları sıralarken de sanki o güne kadar yapılan tüm hatalarda hiçbir sorumluluğu yokmuş gibi kendisi ve partisini sıyırıverdi. İnanılır gibi değil ama aynen böyle bir konuşma dinledik.
HİÇ DOLAP ÇEVİRMEMİŞ GİBİ...
Sanırsınız masayı dağıtıp tekrar oturan o değil, en baştan beri cumhurbaşkanı adayı olmak istediği gün gibi ortada olan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun aylarca ardından türlü dolaplar çevirmedi ve sonunda burun kıvırarak da olsa Kemal Bey'e destek vermedi. Aylarca seçilecek aday diye tutturup Kemal Bey'in zaten pek de olmayan liderlik imajını yerle bir etmedi. Yani konuşması neresinden tutsanız elinizde kalacak cinstendi. Tüm seçim kampanyası boyunca yol arkadaşlarının neredeyse hepsinin yanında memnuniyetsizce durduğu bir liderin seçimden zaferle çıkması mümkünmüş gibi son dönemin gözde günah keçisi Kılıçdaroğlu'na attı tüm suçu. Kürsüde milletin karşısında konuştukça da hafifledi sanki, kuş gibi oldu.
EN KOLAYI HEDEF GÖSTERMEK
Daha bir-iki gün önce Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoğlu'nun da seçim dönemi ile yaptığı özeleştiri dolu açıklamasında olduğu gibi 'acemice' davranılan onca şey, zincir halinde yapılan onca hata varken, ne kadar kolay değil mi milletin gözünde tek bir kişiyi hedef göstermek!
Gerçi 82 yıllık ömrünün çoğunu siyasetin içinde geçiren hatta tam da bu yüzden muhalefetin bilgesi olarak gösterilen Karamollaoğlu'nun siyaseten acemilikten bahsetmesi de başlı başına ayrı bir skandal ama en azından Akşener'in yaptığı gibi kendini sorumluluktan sıyırma örneği olarak gösterilemez. Zaten muhalefetin kendi içinde sistematik hale getirdiği yıpratma harekatı sürerken Akşener'in son açıklaması tüm bu kötü yönetilen sürece tüy dikti resmen.
KABUL ETMEK BİR ERDEMDİR
Halbuki hataları kabul etmek erdemdir.
Tam da bunu yapıyormuş gibi görünmekse sahtekarlıktır. Milletin karşısına çıktığı kürsüyü günah çıkarma seansına alet etmek ise herhalde siyasi sahtekarlığın dibidir hatta nirvanasıdır.
Bu skandal sözlerden sonra yerel seçimlerle ilgili yaptığı her partinin kendi adayı ile yola çıkma önerisine gelince...
İşte orada da bambaşka bir sorun yumağı bekliyor muhalefeti. Akşener ve partisi tek başına kendi adayları ile seçime gitse de istediği sonucu alması imkansız.
Ama bu açıklamayı böyle bitirmesi Kemal Bey'in yanında yola devam etmekten başka çaresi olmayan küçük ortakları da kendi partisini olduğu gibi imkansızlığa sürükleme hırsının kurbanı olduğunun göstergesi. İşte bu sinsi gayretine söyleyecek söz bulmakta dahi zorlanıyorum.
Bu, tam da 'ben batarsam herkes batsın' düşüncesi değil de nedir Allah aşkına!
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.