Zümrüt Yılmaz

Yeni pandemi senaryoları

Dünyanın gittiği yeni güzergahla ilgili yazılan çizilen birçok şey görüyoruz son zamanlarda. Bolca ihtimal, bolca felaket senaryosu yer alan içerikler yayılıyor baş döndüren bir hızla. Üstelik bu senaryoların yayılmasına sosyal medya olduğu kadar geleneksel kitle iletişim araçları da bir şekilde aracılık ediyor.
Çünkü eğer bu senaryolara bir şekilde dahil olmazlarsa toplum gündeminden de uzak kalmış oluyorlar.

YENİ YENİ FRAGMANLAR
İnsanlığa kovid pandemisiyle korku salıp evlere tıkan küresel güçler kurguladıkları yeni senaryoları adım adım devreye alıyorlar. Önce küçük küçük yeni senaryoların fragmanları veriliyor ardından giderek korku filmlerini andıran yeni yeni detaylar yayılıyor. Yeterli kamuoyu oluşturulduktan sonra ise korkunç ihtimalleri hemen uzmanlarla destekleyecek başka bir aşamaya geçiliyor.
Hatırlayın Kovid-19 pandemisi dünyaya yayılmadan önce Çin'den gelen ilk görüntülerle hepimiz nasıl bir paniğe kapılmıştık.
Yollarda patır patır yere düşen insanlar, can çekişerek ölenlerin görüntüleri bütün dünyayı tam da bu kurguyu yaratanların istediği şekilde korkudan hizaya çekti. Her gün yayılacak yeni görüntüleri izleyerek daha da korktuk. Dönemin Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, her gün ana haber saatinde kameraların karşısına geçip pandemi ile ilgili son gelişmeleri anlatırken bizler de pür dikkat ekranların başında olan biteni anlamaya çalıştık. Tüm ülke ekonomilerinin, dolayısıyla dünya ekonomisinin de çöküşe geçtiği benzersiz bir dönem yaşadık. Bakan Koca'nın Türkiye'deki ilk vakayı duyurduğu yayını hatırlıyorum da insanlık olarak nasıl böyle büyük bir korkuya kilitlenebildiğimizi anlamakta zorlanıyorum hala.

GELSİN İLAÇLAR VE AŞILAR
Ardından gelsin ilaçlar, yeterince Ar-ge çalışması yapılmamış, deneysel aşamaları tamamlanmamış aşılar... Evet birçoğumuz o ilaçlar ve aşılardan da korktu ama pandemiye yakalanma korkusu o kadar büyüktü ki çoğumuz aşıların gelecekteki yan etkilerini doğru dürüst sorgulayamadı. Zaten okul ve iş gibi nedenlerle pek de seçenek sunulmadı önümüze. Aşıyı reddedenler de toplum sağlığını tehdit ettikleri gerekçesiyle ötekileştirildi. Birçoğumuz hastalığa yakalanmaktan deli gibi korkmanın yanı sıra bu ötekileştirmeye maruz kalmamak için de maske taktı, yakınlarına mesafe koydu, ne idüğü belirsiz aşıları yaptırdı.

MAYMUN ÇİÇEĞİ VİRÜSÜ
Geriye dönüp baktığımızda ne kadar korkunç bir süreç yaşadığımızı çok daha iyi anlıyorum. Şimdi de dünyaya bir maymun çiçeği virüsü korkusu salınmak isteniyor.
Afrika'dan yayılan virüsle ilgili her gün yeni vakalar, yeni detaylar ortaya atılıyor.
Konunun uzmanları ise hemen her medya platformunda arzı endam etmeye başladı.
Fakat farkındaysanız maymun çiçeği kovid pandemisi tarzı bir etki yaratmadı insanlık üzerinde. En azından ülkemizde böyle bir korku yok. Çünkü benzer senaryolarla artık bizi evlere tıkabilecek büyüklükte bir korku algısı yaratmak zor. O nedenle küresel ölçekte böyle korku üretenlere yeni senaryolar lazım. Onlar da hiç boş durmuyorlar zaten. Küresel ısınmayla birlikte yeni dünyanın gündemleri arasında savaşlar kadar yangınlar, seller, susuzluk gibi başka felaket senaryoları var.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
Bu web sitesinde çerezler kullanılmaktadır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

"Tamam" ı tıklayarak, çerezlerin yerleştirilmesine izin vermektesiniz.