• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
Şu dünya gailesi anne ve babadan önemli mi? HÜROL DAĞDELEN

Şu dünya gailesi anne ve babadan önemli mi?

hurol.dagdelen@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 23 Temmuz 2013, 18:45
Öyle bir yaşam öyküsü tutturmuş gidiyoruz ki, durdurabilene aşkolsun. Yıkıp geçiyor, yitip gidiyoruz.
Yıkıp geçmeyi bir tarafa bırakmak neyse de, yitip gitmek acı koyuyor insana...
Yitip gitmenin anlamı çok geniş çünkü... Bu, herkes için, canlı-cansız her olgu söz konusu ama anne ve babalarımızı için daha çok...
Çünkü onların bizde çok emeği var; dün olduğu gibi bugün de... İnsan belki birçok şeyden vazgeçebilir ama anne ve babasından asla...
O halde, aşağıdaki öykü gibi, onları özlem içinde bırakmamak, çocuklarına hasret yaşatmak olmamalı kaderleri...
Zira hiçbir anne-baba yaşamamalı bunu.
***
Baba: Evladım seni çok göresim geldi, nerelerdesin?
Evlat: Baba çok işim var..
Baba: Evladım seni arıyorum, ama ulaşamıyorum.
Evlat: Baba toplantılarım var.
Baba: Evladım seni bugün yemeğe bekliyoruz.
Evlat: Baba arkadaşlarla önceden yaptığımız bir program var.
Baba: Evladım bir sesini duyayım dedim.
Evlat: Babacığım şimdi kapatmak zorundayım, ben seni ararım.
Baba: Evladım seni ne zaman göreceğiz?
Evlat: Baba çok işim var, bir ara uğrarım.
Baba: Evladım dün gece rüyalarıma girdin, iyi misin?
Evlat: İyiyim baba iyiyim.. Şimdi araba kullanıyorum, seni sonra ararım..
Baba: Evladım ne zaman arasam işin var, yoğunsun, seni çok özledim, ne zaman görüşeceğiz?
Evlat: Off baba yaaa!
***
Bir zaman sonra evlat babasına telefon eder. Telefonu açan babasının komşusudur.
Evlat: Babamla görüşeceğim, çok işim var, gelemeyeceğimi söyleyecektim.
Komşu: Babanız dün gece vefat etti, son sözleri de "Evladım şimdi iş toplantısındadır, onu rahatsız etmeyin, beni toprağa siz verin" oldu.
***
Öykü çok acı, hatta inanılmaz... Facebook'tan bir paylaşımla ulaştı bana... Her okuyuşumda hüzün kapladı yüreğimi...
Yalnızlığın anne ve babanın kaderi olmaması gerektiğini düşünürüm hep...
Çünkü onlar, çocukluğumuzda hep yanımızda oldular, belki hataları da oldu. Ama bizi hiç yalnız bırakmadılar. Çaresizliği, parasızlığı onlar yaşadı, biz asla...
Gözyaşlarını, sıkıntılarını hep gizlediler bizden...
Var mı bundan başka, bizi güçlü kılacak bir duygu. Şimdi yaşlandılar diye, güçten düştüler diye yalnız ve çaresiz mi, özlemle mi bırakacağımız onları...
Üstelik hiç hak etmedikleri halde...
İşte bu yüzden "dünya gailesi işte" lafını hiç sevmem. Herşeyin bir çıkışı olduğuna inanırım çünkü...
Gezi parkı olayları nedeniyle öne çıkınca kimileri tarafından "lanetli" ilan edilen Facebook, twitter gibi sosyal medya araçları, işte manevi gerçekleri görmemizde de aracı...
Tıpkı, bana ve binlere kişiye ulaşan bu hasret mektubu gibi...
Tabii görmesini bilene...

GÜNÜN SÖZÜ
Bir koyun sürüsünün başında bir aslan olması, bir aslan sürüsünün başında bir koyun olmasından daha iyidir.
Daniel De Foe

Vapur saatleri...
Son günlerde İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin vapur saatlerinde aksamalar yaşanıyor.
Ve kriz giderek büyüyor. Önlem alan da henüz yok.
Örneğin bana bu konuda iki şikayet geldi, ikisi de arabalı vapur seferlerinden...
Vatandaşlar, vapur saatlerinin keyfi değişmesinden şikayetçi. Bir okurum olayı bana şöyle anlattı:
"Ben Bostanlı'da oturuyorum ve sık sık karşıya arabalı vapurla gidiyorum. Yıllardır bu bende alışkanlık oldu. Yazın da, Mordoğan'a gidiyorum, yazlığıma... Son günlerde vapur saatlerinde keyfi bir uygulama başladı. İskeleye gidiyorum, vapur yok. Oysa o saatte olması gerekiyor. Mordoğan'dan dönerken de aynı şeyi yaşadım. Üçkuyular'dan vapura bineceğim, bir de baktım o sefer iptal. Neden diye soruyorum yetkililere, yanıt yok. Sizi 'şikayet edeceğim' diyorum. 'Nereye edeceksin ki' gibisinden kinayeli bir bakış var. Bu nasıl yönetim anlayışıdır."
Bunlar, vatandaşın yaşadığı sıkıntıların bir bölümü... Başkaları da var. Örneğin iskelelerde süren ve yapımı giderek uzayan yenileme çalışmaları...
Millet fena halde öfkeli, bilesiniz.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.