Ben, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nu en fazla eleştirenlerin başında gelenlerdenim. Esasen, söz konusu eleştirilerimin bugün de aynen geçerli olduğuna inanıyorum. Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyaset yönteminde bir dil ve tavır sorunu var. En başta, her bir durumu ve her bir sözü kendi kafasındaki kurguya uygun olarak çarpıtıyor. İnsanların kişilikleri üzerinde özensizce tepiniyor. Bu davranışları yüzüne vurulduğu zamanda, saf ve masum bir yüz ifadesiyle, tüm toplumu ikinci kez kandırmaya çalışıyor. Ve tabii, oportünistçe siyaset manevraları yapıyor. Bunları dün eleştirdim, bundan sonra benzer davranışları görürsem, aynı şekilde eleştirmeye devam edeceğim. Bu böyle.
***
Ancak, biraz insaflı olmak gerekir. Biliyorum, siyaset acımasız bir iştir. En başta iyilik yaptığınız kişi size hançeri sokar, en başta en yakınınızdaki fırsat bulsa derinizi yüzer. Ama adalet siyaset için de lazım bir şeydir, hatta en fazla siyaset için lazımdır belki de. Mesela, 12 Haziran seçimleri ardından, CHP'de tartışmalar başladı. Başta Baykal olmak üzere, seçimlere giremeyenler Kılıçdaroğlu'na ve yönetimine veryansın ediyorlar. Söyledikleri şu: "Kılıçdaroğlu seçimlerden CHP'yi başarısız çıkarmıştır." Üstelik bu iddianın sahipleri, başarısız buldukları sonucu Baykal dönemiyle kıyaslayarak bu hükme varıyorlar. İnsan "eh artık, el insaf" diyor doğrusu. Gerçekten adil olmak lazım, CHP'nin 12 Haziran seçimlerinde aldığı sonucu "başarılıdır veya başarısızlıktır" diye kategorize etmek öyle pek kolay da değildir. Bir yönden bakarsanız ortada "başarı" görünüyor, bir başka ölçüt uygularsanız bir "başarısızlık"tan söz edilebilir. Ama bu başarısızlık, Baykalcıların dediği türden bir başarısızlık değildir. Ya nedir?
***
Şudur: Evet, CHP, iktidar partisi ve iktidar hedefiyle kıyas edilecek olursa, başarısız olmuştur, çünkü oy oranı AK Parti'nin yarısı kadardır. Milletvekili sayısı yarısından da azdır. 34 ilde milletvekili çıkaramamış bir partidir CHP. Ege'yi kaybetmiş, Akdeniz'i kaybetmiş, Doğu'yu, Güneydoğu'yu, İç Anadolu'yu kaybetmiş. Bu kriterlere vurunca, CHP başarısızdır. Ancak, Baykalcılar, bugünkü sonuçları kendi dönemlerine ve o dönemlerde var olduğu iddia edilen "gizemli" bir anket sonucuna göre kıyaslıyorlar ve "biz daha başarılıydık" demeye getiriyorlar. Basit bir matematik ancak bu kadar çarpıtılır. Bu iddiaların sahipleri insanları bu denli mi saf ve hafızasız zannediyorlar? Gerçek şu: Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHP, 12 Haziran seçimlerinde, 18 yıllık Baykallı tarihin en yüksek oy oranına erişmiştir. 12 Eylül sonrası dönemde en çok milletvekilliliğini şimdi çıkarmıştır. 3 buçuk milyon yeni oy almıştır ki, önemlidir. Daha önlemlisi, CHP ve Kılıçdaroğlu, ilk kez, CHP'li seçmenin duygularında bir iktidar hevesi uyandırmıştır, bu da çok önemlidir.
Ve tabii, CHP'nin niteliksel siyasi önemi artmış görünüyor. Türk halkı, Kılıçdaroğlu'nun yönettiği CHP'ye, Türkiye'nin geleceği için çok önemli bir rol vermiştir.
Bu değerlendirme kıstaslarına vurduğunuz zaman da, Kılıçdaroğlu ve CHP bal gibi başarılıdır.