Bu yazı Cumartesi sabahı yazıldı. Eurovision Şarkı Yarışması finalleri ise Cumartesi gecesi yapıldı. Ben sadece hafta arasındaki ilk elemeleri izledim.
Yüksek Sadakat elendi. Üzüldüm. Şarkıları iyiydi. Performansları da. Gösterileri biraz abartılı geldi bana. Kafesteki kıza gerek var mıydı? Tartışılır. Ama, Yüksek Sadakat politik nedenlerle elendi diyenlere hiç katılmıyorum. Bu zamanda hala politikayı bir müzik yarışmasının içinde değerlendirenlerle hiç aynı fikirde değilim.
Müzik bu. Şarkıyı beğenirsiniz veya beğenmezsiniz. Zevkiniz size aldırır dinleyeceğiniz CD'leri. Radyonuzda turlarken zevkiniz karar verir hangi şarkıya takılacağınıza. Yüreğinizi hoplatan bir şarkı duyduğunuzda düşmanınızın bile olsa beğenmemezlik edemezsiniz.
***
Örneğin ilk eleme akşamı tüm şarkıları dinledim. Benim zevkime uygun iki şarkı öne çıktı. Belki de dün gece finalde son iki sırayı paylaşmış olabilirler. Biri İzlanda'nın, diğeri İsviçre'nin şarkısı. Kimseyle tartışacak değilim. Jüride olsaydım en yüksek puanı bu iki ülkeye verirdim. Neye göre? Zevkime... Jüri üyesi olarak seçilen insanlar halktan kişiler. Akademisyen olarak oturmuyorlar o sandalyelere. Akademisyen olsalar bile zevklerine göre değerlendiriyorlar şarkıları. Yarışmanın amacı ilk günden beri bu. İstisnalar ise sonuç üzerinde pek etkili olmuyor. Hele günümüzde...
***
İlk kez 24 Mayıs 1956 yılında EBU (Avrupa Yayıncılar Birliği) tarafından İsviçre'de düzenlenen yarışma on ülkenin televizyonundan yayınlandı ve kazanan İsviçre oldu. Kazanan ülkenin bir sonraki yarışmada ev sahipliği yapacağı kuralı 1958 yılından itibaren hayata geçirildi.
***
EUROVISION (Avrupa Radyo Yayın ve Televizyon Birliği)'nun amacı üyeleri arasında haber ve program alışverişi düzenlemek. Türkiye Eurovision'a TRT ile üye oldu. Ve Türkiye'nin Eurovision ile ilk alışverişi 1972 yılındaki Münih Olimpiyat Oyunları ile gerçekleşti.
Eurovision Şarkı Yarışması TRT'den ilk kez 1973 yılında yayınlandı. Hepimiz ekran başındaydık ve kazanan şarkıyı hiç unutmadık. Anne Marie David'in "Tu Te Reconnaitras"ını daha sonra Nilüfer'de türkçe sözlerle "Göreceksin Kendini" olarak seslendirdi. 1974 yılında ikinci kez izledik yarışmayı ve bu kez kazanan Abba grubu oldu. Şarkıları "Waterloo" du...
***
Nihayet 1975'ten itibaren biz de katılmaya başladık yarışmalara.
İlk yarışmacımız "Seninle Bir Dakika" adlı şarkıyla Semiha Yankı'ydı.
İlk kez Eurovision kazanan sanatçımız ise 2003 yılında Demir Demirkan'ın bestesi "Everyway That I Can" ile Sertab Erener...
***
Ben besteci ve söz yazarı olarak 6 şarkımla yarıştım Türkiye finallerinde. 1978'de "Dostluğa Davet"/ Nükhet Duru - Modern Folk Üçlüsü", 1981'de "Dönme Dolap"/ Ayşegül Aldinç - Modern Folk Üçlüsü, 1983'te "Heyamola" / Sezen Aksu-Ali Kocatepe-Coşkun Demir, 1985'te "Küçük Bir Aşk Masalı" / Sezen Aksu-Özdemir Erdoğan, 1988'de "Bir Dolu Yaz" / Aysun Kocatepe ve 1989'da "Fora Fora" / Neco...
***
Türkiye Finalleri'nde bir kez birinci oldum ve 1981'de İrlanda'nın Dublin kentinde ülkemizi temsil ettik Ayşegül Aldinç ve Modern Folk Üçlüsü ile...
Eurovision anılarımız tonla. Sevinçler de yaşadık burukluklar da. Ama yıllar tüm anıları süzdüğünde geriye kalanları tatlı bir tebessümle hatırlıyoruz.