Lebi şeftalunun şekerlemesi
***
Yıllar önce Rahmi Oruç Güvenç imzalı bir araştırma yazısını okumuş ve arşivime yerleştirmiştim. Yazı hangi makamın hangi hastalığa şifa verdiğiyle ilgiliydi.
***
Önce, bu araştırmacı bilim adamını tanıyalım. Yetmişli yıllarda Anadolu pop müziğinde bir dönem fırtına gibi esen Dönüşüm grubunun üyelerinden biri olarak tanımıştık Rahmi Oruç Güvenç'i... İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi felsefe bölümünü bitirdi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Kliniği'nde, Prof. Dr. Ayhan Songar'ın yanında müzikle tedavi konusunda klinik psikoloji doktorası yaptı ve konuda tek uzman oldu. Daha sonra Marmara Üniversitesi'nde öğretim üyesi olarak görev yaptı ve emekliye ayrıldı.
Doçent Doktor Güvenç, aynı zamanda 1975'te TÜMATA'yı (Türk Musikisini Araştırma ve Tanıtma) grubunu kuran kişi. Tümata, Orta Asya kaynaklı Türk musikisinin kökenini ve terapi değerlerini araştırıyor. Güvenç, hem bilim adamı, hem de müziğe keman çalarak başlayan, ud, rebab, ney ve tambur çalabilen bir müzik adamı.
Almanya, Avusturya, İsviçre ve İspanya'da açtığı Türk müziği ile tedavi kurslarında öğrenci yetiştiriyor.
***
İşte Rahmi Oruç Güvenç'in hastalıklara iyi gelen makamları ve o makamlardan benim sizin için seçtiğim şarkılar:
En popüler makam NİHAVENT. Kan dolaşımını düzenliyor, kaslarda bloklaşmayı çözüyor. "Yıldızların Altında", Gökyüzünde Yalnız Gezen Yıldızlar", "İnleyen Nağmeler" şarkılarını arka arkaya dinleyin ya da seslendirin. Tesir etmezse "Unutturamaz Seni Hiç Bir Şey" ve "Bir İhtimal Daha Var" şarkılarını ekleyebilirsiniz. "Hatırla Sevgilim" de aklınızda bulunsun.
PUSELİK makamı da nihaventin etkisini yaratıyor. Bu makama en güzel örneği de: Selahattin Erköse'nin Fuat Edip Baksı dizeleri üzerine bestelediği "Rüzgar Kırdı Dalımı Ellerin Günahı Ne" adlı şarkı...
***
Çok stresli bir gün mü geçirdiniz. Eve dönerken önceden hazırladığınız CD'yi çalın ve oraya yerleştirdiğiniz şu şarkıları dinleyin. Hepsi de RAST makamı. Bakın stresiniz nasıl da uçup gidecek. Benim RAST tavsiyelerim: "Nihansın Dideden", "Karlı Dağı Aştım Geldim", "Geçsin Günler Haftalar", "Darıldın mı Gülüm Bana" ve "Kara Gözlüm Efkarlanma Gül Gayrı"...
***
Megaloman bir arkadaşınız varsa onun yanında "Bundan böyle düşünerek atın adımlarınızı" diye HİCAZ makamından başlayıp benim "Hey Gidi Dünya Hey"imi, hemen ardından da bir Melih Kibar-Çiğdem Talu-Erol Evgin çalışması "Sevdan Olmasa"yı söyleyin. Arkadaşınız ben "Mega"yım deyip ortalıkta dolaşmaya devam ediyorsa hicaz dozunu arttırın ve şu şarkıları da repertuvara alın: "Ada Sahillerinde Bekliyorum", "Adalardan Bir Yar Gelir Bizlere" ve bir de Alaaddin Yavaşça'dan "Ağlar Gezerim Sahili Benimlesin". Çok içiniz kararırsa "Bir Bahar Akşamı Rastladım Size" ya da "Erkilet Güzeli Bağlar Bozuyor" ile final yapabilirsiniz...
***
HÜSEYNİ makamı iç organlardaki spazmı çözmek için birebirmiş. Sadettin Kaynak'ın "Yanık Ömer"iyle başlayıp bir Ankara türküsü "Ayva Çiçek Açmış Yaz mı Gelecek"le devam edebilirsiniz. Spazm geçmedi mi? Emel Sayın şu hüseyni makamında şarkıyla yetişsin imdada: "Çatlayan dudaklara, sararan yapraklara, kuruyan topraklara yağdır Mevlam su"...
***
Yaratıcı zekayı geliştirmek ve doğumu hızlandırmak mı istiyorsunuz. İşte ilacınız: ACEMAŞİRAN makamı. İsmail Baha Sürelsan bestesi çok iyi gelecektir. "Kız Sandalı Kalbim Gibi Oynatma Dümende". Biraz daha mı takviye gerekiyor? "Güzel İzmir Şarkıları" adlı albümde Gönül Yazar ve Belkıs Özener'e birlikte okutmuştum. Tahsin Karakuş'un bestesi: "Şu İzmir'in dağlarında, bülbül öter bağlarında". Tavsiye ederim.
***
Ve son olarak REHAVİ makamı. İnsanın beynini boşaltıp kişiyi rahatlatıyormuş. Bu makamda şarkı bilmiyordum. Araştırdım ve Tab'i Mustafa'nın bir bestesini buldum. Şarkıyı hiç dinlemedim ama sözler benim kadar sizi de cezbedebilir:
"Portakal-ü turunç iki memesi. Lebi şeftalunun şekerlemesi. Sineme geçti süzen gamzen. Hep frengi pesenddir işlemesi. Yelel lel lel lel lele lel lel li ah iki memesi".
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.