Tekin abi de gitti...
***
Bir hafta daha yaşasaydı 90 yaşına basacaktı Tekin abi. Onu 70'lerin siyah beyaz televizyonunda Nöri Gantar tiplemesiyle tanıyıp sevmiştim. Oysa o ünlü bir tiyatro oyuncusu ve yönetmeniydi ve daha ben 2 yaşındayken Ankara Devlet Tiyatrosu'nda meslek hayatına başlamıştı. Ama "Kaynanalar" dizisiyle televizyonda kazandığı popülerite onun tiyatro şöhretinin hep önünde oldu.
Ne kadar şanslıyım ki bu usta oyuncuyu 4 yıl önce, 70'inci sanat yılında yarım saatlik bir oyunda sahnede son kez izleyebildim. "Göktaşı" adlı oyunda son anlarını yaşayan Schwitter adlı bir yazarı canlandırıyordu...
O gece ben de Aysun'da ikişer şarkı söyleyerek Tekin abinin jübilesine karınca kararınca bir katkıda bulunduk. Aysun'un, Evita müzikalinden "Don't Cry For Me Argentina" yorumuna bayılmış, "dinlediğim en iyi yorumlardan biri" demişti.
Sevgililer Günü'nde cenazesi Teşvikiye Camisi'nden kaldırılmadan önce Şişli Kent Kültür Merkezi'nde tören yapıldı. Tam iki saat sonra aynı salonda bizim konserimiz vardı. Aşk şarkıları arasına Tekin abinin anısına "Argentina"yı da kattık ve Aysun gözleri nemli yorumladığı şarkıyı Akmansoy'a adadı.
Her ne olursa olsun "Şov devam etmeli- Show Must Go On" diyenlerdendi Tekin abi ve biz de onun yolunda sözünü dinliyor, konseri iptal etmiyor ve şova devam ediyorduk...
***
Tekin abi yıllardan beri her salı birlikte öğle yemeği yediğimiz Salı Gurubu'muzun asil üyelerindendi. Yemek sonrası onunla sohbetimiz uzar gider, Fenerbahçe- Galatasaray rekabetinden siyasete, sanat dünyasından insanların vefasızlıklarına her konudan konuşurduk. Çoğunlukla o anlatır biz dinlerdik. Bir süre görünmedi. Düşmüş kalçası incinmiş. En son bir buçuk ay kadar önce katıldı salı yemeğimize. Her zamanki gibi yeni projelerinden, yapmak istediklerinden söz etti. Yine o kadar enerji dolu, o kadar istekliydi ki...
***
Beş yıl kadar önce yönetmen kızı Arzu'yla birlikte Çeşme'nin Altınkum'unda Zuzu Beach Club diye bir yer açmışlardı. Çimlerin üzerinde sarı şemsiyeler, güzel localar, lezzetli yemeklerle çok hoş bir mekandı. Çeşme'ye ziyaretine gittiğimde genç kızlarla akşama kadar sahilde tavla oynadığını görmüş, güzel vakit geçirdiği için mutlu olmuştum. Oysa bir süre sonra bürokrasinin, acımasız rekabetin önüne çıkardığı engeller Tekin abiyi çıldırttı ve işletmeciliğe tövbe ettirdi..
***
İnsanın yaşı hiç önemli değil. Üretimi, heyacanı, hayata bağlılığı ve yapmak istedikleri için çabalaması önemli. Bu nedenle Tekin Akmansoy zamansız ayrıldı aramızdan. Onun daha yapacak çok projesi vardı...
Bir Can Yücel şiiri
Her sevgililer gününde Can Yücel'in bir şiiri gelir aklıma. Duymuşsunuzdur. Paylaşmak istedim:
Yalnızlık
Yalnızlığa dayanırım da, birbaşınalığa asla,
Yaşlanmak hoş değil, duvarlara baka baka.
Bir dost göz arayışıyla, saat tıkırtısıyla...
Korkmam geçinip gideriz biz mutlulukla,
Ama;
"Günün aydın, akşamın iyi olsun" diyen biri olmalı.
Bir telefon çalmalı ara sıra da olsa kulağımda.
Yoksa zor değil, hiç zor değil,
Demli çayı bardakta karıştırıp,
Bir başına yudumlamak doyasıya.
Ama "Çaya kaç şeker alırsın?"
Diye soran bir ses olmalı ya ara sıra...
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.