• BUGÜNKÜ YENİ ASIR
  • Namaz Vakitleri
  • VavTv Canlı Yayın
ALİ KOCATEPE

Operadaki Hayalet

ali.kocatepe@yeniasir.com.tr Tüm yazıları
Giriş Tarihi: 16 Mayıs 2015, 17:20
İlk kez 14 yıl önce Broadway'de izlemiştim "Phantom Of The Opera" müzikalini. Geçenlerde Zorlu Center'da ikinci kez izleme şansım oldu... New York'taki kadar beğendiğimi hatta bazı sahnelerde daha da çok etkilendiğimi söyleyebilirim...
Önce müzikalin ana temasının çalıntı olup olmadığı tartışmasına bir ışık tutalım. Müzikalin bestecisi Andrew Lloyd Weber'in ana temayı Pink Floyd'un "Echoes" şarkısından çaldığı iddia ediliyor yıllardır.
Pink Floyd 1964'de kurulan dünyanın en iyi progresif ve saykodelik rock müziği yapan gruplarından biri. Bir İngiliz topluluğu. 1970'de besteledikleri "Echoes" adlı şarkı 23 dakika 27 saniye süren çok uzun enstrümantal emprovizasyonlar, ses efektleri içeren 1971'de yayınlanan Meddle albümünde yer alan bir yapıt. Eserin 3'üncü dakikasının 45'inci saniyesinde duyulmaya başlayan yaklaşık iki ölçülük bir melodi şarkıda sık sık kullanılıyor ve aradaki efektlerden sonra finalde tekrar tekrar kulaklara yansıyor.
İşte bu iki ölçülük melodi Webber'in ana temasıyla ciddi bir biçimde örtüşüyor. Webber'in bestelediği "Operadaki Hayalet"in sahnelendiği yıl 1986. Pink Floyd, Webber'i bu şarkı için dava etmedi. Grubun basçısı Roger Waters 1992'de bir söyleşide çalıntı meselesini şöyle noktalamıştı: "Hayat, kahrolası Webber'i dava etmekle uğraşacak kadar uzun değil."
Meraklılar iki eseri de internette bulup dinleyerek kendi yorumlarını yapabilirler.
Bu müzikal yine aynı tarihlerde Broadway'de izlediğim en yakın takipçisi "Chicago" müzikaline sahnelenme sayısı olarak fark atmış durumda. 1986'dan beri 11 bin kez sahnelendi. Gişe hasılatı olarak da "Titanic", "E.T." ve "Star Wars" gibi filmleri geride bıraktı. Şu anda "dünyanın en çok gişe hasılatı yapan performansı" ünvanını elinde bulunduruyor.
Son bir istatistik: 25 yılda 40 ülkenin 110 şehrinde 65 bin kez sahnelendi. 80 milyon izleyiciye ulaştı. Albüm satışı da 40 milyonu aştı...

MAYISIN KAYIPLARI
Unutmadığımız ve unutulmasını istemediğimiz müzik sanatçılarından değişik yılların Mayıs aylarında aramızdan ayrılanları şöyle bir hatırlatmak iyi olur diye düşündüm.
Onlarca unutulmaz şarkıya imza atan söz yazarı Çiğdem Talu (Sevdan Olmasa /İşte Öyle Bir Şey) 1983'de; aranjör, besteci Uzay Heparı daha 25 yaşındayken 1994'te ayrıldılar aramızdan.
Çok yakın olduğum iki arkadaşım efsane şarkıcı Tanju Okan (Hasret/ Öyle Sarhoş Olsam ki) 58 yaşındayken 1996'da; özellikle aranjörlükte ustalaşan, besteci ve şarkıcı Esin Engin 52 yaşındayken 1997'de göç ettiler diğer aleme. Esin, "Kordon Boyu Faytonlar" şarkımın da aranjörüydü...
Dünyanın en önemli şarkı yorumcularından Frank Sinatra, geride "Strangers In The Night", "My Way", "New York New York" yorumlarını bıraktı ve 1998 de 83 yaşında gitti.
İyi bir şarkıcı olan ve "Opera" şarkısıyla 1983'de Türkiye'yi Eurovision Şarkı Yarışması'nda temsil eden Çetin Alp'i 2004'te kaybettik.
"Ben Gamlı Hazan"ın bestecisi Melahat Pars 2005 yılında 87 yaşındaydı vefat ettiğinde.
Caz şarkıcısı olarak ustalaşan, 1979'da tek albümünü benim yaptığım Nükhet Ruacan da daha 54 yaşındayken 2007'de ayrıldı aramızdan.
Medyamız yitirdiğimiz değerleri hiç olmazsa doğum ya da ölüm yıdönümlerinde hatırlatsa ve zaman zaman genç kuşaklara tanıtsa ne iyi olur. Ama o kadar vurdumduymaz olduk ki!
Gerçekten bu vefasızlığa yanıyorum...
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.