Doğduğum, büyüdüğüm, olgunlaştığım ve yaşlılığa yelken açtığım şehir İstanbul... Huzurlu yaşlılık yıllarıma merdiven dayadığımda İzmir oldu huzur yuvam. Ve de çok iyi oldu. Sizleri tanıdım, koskoca şehir hayatından sonra sayfiye yeri gibi geldi İzmir bana. Hele çok da güzel dostlar edinince.
Belki 3 yıldır yurt dışı seyahatlerinden bile döndüğümde İstanbul'da kalmadan transit geçtim şehrimi.
Ama bu kez canım kardeşim Ekmel'in (Anda) ısrarı ve programıyla bu gelişimde İstanbul'u kattım seyahat programıma. Uzun zamandır beni arada bir de olsa düşüncesi ile rahatsız eden yaptığımız tetkikler benim tarafıma olumlu çıkan rahatsızlığım için bir de Ekmel, çok yakın bu dalda uzman arkadaşı Prof. Doktor İbrahim Çevik'ten randevu aldı.
METROBÜSLE TANIŞMA
İyi ki de almış. Çok değerli bir profesör, bir insan, bir tecrübe ile tanıştım.
Tek tek izah etti gereken her şeyi.
Sağol Ekmel kardeşim, bu kadar değerli bir üstad ile tanışmama sebep olduğun için. Süper muayenehanesine 2 kere gittim.
Aydınlıkta çıktım yola Nişantaşı'na vardığımda iyice akşam olmuştu.
Karşı tarafa vardığımızda hava bile değişmişti... İstanbul'un 2 yakasında yapılan binaların mükemmelliği ama çokluğu gözlerinizin önünde.
Ertesi gün arkadaşlarımı dinleyip metrobüs ile geçtim karşıya. Mecidiyeköy'den geçip Zincirlikuyu'ya döndüm.
Gidişte de dönüşte de metroyu kullandım. Kısa sürede ve de epey rahat evimde buldum kendimi.
Buradan İstanbul Belediyesi'ni tebrik ediyorum.
BROADWAY İSTANBUL'DA
Bu arada 2 New York gösterisinin daha geleceğini gördüm İstanbul'a.
NY'tan yolladığım gibi gösteri afişlerini bu kez İstanbul'dan NY'a yollayayım dedim. Biri çoğumuzun çok iyi tanıdığı 'West Side Story'. Bu Broadway müzikaline mutlak gidilsin.
Diğeri yıllardır NY'ta Union Square'de sergilenen, ayakta seyredilen, nefeslerin tutularak izlendiği bir sanat gösterisi. Suların altına mı giriyorsunuz, oynayan gençlerin enerjileri ile patlama nokasına mı geliyorsunuz...
2 kez izledim, bir kez daha mutlak giderim 'Fuerza Bruta'.
NEW YORK'UN GELİNLİK KRALİÇESİ
Bu arada nasıl oralardan yazarken buraları da ekliyorum, bu gün de buralardan oralardaki başarılı Türklerden bahsetmek istiyorum.
Remziye Perkin. 1985'te kendine has hicivli bir şekilde Amerika'ya gitmiş. Vera Wang, Arnold Scalfi gibi firmalarda çalışma başarısını elde etmiş. Şimdi ise yakın dostlarının tavsiyesi ile kendine de güvenerek bir başına bir dükkan açtı. Büyük başarıyla sürdürüyor gelinlik terziliğini. 22 senedir Manhattan'da tanınmış bir haute couture eksperi oldu. Müşteri listesi hayli kabarık. Genellikle yabancı müşterilerden oluşan portföyü her gün kabarıyor. Gelinlik kraliçesi taktım adını. Nedime kostümlerinden duvak ve tüm gelinlik aksesuarlarına kadar her şeyi kendi hazırlayan Remziye, NY'ta gelinlik ihtiyacı olan kızlarımıza 84. Cadde 2.- 3 Av. arasında hizmet veriyor.
ÇOCUKLUĞUMDAKİ LEZZET
Tabii ki çok şey değişmiş. Doğup büyüdüğüm Nişanaşı mesela... O dönemlerde en favori olan sokaklar, caddeler şu günlerde toptan krallığına dönmüş. Sadece yol olarak kullanıp geçtiğiniz ara sokaklar en 'in' mekanların bulunduğu yerler olmuş. Mağazalar mağazalar... Birbirinden renkli mağazalar... Keza restoranlar, kafeler... Başkentlerinden daha da renklendirmişler İstanbul'u. Tabii ki ilk gününde ilk ziyaretim, evime çok yakın olan ve de İstanbul'da iken olmazsa olmazım, tavuklu pilavım ve keşkülüm ve Şütiş'ime gittim. Çocukluğumda da yediğim tavuklu pilav ile keşkülün tadında hiç mi değişiklik olmaz?
ARNAVUTKÖY'ÜN ARA SOKAKLARI
Arnavutköy... Arnavutköy'ü geçemeyeceğim.
Dün akşam orada idim. Arkadaşım Suzan (Hacıosmanoğlu) "Özlemişsindir, balık, boğaz ve benle sohbet" dedi. Ve Arnavutköy'de aldık soluğu. Önce minik bir tur attık Arnavutköy kaldırımlarında, Demet'in şarkısını söyleye söyleye dolaştık. Aman ne güzeldi...
Eski küçüklü büyüklü konaklar, çiçekler, ağaçlar, o kapıların, pencerelerin, ışıklamaların güzelliğini anlatamam. Tablo gibi idi. Balıkçıya girerken önünden geçtiğimiz birbirinden şık kafeler, restoranlar dolmaya başlıyordu.
Ama çıkışımızda O kadar büyük bir kalabalık oluşmuştu ki sokakta baştan başa şok olmadım desem yalan olur.
DUAYENDEN TAVSİYELER ALDIM
Veee İstanbul da ziyaretine gittiğim canım abim, dayenim, fikir kaynağım Hıncal abim?. Hıncal Uluç. Sabah Gazetesi'ndeki sanat eserleri ile donanmış ofisinde sohbet ettik. Doyamadım desem...
İzmir'deki yeni ufuklarım Ekol için bol bol tavsiyelerde bulundu. Bol bol da tatillerini andık hepberaber olduğumuz.
RUS KOROSU EN SEVDİĞİYDİ
Sosyal medyada paylaştığım resmimizin altına beraber şovları gerçekleştirdiğimiz animatörler, 'hemen geliyorum. Bir Rus korosu patlatalım' diye mesaj atmışlar. En güldüğü bölümlerden biri idi gösterilerimizde.
O istesin hemen toparlanıp özel gösterisi hazır. Hıncal abim sağol güzel tavsiyelerin için. Duayenim, hanutçuluğa bile ok... Seninle her hatıra roman gibi.